Galeri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Galeri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Peyami Safa

 

Peyami safa 1899 da istanbulda dogdu. Kendi kendine fransızca öğrendi. 1913 te  ilk hikayesi olan karanlıklar kralı hikayesini yayınladi. Yirminci asır, akşam 'cumhuriyet,tan,tasvir,tercuman,ulus gazeelerinde yazarlik yapti.

Sanatı:


Farkli turlerde yuzlerce eser yazdi.Fikra,makale,roman,hikaye en hakim oldugu alanardir. Yazilarinda Server Bedi takma adini kullandi.idealist felseveyi bir donem savunarak o yonde eserler verdi. Sonralari fasizmi savunan yazarlar kimligine burundu.sosyalizmin etkisi altina aldigi donemi eserlerinde gormek mumkundur.(fatih harbiye,dokuzuncu hariciye kogusu gibi.) Edebiyatimizin kendine ozgu uslubu ile en onemli sanatcilarindandir. Betimlemelerini dar cercevelerde yaparak idealizme yonelisinde kendini ele vermistir.

Sozde kizlar: kokusmus alafrangalik, konak hyatlari
Fatih-Harbiye: dogu-bati ,sinif farkliliklari bi konu
Dokuzuncu hariciye kogusu:genis tasvirlerin yer aldigi betimleyici bir eser
Bir tereddutun romani:kompleks hayat ruhsal sikintilar

Baslica Eserleri:


Sozde Kizlar
Mahser
Simsek
Canan
Biz insanlar
Yalniziz
Ask oyunlari
Matmazal norayanin koltugu
Dokuzuncu hariciye kogusu
Gencligimiz
Bir tereddutun romani
Atesbocekleri

İletişim Nedir?

 

İletişim, “bilgi üretme, aktarma ve anlamlandırma süreci” olarak tanımlanabilir. Buna göre pek çok etkinlik iletişim sayılabilir. İki insanın karşılıklı konuşması iletişim sayabileceği gibi, arıların bal bulunan yeri birbirlerine bildirmeleri de iletişim kabul edilebilir.

Genel anlamda iletişimin gerçekleşmesi için iki sistem gereklidir. Bu sistemler iki insan, iki hayvan, iki makine ya da bir insanla bir hayvan, bir insanla bir makine (bilgisayar) olabilir. Nitelikleri ne olursa olsun iki sistem arasındaki bilgi alışverişi, “iletişim” olarak kabul edilir. “Alışveriş” sözünden de anlaşılacağı üzere iletişimde bilgi akışının iki yönlü olması beklenir. Sibernetikte[1] bir bilgi kaynağından tek yönlü bilgi iletimi “enformasyon[2]”, karşılıklı bilgi alışverişine ise “komünikasyon[3]” ya da “iletişim” adı verilir. (Akman,1982) Yani iki sistem arasındaki karşılıklı bilgi alışverişini “iletişim” olarak  adlandırma, tek yönlü bilgi akışını ise başka bir şey sayma eğilimi vardır.

Bu ayrım dikkate alındığında, insanlar arasındaki bütün konuşmaların iletişim olarak kabul edilemeyeceği düşünülebilir. Meselâ, ana-babalar çocuklarına ya da amirler memurlarına sadece birtakım emirler verip onların bu emirler karşısındaki tepkileriyle ilgilenmezlerse, bu tavırlarını iletişim değil, enformasyon, yani tek yönlü bilgi iletimi kabul etmek pek de yanlış olmaz.

Enformasyonlar bazen iletişime dönüşür, bazen de dönüşmez. Meselâ, bir evin penceresindeki “KİRALIK ÜÇ ODA” ilanını yalnızca okuyup geçersiniz. Bu uyarıcı sizin için bir enformasyon olmakla kalır. Ev sahibi ile yüz yüze ya da telefonla konuşmanız durumunda ise iletişim ortaya çıkar.







