Aşağıdaki 5 Atasözünü Kısaca Açıklayınız.

 Aşağıdaki 5 Atasözünü   Kısaca Açıklayınız.


“Babadan Mal Kalır, Adamlık Kalmaz:” Babası ölen kişiye miras kalabilir ama kişinin kendi kazanması gereken adamlık, olgunluk ve erdem gibi değerler miras olarak kalmaz. Güzel ahlak, güzel huy, bilgi, saygınlık, insani değerler bireyin kendi çabalarıyla elde edebileceği şeylerdir. Bunun için de babadan mal kalır, adamlık kalmaz denilmiştir.


“Balık ağaca girdikten sonra aklı başına gelir:”  Bir şeyi ayrıntısıyla düşünüp taşınmadan, olacakları hesaplamadan işe girişen tedbirli olmadığı için bir felakete düştükten sonra aklını başına toplar. Aklı başına gelir ama iş işten geçmiştir artık. Dövünse de çırpınsa da tüm bunlar kişiye fayda sağlamaz. Çünkü olan olmuştur.


Bir denmeden iki denmez:  Kişi isteklerinin tamamına bir anda sahi olamaz. Sabır göstermek ve acele etmemek gerekir ki isteklerimize ulaşalım.

Bir adam köprü kurar, bin adam üzerinden geçer: İnsanlığa ve topluma faydalı bir iş yapıldığında çok sayıda insan bu işin faydasından yaralanır. O yüzden her insan kendi imkanlarıyla hayata değer katan şeyler üretmek ve çevresine faydalı olmakla sorumludur. Bunun için de çalışmak ve yaptığımız işi en güzel şekilde yapmak gerekir.


Cahilin dostluğundan arifin düşmanlığı yeğdir: Akılsız kimse iyi niyetli olsa bile yaptığı işin  ne gibi kötü sonuçlar doğuracağını hesap edemez. Hesap edemediği için de  dostlarına bilmeden kötülük edebilir. Akıllı düşmanın yapacağı kötülükse akıl yoluyla sezilebilir ve gereken tedbir alınabilir. Onun için de atalarımız cahilin dostluğundan arifin düşmanlığı yeğdir demiştir.

Geniş Aile İlgili Bir Metin Yazınız.

 Geniş Aile İlgili Bir Metin Yazınız.


Geniş aile, anne-baba ve onlara bağımlı çocuklardan oluşan çekirdek ailenin genellikle tek yanlı (ana ya da baba yanlı) bir soy grubu çevresinde örgütlenmiş, büyükbaba, büyükanne, amca, hala teyze gibi kan bağı olan yakın akrabalardan oluşan geniş biçimidir. Kural olarak değilse de çoğunlukla ekonomik koşulların çekirdek ailenin kendine yeterli olmasını engellediği durumlarda ortaya çıkar.


 Gerekli iş birliği baba ya da ana soyundan akrabalarla sağlanır. Geniş ailenin kolaylıkları da vardır zorlukları da. Mesela maddi açıdan zor günler olduğunda aile üyeleri birbirine her türlü desteği sağlar. Birlik, beraberlik ve dayanışma içinde zor günler daha kolay atlatılır. Geniş aile içinde yaşamın olumsuz yanları da olabilir. Aynı evinde içinde hala, teyze, kuzenler içinde fikir anlaşmazlığı olabilir, kıskançlıklar olabilir, özel yaşama müdahale olabilir. Bu da aile içinde aile huzurunun dağılmasına neden olur.


 Geniş ailede herkes kendini bilirse, herkes mesafesini akıllı bir şekilde koyarsa fazla sorun çıkmaz ama gelirler ortak olduğu zaman, harcamalar ortak olduğu zaman çeşitli sorunlar ile karşı karşıya kalınabilir. Geniş ailede mutluluğun sağlanması için adil bir anlayış olmalı, aile içindeki bireyler birbirine saygılı davranmalı, hoşgörülü davranmalı ve birbirilerini olduğu gibi kabul edebilmelidir. Böyle olduğu zaman daha az sorunla karşı karşıya kalınır ve daha mutlu olunur.

Peygamberimiz ve Nezaket Kuralları İle İlgili Kompozisyon

 Peygamberimiz ve Nezaket Kuralları İle İlgili Kompozisyon


Hz Muhammed alemlere rahmet olarak gönderilmiş, güvenilirliği ve güzel ahlakı ile tanınmış bir insandır. O güzel ahlakı tamamlamak üzere gönderilmiş bir Peygamberdir. Efendimiz her zaman yumuşak huylu bir insandı. İnsanlara bağırmaz, kibirli davranışlar içine girmezdi. Az ve öz konuşmayı severdi. Çok fazla konuşmayı sevmezdi. Çok konuşanın çok yalan da ortaya atabileceğini söylerdi. Bunun için diline hakim olur ve dilin afetine uğratmazdı kendini.


