15 Atasözü ve Anlamları

 

15 Tane  Atasözü  ve  Anlamları


1) Çalışan ekmeğini taştan çıkarır:  Çalışmayı seven, çalışmaya merakı olan ve becerikli olan kişi  geçinmek için zor işlerin bile üstesinden gelir ve evine ekmek götürebilir ve kimseye el açmak zorunda kalmaz.

 2) Çarşı iti ev beklemez: Orada burada boş boş  dolaşan, ciddi bir işi olmayan ve tembelliği alışkanlık haline getiren kişiler düzenli iş yapmaya gelemezler. Böyle kimseler çalışmayı sevmedikleri gibi kolay kolay disiplin altına girmeyi de sevmezler. Bundan dolayı sorumluluk gerektiren işler böyle aylak kimselere verilmemelidir.

 3) Elin ağzı torba değil ki büzesin: Başkalarının ileri geri konuşmalarından etkilenmemek gerekir. Çünkü aklına estiği gibi konuşan insanlara engel olunamaz. Böyle kimseleri fazla umursamamak en doğru olanıdır.

 

4) Elden vefa; zehirden şifa olur mu? Zehirden şifa beklenilemeyeceği gibi yabancılardan da sürekli yardım ve iyilik beklenilmemelidir. Yoksa hayal kırıklığına uğrarsınız. Onun başkalarına değil kendinden vefa beklemek, kendini sevmek, kendine güvenmek en doğrusu olur.

 5) Elifin hecesi var, gündüzün gecesi var:  Kolay ve sorunsuz başlayan bir her zaman böyle devam etmeyebilir. İş sorunsuz bir şekilde devam ediyor diye o işte ciddiyet bozulmamalıdır. Yani aynı disiplinle işe devam edilmelidir.

6) Geceler gebedir:  Her sabah yeni olaylar ile karşılaşırız. Bunlara hazırlıklı olmalıyız. Yani hayatın ne zaman ne getireceğini bilmeliyiz . Onun için her şeye hazırlıklı olmalıyız.


 7) Harman dövmek için keçinin işi değil:  Herhangi bir iş  hafife alınıp da o konuda acemi olan kimselere iş yaptırılmamalıdır. Yoksa sonuç olumsuz olur.

8) Hangi taş pekse başını ona vur: Kendi kusurların yüzünden başkalarını suçlama ve başkalarından yardım isteme. Kendi hatalarını kendin düzelt.

 9)Hazıra dağlar dayanmaz: Çalışmadan sadece hazırda olan parayı  yersek o para da hemen biter ve zor durumda kalırız. İnsan hem harcamalı hem de kazanmaya devam etmelidir. Sadece hazıra göz koymamalıdır. Yoksa elinde hiçbir şeyi kalmaz.


 10)Irmaktan geçerken at değiştirilmez: Bir işe kimlerle başlanmışsa onlarla, başta hangi kurallar belirlenmişse o kurallarla devam edilmelidir.

 11) İçi beni yakar, dışı eli yakar: Dış görünüşü ile başkalarının hoşuna giden bir şeyin veya durumun gerçekte olumsuz ve kötü yönleri olabilir.

 12) İftar kebabıyla, herkes erbabıyla: İftar; sunulan yiyecekleri ile, insan da iyi arkadaşları ile anılır.

 13) İhmalcinin oğlu, uşağı olmaz:  İşini zamanında yapmayan kişinin  çevresinde hiç destekçisi olmaz.

 14) Küçük suda büyük balık olmaz: Sınırlı, küçük bir ortamda yapılan işten boş kazanç olmaz.

 15) Kutlu gün doğuşundan belli olur: Mutlu sonuç verecek işler daha başlangıçta belli olur.

Başarıda Çalışmak Önemlidir Konulu Kompozisyon

 

Başarıda Çalışmak Önemlidir Konulu Kompozisyon


Başarılı olmak için kişinin belli bir bilgi birikimi olması gerekir. Başarı hiç kimseye oturduğu yerden gelmez. Çünkü başaran her insanın o başarıda alın teri vardır, göz yaşı vardır, feda ettiği eğlenceleri vardır. İnsan ne kadar zeki olursa olsun çalışmazsa o zeka bir işe yaramaz. Çünkü boş duran insan bir zaman sonra bildiklerini bile unutmaya başlar. Oysa çabalayan, gayret gösteren ve her gün az da olsa çalışmaya devam eden kişi eninde sonunda başarır. Yeter ki azim olsun, sabır olsun.