[1]sibernetik, kibernetik: Sistemlerin kendi kendilerini kontrol etme ve işleyişlerini sürdürebilmelerini ilmî esaslara dayandırmaya çalışan ilim kolu

sibernasyon: Daha çok fabrikalarda üretimin bilgisayarlar vasıtasıyla kontrol edilmesi (Örnekleriyle Türkçe Sözlük, s.2547)




[2] enformasyon:  Danışma, müracaat (Örnekleriyle Türkçe Sözlük, s.837)  :bilgilendirme




[3] komünikasyon: 1. Duygu, düşünce veya bilgilerin çok çeşitli yollarla başkalarına aktarılması, 2. Haberleşme cihazları vasıtasıyla gerçekleştirilen bilgi alışverişi (Örnekleriyle Türkçe Sözlük, s.1725)

 

Yrd.Doc.Dr Mehrali Calp


Çin Malı Tablet Alırken Dikkat Etmemiz Gerekenler

Son bir yılda verilere baktığımızda tablet satışlarının masaüstü pc ve laptopları geride bıraktığını görmekteyiz. Tablet piyasındaki bu hızlı değişimin birden çok nedeni vardır. Bunlardan belkide en önemlileri;

uzun giden pil ömrü

pratik kullanım olanakları

600.000 i aşan android uygulamaları

Geliştirilebilir modülünün yüksek olması

taşımada koyalık sağlaması

daha bunlar gibi onlarca özellik saymak mümkündür.

Şu an piyasada çin malı tabletlerle birlikte yüzlerce tablet markası ve binlerce model bulunmaktadır. Bu kadar çok seçeneğin içerisinde uygun olanı bulmak gerçekten zor. İşte bu kadar geniş bir yelpazede adını sanını duymadığım yüzlerce çin malı tablet içerisinde güvenipte hangisini alalım. İşte çin malı tablet alma Aşamaları

1)Niçin Tablet Alıyorum?


Bu soruya verebilecek bir cevabınız olmalı. Çünkü alacağınız modelin şifreleri bu soruda gizli.

a) oyun oynamak

B) ofis işlemlemlerinde yardımcı olmak,

c) multimedia (film,müzik,klip,fotoğraf)

d) Pratik olduğu için

e) taşıma kolaylığı sağlasın diye

 

2) Parası yüksek olan tablet iyi mi?


Kaliteyi ucuza almak mümkün. Tablet alırken parasından ziyade özelliklerine ii bakın. Çok ucuz fiyata işinizi görecek bir talet bulmak mümkün.

örneğin sadece film izlemek için kullanılacak bir tablette her özelliğin olması şart değil. En başta demiştikya ne için alıyoruz tableti bunu ii esap etmeli.

3 Tablet alırken diğer bir dikkat edeceğimiz hususta teknik olarak nasıl olmalı

A) rem olarak 1gb ddr3 altında almak sadece basit işler yapmanız için önerebilirim. Ama büyük oyunları(pes,nfs,asphalt)oynayabilmek için en azından 1 gb rem olmalı yoksa donma yapacağından oyundan zevk alamazsınız

b) işletim sistemi en az 4.1 olmalı. Çin malı tabletlerin çoguna  sonradan android sürümü güncellemek mümkün olmuyo görününm ve performans olarak 4.1 üzerini tavsiye ederiz.

c) depolama bir sıkıntı olarak çıkıyor karşımıza tablet alırken kesinlik 16 gb altı (8gb,4gb) tablet almayın en az 16gb olsun yoksa ileride size yetmeyebilir. Çünkü büyük oyunlardan kursanız ortalama 1.2 gb oyun başı 3 oyun kursan tablet ölür :)

d)işlemci tipine dikkat ediniz CORTEX A9 ve üzeri işlemcileri kullanmak size performan açısından büyük bir olanak sağlar

e) bir tablette pil çok önemli kesinlikle LI-ION  5000 ve üzeri olsun ortalama video da 5 saat, nette 4 saat oyunda 5 saat gider. Düşük piller kısa şarj ömrüne neden olur

f) bir diğer özellik olarakta çogu çin malı tablet türk operatörleri karşılamıyo. Wın kullanırken bile turkcell wın felan olmuyo buna dikkat edin çünkü her zaman wifi bağlantısı olmayabilir ve ya wına gecebilirsiniz.