Hz Muhammed insanlara değer verirdi.  Doğru sözlüydü. Kaba davranışlar içinde bulunmazdı. Nezaketi asla elden bırakmazdı. Her daim kibar ve asildi. kimsenin arkasından konuşmazdı, yardımseverdi, güler yüzlüydü, çalışkandı, yumuşak ve tatlı sözlüydü, başkalarının ayıpları ile uğraşmaz, onları örterdi. Yüksek sesle konuşmayı sevmez, kahkaha atarak gülmezdi. O daha çok tebessüm etmeyi sever ve tebessüm etmenin de bir sadaka olduğunu anlatırdı yanındakilere. Kendisine soru sorulduğunda bunu en güzel şekilde cevaplardı ve kişinin iyi anlaması için ses tonunu güzel ayalardı. Arkadaşlarına güzel unvanlar verir, onları hoşlarına giden isimlerle çağırırdı. Cenaze namazlarına katılırdı. Büyük günah işleyen insanları sessizce dinler ve onlar hakkında hüküm vermezdi. 



Daima güler yüzlüydü. Birisiyle karşılaştığında o yüzünü başka yöne çevirmeden kendisi yüzünü çevirmezdi. Misafirlerini kapıya kadar uğurlardı. Önünde oturan kişiye doğru ayaklarını uzatmazdı. Kimsenin sözünü kesmezdi. Hastaların ziyaretine gider ve onlara hal hatır sorar, onların gönlünü alırdı. Kendisini ziyarete gelenlere ikramda bulunurdu. Karşılaştığı kişiye önce kendisi selam verirdi. Yeri geldiğinde konuşur, yeri geldiğinde susardı. Kibirli bir insan değildi. Şefkat ve merhamette güneş gibi bir Peygamberdi. Kalp kırmazdı ve kalp kırmanın ne kadar kötü bir şey olduğunu şu sözü ile dile getirmiştir: Kim birinin kalbini kırıp, onu ağlatırsa; o kişinin bedduasından sakınsın. Çünkü gözyaşı yere düşmeden ne dilerse olur." diyerek kalp kırmanın kötü bir şey olduğunu söylemiştir.


Ahlak Kurallarına Uyulmayan Bir Toplumda Ortaya Çıkabilecek Sorunlar Nelerdir?

 Ahlak Kurallarına Uyulmayan Bir Toplumda Ortaya Çıkabilecek Sorunlar Nelerdir?


Dürüst olma, güvenilir olma,  alın teri ile çalışıp kendi paranı harcama, merhametli olmak, empati kurmak, ben değil biz anlayışı ile hareket etmek, insanlarla alay etmemek, kibirli olmamak, dedikoducu olmamak, insanların fiziki görünüşleri ile dalga geçmemek, riyakarlıktan uzak durmak, olduğun gibi görünmek vb gibi çok sayıda erdemler vardır. Bunlar ahlak kurallarını da kapsar. Bir toplumda ahlak kurallarına uyulmadığı zaman o toplum temelinden sarsılmaya başlar. 


Toplumda bozulan ahlak o toplumun diğer alanlarda gelişmesini de engeller. Çünkü bir toplumda ahlak yoksa, her türlü  ahlaki olmayan eylemler varsa güçlü olan güçsüzü ezer, insani değerler yok olur, sevgi yok olur, saygı yok olur. Bunun sonucunda da  toplum diye bir şey ortadan kalkar. Toplumda kaos ve karmaşa olur. Bu da toplumun huzursuz olmasına neden olur. Onun için her toplum kendi ahlak kurallarına uymalıdır ve o kuralların dışına çıkmamalıdır. Toplumda ahlak kurallarına uyulmadığı zaman kişi dışlanır ve o kişiye değer verilmez, güven duyulmaz ve o kişi adam yerine konulmaz.


 Toplum düzeninin sağlanması için ahlak kurallarına saygı göstermek ve o kuralları hayatımızda uygulamak gerekir. Bütün güzelliklerin temelinde sevgi, saygı ve ahlak yatar. Bunlar olmadığı zaman insanlık değer kaybeder ve insan insana dayanmaz, güvenmez ve her türlü sorunlar ortaya çıkar ve bu da toplumu dağıtır.