Başarılı olmak için kişinin kişinin kendine göre bir plan ve program yapması gerekir. Düzensiz bir çalışma kişiye başarı getirmeyecektir. Bunun için düzenli olmak, disiplinli olmak kişiyi daha kararlı bir kimse yapar. Örneğin; Her gün belirli saatlerde kalkmak ve o saatlerde ders çalışmaya başlamak, aile bireyleri yatıyor olsa bile senin çalışmana devam etmen gelecekte başarılı olacağının göstergesidir. Çünkü kimseye bağlı olmadan, kendi iradenle amaçlarına ulaşmak için emek etmen seni daha değerli kişi yapar ve kendine olan özsaygın ve özgüvenin de artar. Bu da başarı durumuna da katkı sağlar. 


Çalışmadan, emek etmeden başarılı olacağınız anneden kimseler hayalperest kimselerdir. Başarıda çalışmanın önemi ile ilgili şu söz çok çok önemlidir:” "Çalışma olmadan başarıya ulaşmak, zenginliği beklemek gibi bir şeydir ama hiçbir zaman gerçekleşmez." der Napoleon Hill. İşte bunun için başarıda çalışmak şarttır.

 

Mutluluk Sokağı Kitabında Geçen Özlü Sözler

 

Mutluluk Sokağı Kitabında Geçen Özlü Sözler


Bir çocuğun yeni kazandığı okula başlamak için başka bir şehre doğru yola çıkması, iki ablası gibi evden ayrılarak kendine yeni bir yaşam kuracak olan bir gencin dopdolu hikayesi anlatılır bu kitapta. Bu yolculuk aynı zamanda geçmişe de götüren bir yolculuktur. Yazarı Ferda İzbudak Akıncı’dır.


Mutluluk Sokağı kitabında geçen özlü sözler şunlardır:


“Evimiz Mutluluk Sokağı'nda değildi, hatta istediği kadar süslensin, güzel bir ev bile değildi. Herkes birbirine kızıyor, bağırıyordu. Oyun oynamak, neşelenmek gibi güzel şeyler nedense hep üzüntüyle bitiyordu.”

“Mutlu olmak için birazcık anlayış yetiyor artıyordu bile.”

“Kimsenin bir diğerinin yüzüne dikkatle bakacak zamanı yoktu. Zaman her şeyden daha değerli hale gelmişti. Çocukların iyi olup olmadığını anlamaya çalışmaktan bile.”


“İnsan düşlerine sıkı sıkı sarılmalı.”

“Hayal kurmak ağlamaktan iyidir. Ben hep öyle yaptım sanırım. Bunu nasıl başardığımı şimdi anlayamıyorum, ama ağlamak istediğimde güzel şeyler düşünmeye başlardım hemen.”

"Önemli olan onları iyi yarınlara yolcu edebilmektir. İstedikleri hayatlara doğru gitsinler. Acısız , doğru dürüst , kendilerini bilerek kendi ayakları üstünde durarak..."

"Bence çocuklar düşleriyle birlikte büyümeli, düşler çocukların en güvenli sığınaklarıdır."


"Gitmek, birden kaybolmak istiyordum. İyi de, küçük bir çocuk kendi başına nereye gidebilir? Kurduğu düşlerden başka nereye kaçabilir?"

 “Yalnızlığı çocuklar bilir mi, demeyin. Belki de en iyi çocuklar bilir. Sesler çekilir. Gülüşler silinir. Ortalık ıpıssız olur. Çocuklar o zaman ya ağlar için için, ya uyur ya da düş kurar. Şarkı söyleyenler de vardır belki, ama ben bilmiyorum. Çünkü ağlamak istediğim çok oldu. Uyumak istediğim de.”