g) Türkçe dil desteği muhakkak olsun

h) bir diğer hususta ekran boyu bu tamamen kullanıcı tercihi ama bbana göre ne çok küçük ekranlı 7 inç nede kocaman ekranlı 9,10 inç ,8 inç bence çok kllnaışlı ne 7 inç gibi küçük ekranlı nede diğerleri ginib ibüyük ekranlı,film izlerken ve oyun oynarken farkı göreceksiniz.

h) son olarakta çin malı deyip geçmeyin muhakkak türkiyede servisi olup olmadığına dikkat edin

 

tüm bu özellikleri saydığımız da size ucuz ama kaliteli olarak DARK EVOPAD R8020 i öneririm. 6 aydır kullanıyorum pil ömründe en ufak sıkıntı olmadı, açmadığı oyun yok piyasada ki çoğu oyunu denedim en ufak donma olmuyo,dğer tabletler gibi hemen ısınmıyo, ve dokunmatiğindeki teknoloji mükemmel ilk günki gibi hala.

Editörün Notu: Ne olursa olsun alacağınız ürünün çin malı olduğunu unutmayın heran her şey olabilir:)

Galip Hatip

 

 

 

Çocuk Kalsaydık

Değişen dünya ve insanlık içerisinde neredeyim, aslında bende tam olarak bilmiyorum. Her gün biraz daha batağa saplandığımız şu günlerde yüreğimizdeki iman ayakta tutuyor ve bir umut aşılıyor hep yüreğimizde. Her yerde savaş,her yerde öksüz yetim kalan çocuklar ve her yerde gözyaşı. Şemsi kucaklayan, mevlanaya yurt olan binlerce peygamberin doğduğu bu toprakların çilesi mi gözyaşları yoksa diyeti mi bu cennet dünyanın. Her şeyin içerisinde çaresiz bir okadar da her şeyden bihaber çocuk olabilmek en güzeli değil mi.

 

 

 

Ben Daha Çocuktum O Zamanlar


 

Ben daha çocuktum o zamanlar,
Bilmem yalan dolan ve riya,
Avuçlarımdaki yıldızlardı oyuncaklarım.
Aldırmazdım yokluğa sefalet ve yamalı pantolonuma
Şeker pancarından arabamın hiç bitmezdi mazotu
koşacaksam ne iş güç derdine ne birinden kaçmak için
tek derdim vardı yaydığım inekler gözden ırağa gitmesin
Gülmesini bilirdim;
En onulmadık zamanlarda bile.
Ellerim yüzüm kir pis içindeydi;
Ama kalbim tertemizdi
Tüm çocuklar gibi.
Güneş benim için doğar zannederdim;
Benim için gelirdi ilkbahar soğuk memleketime.
Ardından batardı doğan güneş,
Ve sonbahar.
ben daha çocuktum o zamanlar
keşke hep çocuk kalsaydım
dizlerim kanasaydı keşke
tek yüreğim acılarla kan kusmasaydı

Galip HATİP

Dil Becerisinin Çocuğun Sosyalleşmesindeki Rolü

                 


Çocuğun kişilik kazanmasında, sosyalleşmesinde dil eğitiminin büyük önemi vardır. Dili etkili, güzel ve doğru kullananlar, gerek öğrenim hayatlarında gerekse sosyal hayatlarında başarılı olur, toplum içinde hak ettikleri konuma gelirler.