Cumhuriyet'in 100. Yılı İle İlgili Kompozisyon Örneği

 Cumhuriyet'in 100. Yılı İle İlgili Kompozisyon Örneği


Osmanlı Devleti yıkılmak üzereyken İtilaf Devletleri vatan topraklarımızı işgal etmek için dört taraftan ülkemizi kuşatmıştı. Vatan topraklarımız için her türlü hainlik  planlanmış ve toprak bütünlüğümüz bölünmeye çalışılmıştı. Bir yandan Anadolu halkının yoksulluğu  öte taraftan savaşın getirdiği zorluklar insanlarımızı güç duruma düşürmüş ve çok zorluklar çekilmiştir. Mustafa Kemal, silah arkadaşları ve milletimiz sayesinde vatan toprakları işgalden kurtarılmış ve bağımsızlığımız elden gitmemiştir.


 Ülke kurtarılmıştı ama yönetim sisteminin de değişmesi gerekiyordu. Saltanat sisteminde liyakat yoktu, babadan oğula yönetim olduğu halkın  hiçbir egemenliği yoktu. Bunun için de cumhuriyet geçilmeliydi ve nitekim de çok büyük zorluklarla yeni yönetim sistemine geçildi. Atatürk yenilikçi bir liderdi. Yapılamaz denilen şeylerin çoğuna yapılacaktır denildiğinde en yakın arkadaşlarından bazıları bile ona inanmamış ama o dediğini yapmış ve cumhuriyet yönetimine geçilmiştir. Çok büyük yol kat edilmiştir. O yıllarda ülkemiz bilim ve teknoloji alanında da geriydi ve Anadolu’da hiçbir şey yoktu. Ne tarım araçları, ne teknolojik araçlar vb. Üretim yoktu, ulaşım gelişmemişti, doğru düzgün yol bile yoktu. Yani cumhuriyet kurulduğunda ülke bir iki yüzyıl geride kalmıştı. Maddi imkanlar iyi değildir.  Para ele geçtikçe ülke daha iyi hale getirilmeye çalışıldı ve kısa zamanda Mustafa Kemal Atatürk ülkesini daha bayındır hale getirdi.


İşte tüm bu zorluklara rağmen Mustafa Kemal liderliği ve askerlik yönü ile kararlı davranmış, cesaret göstermiş ve umudunu yitirmeden büyük yenilikler yaparak adını dünya tarihine yazdırmıştır. Cumhuriyet ülkemize bir çok yenilikler getirmiştir. Cumhuriyetin en büyük kazanımız, Mustafa Kemal'in en büyük vasiyeti akıl ve bilim olmuştur. Akıl ve bilim yolundan gidip cumhuriyete sahip çıkmak ve ülkemizi daha gelişmiş bir ülke haline getirmek hepimizin boynunun borcudur. Gelin cumhuriyetin bize neler kazandırdığına hep birlikte göz atalım:


Kadınlarımıza seçme ve seçilme hakkı verildi.

Din ve devlet işleri birbirinden ayrıldı

Tarımda yeni aletler kullanılmaya başlandı.

Köylere kadar elektrik ve telefon götürüldü.

Köylülerin üzerinde ekonomik bir yük olan Aşar vergisi kaldırıldı.

Yurdumuzun her tarafından yollar, köprüler, barajlar, limanlar, fabrikalar, hava alanları, demir yolları yapıldı.


Kılık kıyafette düzenlemeye gidildi.

Tekke, zaviye ve türbeler kapatıldı. 

 Soyadı Kanunu çıkarıldı.

Tevhidi Tedrisat Kanunu ile öğretimin birleştirildi.

Üniversite öğreniminin çağa uygun şekilde düzenlenmesi

Sanayiyi Teşvik Kanunu'nun çıkarılarak üretim yapılabilmesi için sanayi kuruluşlarının kurulması

Köylülerden alınan aşar vergisinin kaldırılması

Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumlarının kurulması

Daha çok sayıda yenilikler yapıldı ve cumhuriyet sayesinde ülkemiz daha çok gelişti ve ilerledi. Halkın egemenliği, halkın iradesi ön planda oldu. Halk yönetimini beğenmediği bir yöneticiyi seçimle tepeden indirmesini bildi. Cumhuriyet özgürlükleri artırdı  ve daha çok sayıda güzellikler getirdi. Cumhuriyet'in 100. yılını şanına uygun olarak kutlamalıyız ve bu vatan için her bir cana minnettar olmalıyız. Çünkü onlar olmasa bizler asla olmazdık.

Vatan ve Dil Sevgisini Anlatan Atasözü, Özdeyiş ve Deyimler Tespit Ediniz.

 Vatan ve Dil Sevgisini Anlatan Atasözü, Özdeyiş ve Deyimler Tespit Ediniz.