Allah Korkusu İle İlgili Özlü Sözler

 

Allah Korkusu İle İlgili Özlü Sözler


Allah’tan korkmayandan korkmak gerekir diye bir söz vardır. Gerçekten de öyledir. Yüreğinde Allah korkusu taşımayan, sevgi ve merhamet olmayan insanlardan uzak durmak gerekir. Yüreği Allah sevgisi ile dolan kişi Allah’a daha çok yaklaşmak için daha salih kul olur ve Allah için yoksullara yardım eder, kibirli davranmaz ve daha iyi olarak yaşamını sürdürür. Allah korkusu ile ilgili özlü sözler şunlardır:


“İki göz vardır ki, cehennem ateşi onlara dokunmaz: Allah korkusundan ağlayan göz, bir de gecesini Allah yolunda, nöbet tutarak geçiren göz.” Hz. Muhammed

“Herkes korktuğundan kaçar, yalnız Allah’tan korkan O’na yaklaşır. “ Hadis-i Şerif.

“Onlar, iman edenler ve kalpleri Allah’ın zikri ile mutmain olan kimselerdir. Bilesiniz ki, kalpler ancak Allah’ın zikri ile mutmain olur.” Ra’d Sûresi, 28.


Allah’tan kork! Başkasından emin olursun. Hz. Ali

“Aşk konuşturur, hayâ susturur, Allah korkusu hüzünlendirir.” Zünnun Mısrî Hz.

“Allah’tan korkandan başka güvenilir kimse yoktur.” Hz. Ömer.

“Allah korkusu;  Allah korkunç mudur ki ondan korkulsun. Allah yegane gerçek sevgilidir. Yar-i hakikidir. O sevilir. O sevgilinin rızasını kaybetmekten gayrı korku yoktur. Ömer Tuğrul İnançer.

“İnsanlar için Allah’tan korkarak muamele et.” Hz. Ömer


“Kuran, iman, Allah korkusu, tevekkül ve güzel ahlak müminin aklını güçlendirir. “Hadis-i Şerif.

“Ey iman edenler, Allah’tan korkun. Herkes yarın için neyi takdim ettiğine baksın. Allah’tan korkun. Hiç şüphesiz Allah yaptıklarınızdan haberdardır.” Haşr Suresi.

“Alim, ancak Allah’tan korkandır.” İmam Şafii.

Sıkılmak İle İlgili Özdeyişler

 

Sıkılmak İle İlgili Özdeyişler


İnsan kimi zaman çok mutlu olur kimi zaman ise hayattan bile sıkılmaya başlar. Böyle olduğu zamanlarda can sıkıntımızı giderecek işler yapmalıyız. Mesela kitap okumalıyız, bir müzik aleti çalmalıyız ya da sevdiğimiz bir işle meşgul olmalıyız. Çünkü hayat çok kısa ve kısa hayatı da çalışmakla geçirmek en güzel uğraş olsa gerek.

Sıkılmak ile ilgili özlü sözler şunlardır:

“Can sıkıntısı, dünyaya tembellikle birlikte gelmiştir.” La Bruyere.

“Hayat insana bıkkınlık verecek kadar uzun değildir.” Amin Maalouf.

“Bir insan, bir insanı sıkamaz. Bir insan canı isterse sıkılır. “Küçük İskender

“Küskünlüğüm hayata değil, içindeki beş para etmez insanlara. Bıkkınlığım ise, onların yüzüne bakmak zorunda kalmam aslında.” Yılmaz Erdoğan

“Var olduğumu ancak sıkıldığım zaman fark ediyordum.”  Chateaubriand.


“Can sıkıntısı öyle bir derttir ki, birbirini sevmeyen insanları birbirine katar. “Arthur Schopenhauer.

Al yalnızlığını gel. Korkma, sıkılmayız. Senin yalnızlığın benim yalnızlığımla konuşur, biz ikimiz susarız. Aziz Nesin

“Arzu ölür mü? Onu can sıkıntısından bunalanlar bilir. Hayatla aralarında cama benzer şeffaf bir engel vardır, sinekler gibi çırpınırlar, bu cam delinmez.” Necip Fazıl Kısakürek.