İnsanların birbirlerine emir vermeleri sevgi ve kızgınlıklarını ifade etmeleri, dostlukları ve bu duyguları ifade ediş şekilleri, öğrenilen dilin gereği olarak ortaya çıkmaktadır. Dil öğrenmek sadece kendi duygu ve düşüncelerini başkalarına aktarmak amacıyla konuşmak değildir. Gerçek sözlü iletişim, anlamlı sözcükleri cümle hâline getirebilme yanında başkalarının söylediklerini de anlayabilme yeteneğidir.

Çocuk, okula gitmeden önce dinlediği, düzeyine uygun bir öyküyü anlayabilecek, basit ve karmaşık sözcükleri ayırt edebilecek kadar anlayışa sahip olmalıdır.

Ana dili eğitiminde çocuğa her ne şekilde olursa olsun bir dil kazandırmak yerine, çocukların içine girecekleri yarınki toplum hayatında diğer insanlarla sağlıklı bir iletişim kurma imkânını sağlayacak bir dili kazandırma çabası içerisinde bulunulmalıdır, ancak bu yolla yetişmekte olan gençler toplum hayatına etkin bir şekilde katılma şansına sahip olabilirler. Eğitim yoluyla çocukların edindikleri dil, onları ya mutlu ve başarılı ya da mutsuz ve başarısız kılacaktır. Dil öğrenimi beraberinde yeni davranışlar da kazandırır.

Psikolojik etkenleri göz önünde tutmak, dil öğretiminde öğretmenlerin dikkat edeceği hususlardan biri olmalıdır. “Good ve Murphy, öğretmenlerin öğrencileri ile olan konuşmalarında olumlu dil kullanmalarının gerekliliğinden söz etmektedir. Aşağıda olumlu ve olumsuz dilin kullanışı ile ilgili bazı örneklere yer verilmiştir.

 

  • Ø Kapıyı çarpma! (Olumsuz dil)

  • Ø Kapıyı sessizce kapatalım. (Olumlu dil)                        


 

  • Ø Gürültü yapma! (Olumsuz dil)

  • Ø Sessiz olalım,  çok fazla gürültü oluyor. (Olumlu dil)         


 

  • Ø Sandalyeyle gürültü yapmayın. (Olumsuz dil)

  • Ø Sandalyeyi böyle taşıyın. (gösterir) (Olumlu dil)


 

  • Ø Arkadaşından kopya çekerek hile yapma. (Olumsuz dil)                                

  • Ø Bu işi yardım almadan kendi çabanla yapmaya çalış. (Olumlu dil)                          


 

 Yrd.Doç.Dr. Mehrali CALP

Servet-iFunun Edebiyatı (Edebiyat- Cedide)

Türk edebiyatının yenileşme sürecindeki en büyük aşamalarından birisi hiç kuşkusuz Servet-i funun dönemidir. Bu dönem temelleri 1860 lardan itibaren başlayan doğu-batı tezatı sonucunda teyfik fikretin serveti funun dergisini çıkarıp yüzünü batıya dönmesi ile hareket kazanılarak servet-i funun edebiyatının temelleri atılır.

Edebiyat-ı Cedide'nin  Genel Özellikleri:


1) Her yazarın artık; bir kimliği, uzmanlığı vardır. (Halit Ziya-Roman Yazarı, Teyfik Fikret Şair)

2) Serveti Funun'da alanlar belirlenmiştir (roman, hikaye , şiir, tiyatro)

3) Aruzu ahengin temini adına çok iyi kullanırlar

4) Ahengin temini için tam ve zengin uyak sıklıkla kullanılır

5) Klasik formların dışına çıkılı (müstezat-serbest müstezat)

6) Uslubu oluştururken titiz davranılır

7) Soyut kavramlarla oluşturulur, terkipler tamlamalar vardır

8) İnsanın dramatiği ile birşiir akımı oluşturulur(acı, vatan,aşk

9) Şiirler fikir empoze etmek amacıyla yazılmaz

10) Tiyatro konusunda hassas değiller

11) Eleştiride başarılıdırlar.