Vatan sevgisi sevgilerin en kutsalıdır. Dil sevgisi de vatanımın içinde yer aldığım için benim kimliğimdir. Dil bir milletin aynasıdır, öz benliğidir. Vatan olmasaydı özgür olmazdık ve ana dilimiz diye bir şey de olmazdı. Vatan toprakları nice şehit kanları ile kazanılmıştır. Onun için bastığımız yerleri toprak diyerek geçmemeli, toprağın altında binlerce kefensiz yattığını her daim aklımızda ve kalbimizde bulundurmalıyız.

 

Vatan sevgisi ile ilgili atasözleri:

“Ezan dinmez, bayrak inmez, vatan bölünmez.”

“Bülbülü altın kafese koymuşlar vatanım da vatanım demiş. “

“Ana gibi yar, vatan gibi diyar olmaz.”

“Yad elde beylik sürmeden,  yurtta züğürt gezme yeğdir.”

“Yurdun otlusu kutlusundan yeğdir.”

 

Vatan ile ilgili özdeyişler:

“İnsan vatanını sever, çünkü hürriyeti, rahatı, hakkı vatan sayesinde kaimdir.” Namık Kemal

“Vatan bir milletin evidir.” Ahmet Mithat

“Bir memleketin saha bakımdan büyüklüğü onun gerçek büyüklüğünü ifade etmez ve bir milleti millet yapan arazisi değildir.” Thomas Henry Huxley

“Vatanseverlik; feragat işidir, vatanını seven, vazifesini yaparken beklemez.” L. Kossuth

“Vatanı için ölmüş bir insan mesut insandır.” Virgilius

“Şahsınıza kötülük eden bir düşmanı affediniz, lakin vatanınıza ve milletinize kötülük eden bir kimseyi, asla affetmeyiniz.” Hz. Ali (r.a.)

“Bayrakları bayrak yapan, üstündeki kandır, Toprak, eğer uğrunda ölen varsa, vatandır.” M. Cemal Kuntay


“Vatan sevgisi, ruhları kurtaran en kuvvetli rüzgârdır.” Atatürk

“Vatansever kadar değerli bir insan göremem.” Ernst Toller

“Vatan sevgisi imandan gelir.” Hz. Muhammed.

Ülkenizin sizin için ne yapabileceğini değil; sizin ülkeniz için ne yapabileceğinizi sorun. John F. Kennedy

“Bu vatan toprağın kara bağrında, sıra dağlar gibi duranlarındır. Bir tarih boyunca, onun uğrunda, kendini tarihe verenlerindir.” Orhan Şaik Gökyay.

“Vatan için ölmek de var, fakat borcun yaşamaktır.” Tevfik Fikret.

“Akıllı ve iyi niyetli insanlara özgü bir ada olması için neler vermezdim;  öyle bir yer olsa ben bile vatansever kesilirdim.” Albert Einstein.

“Vatan için yaşamak, vatanın terakki ve tealisine çalışmak da vatan için ölmek kadar şereflidir. “Gerigori Petrof

 

Vatan ile ilgili deyimler:

Yurt edinmek,  vatan tutmak, yeri  yurdu belirsiz olmak.


 

Dil ile ilgili atasözleri şunlardır:

 

* “Buğday ekmeğin yoksa buğday dilin de mi yok?”

* ”Bir ağızdan çıkıp (çıkan) bin dile (ağza) yayılır.”

* Dilim seni dilim dilim dileyim, başıma geleni senden bileyim.”

* Bıçak yarası geçer (onulur), dil yarası geçmez (onulmaz)”


 

Dil ile ilgili özdeyişler

“Başların belası, dillerden gelir.” ( Nizami )

“Dillerini yitiren uluslar, ulusal bilinçlerini de yitirirler.” (O. Hançerlioğlu).

“Kullanıldıkça keskinleşen tek alet dildir.” Washington Irwing

“Söz ok gibidir Senden çıktı mı, artık sen ona değil, o sana hakim olur.” ( İmam-ı Şafii)

“Kötü bir adamın dökeceği tatlı dil, tilkinin kargaya döktüğü tatlı dil gibidir.” ( Montaigne )


“Arkadaşlar, bizim ahenkli, zengin dilimiz, yeni Türk harfleriyle kendini gösterecektir. Ülkesini, yüksek bağımsızlığını korumasını bilen Türk ulusu, dilini de yabancı dillerin boyunduruğundan kurtaracaktır.” (Atatürk)

“Kalbi ile sözü bir olmayan kimsenin yüz dili bile olsa, o yine dilsiz sayılır. “( Mevlana )

“Bil ki, lehine söz taşıyan kimse aleyhine de taşır; sana nakleden, senden de nakleder.”  (Imam-ı Şafii)

“İnsan dilinin altında gizlidir.” (Hadis-i Şerif)

“Dizginsiz dil bela getirir.”  (Aiskbylos) 

“Tatlı dilli olanların dostları her gün biraz daha artar.” ( Hz. Ali r.a.)