“Davranışlarından utanıp, sıkılma; hayatın tümü bir denemedir.” Ralph Waldo Emerson.


“Sıkılmak, çağımızın hastalığı ve ilacı henüz bulunmadı.”  Ahmet Batman.

“İnsanlardan sıkılmaya başladıysan gerçeklerin farkına varmaya başlamışsındır.” Elif Şafak.

“Hayat; ondan sıkılabileceğimiz kadar uzun ve nasıl geçtiğini anlayamayacağımız kadar kısa.” Nail Kaplan

Aile İçi İletişimde Saygılı Olan Bir Kişi Ne Yapar?

 

Aile İçi İletişimde Saygılı Olan Bir Kişi Ne Yapar?


Aile içi iletişimde sevgi, saygı ve ilgi olmazsa olmaz temel değerler arasında yer alır. Aile içinde önce büyükler küçüklere  her davranışları örnek olacaktır. Çünkü küçükler daha deneyimsizdir ve büyükler  tarafından eğitilmeye, örnek davranışlar sergilenmeye ihtiyaçları vardır. Aile içi iletişimde anne ve baba birbirine karşı saygılı olmalıdır. Baba anneye sesini yükseltmemeli, anne de babaya sesini yükseltmemelidir. Aile içi iletişimde bireyler  nezaketli olunmalıdır. Aile içi iletişimde saygılı olan biri aile bireylerini sever onları korur ve kollar. Bireylerden kim zor duruma düştüyse ona hemen yardım edilir. Kriz anları iyi yönetilir ve kişiler birbirine karşı sevgi dilini kullanır. Kimseye zorbalık yapılmaz. Merhamet, affetmek, empati kurmak gibi güzel duygular olur.

 

 Aile içi iletişimde aile bireyleri birbirini olduğu gibi kabul etmeli, birbirinin görüşlerine saygılı olmalıdır. Anne ve baba birbirlerinden ve çocuklarından ilgiyi eksik etmemelidir. Çocuklar ile kaliteli zaman geçirilmeye özen gösterilmelidir. Öfke anında ağza alınmayacak sözler söylenmemelidir. Öfke anında sakin olunmalıdır ve her iki taraf ta birbirini anlamaya çalışmalı, biraz sabretmelidir. Aile içi iletişimde  saygının olmadığı aileler kısa sürede dağılır ve ortada aile diye bir kurum kalmaz.  Aile içi iletişimde saygının önemi ile ilgili şu söz çok önemlidir: Saygı, ancak özgürlüğün bulunduğu yerde vardır, sevgi ise özgürlüğün çocuğudur, hiçbir zaman zorbalığın çocuğu olmamıştır." der Erich Fromm.

 

Saygının olmadığı ailelerde yetişen çocuklarda saygısızlığı gördüğü için kendileri de saygısız olur. Bu da çocuğun sosyal yaşantısında sorunlara neden olur ve çocuk toplum tarafından benimsenmez, arkadaşları tarafından, öğretmenleri tarafından benimsenmez ve dışlanır. Bunun sonucunda kendini yalnız hisseden çocuk psikolojik olarak sorunlar yaşamaya başlar. ve ailesine ve topluma düşman olur. Tüm bunların nedeni ise aile içi  huzursuzluk, saygısızlıktır. Burada anne ve babaya çok sorumluk düşer. Aile içi iletişimde saygılı olan kişi saygıyı örnek davranışları ile karşıdaki kişiye hissettirir. 


Örneğin; Bir baba çocuğun odasına direk dalmaz, önce çocuğun kapısına vurur ve yavrum müsait misin odana girebilir miyim der. İşte bu aile içi iletişimde saygı örneğidir. Ya da belli bir yaşa gelmiş, kendini yetiştirmiş bir çocuğuna babası ya da annesi şu partiye oy vereceksin, ben o partiye veriyorum diyerek baskı kurmamalıdır. Bu senin özgür seçimin. Hangisini kendine uygun görüyorsan o partiye oy verse derse işte burada da aile içi iletişimde saygı olduğunu görebiliriz.