12) Hikayeyi daha öncekilere nazarla daha edebi yazmışlardır( küçük roman)

13) Orta halli insanlar anlatılır

14) En iyi bildikleri mekan kuşkuusz ki İstanbul'dur

15) Çok titizdirler (eserdeki kahramanların adını oluştururken bile çok titizlerdir.)

16)Halit Ziya'nın romanları hep önde gelen romanlardır.

17) Eserlerinde olaylar iç içe girdiğini görürüz

18) Artistlik nesir denilen bir uslup görünür.(üslupta titizlik)

19) Realizmin yansımaları görülmektedir.

20) Şiirin muhtevası ile şekli arasında uyum vardır.

21. Değişik konu  ve temalr özellikle şiire girmeye başladı.

22) Fransız yazarlarının etkisinde kalarak sadeleşme ile başladıkları yolda ağır bir dil oluşrurarak kendileri ile tezata düştüler.

23). Realizm ve natüralizm etkisi altında kalındı.

Akıma Bağlı Sanatçılar


Teyfik Fikret

Halit Ziya Uşaklıgil

Hüseyin Cahit Yalcın

Mehmet Rauf

Ahmet Hikmet Müftüoğlu

 

Serveti Funun edebiyatı Hüseyin Cahit Yalçının  P.Lacambe adlı Fransız yazardan Türkçeye çevirdiği Edebiyat ve Hukuk adlı makale nedeni ile serveti funun dergisinin kapılmasıyla akım da son buldu.

galiphatip

 

7 NUMARA TADINDA

 

Öyle diziler vardır ki, bizleri içten anlatan, bizden olan. Bugün onlardan bir tanesinin çok eski bir bölümüne rastladım. Duygusallığı, komikliği, dostluğu ve aşkı en saf haliyle işleyen bir dizi. Küfürsüz de gülünebileceğini, aynı yatakta yatmadan da âşık olunabileceğini ve aslında en saf halimizin ne kadar da güzel olabileceğini gösteren bir diziydi. Sadece 75 bölümoynadı daha sonra yoğun istek üzerine 17 bölüm daha çekilerek 92. bölümde final dahi yapmadan son buldu. Televizyon izlemenin ne denli heyecan verici olduğu, o dizi bittikten sonra farkına vardım, Elbette yine, güzel bizi anlatan diziler çekildi, ama 7 numara hepsinden başkaydı.

 

Hatırladınız değil mi? Vahit ve ev ahalinin o komik, trajik halini. İstanbul! a gelerek ahşap bir eve yerleşirler. Koca evde eşi Zeliha ve kendisi. Yıllarını sürdükleri çocuk özlemini gidermek ve aile bütçelerine katkı sağlamak amacıyla aldıkları evin odalarını kiraya vermeye karar verirler. İşte tam da 7 numara hayatı başlar. Şehir hayatını benimseyen kızlarla, köyde yetişen gelenekçi erkek öğrencilerin bu eve yerleşmesiyle 7 numara bazen hüzün rüzgârlarına kapılır, bazen maddi yokluk, delisiye gülme ve bazende aşk duygularında günler geçer. Tüm bu sahneleri görüp, o evin bir odasına da kendimizi yerleştirdiğimizde aslında hayatın her şeye rağmen ne kadar güzel olduğunu ve hayatın her anında yok olmayan bir umudun varlığını yüreğinizde hissetir.

 

Oyuncularını hatırlıyorsunuz değil mi;?

 

Zeliha(Şebnem Dönmez)

Vahit(Engin Alkan)

Sabit(Olgun Şimşek)

Rüya(Nuray Uslu)

Armağan(Tuba Erdem)

Cansu(Gülden Güney)

Ayten (Ayça Mutlugil)

Haydar(Okan Selvi)

Recep(Volkan Girgin)

Asiye(Özlem Türkad)

Berat(Aşkın Şenol)

Satılmış(Ruhi Sarı)

 

 

 

Her gününüz 7 numara tadında olsun,

 

yazan: galiphatip