Mehmetçikler İle İlgili Mektup

Mehmetçikler İle İlgili Mektup

Anadolu'nun bağrından çıkarak sınır boylarında vatanı için kutsal görevini yerine getiren değerli vatan evlatları !
Öncelikle hepinizi can-ı gönülden selamlıyorum . Siz ki vatan uğrunda canını bile feda etmekten çekinmeyen  asil milletin  asil evlatlarısınız .  Görevinizi yaparken eşinizi , çocuğunu , ana ve babanızı düşünmeden , düşmandan korkmadan çarpışan yiğit Mehmetçikler ! Bizim için sınırda nöbet tutan değerli askerler ! Ne yaparsak yapalım asla  hakkını ödeyemeyeceğimiz , elleri öpülesi değerli askerlerimiz .

Biliyorum çok zor bir sorumluluk sizinkisi ama çok kutsal bir sorumluluk . Siz görevinize alnınızın akı  ile devam edin , sizin emanetlerinizi , bizim canlarımızdır , kardeşimizdir , bacımızdır , anamızdır , babamızdır . Sakın ola gözünüz arkada kalmasın . Onlar bize emanet Mehmetçiklerimiz .  Vatan uğrunda ölmeyi göze alıyorsunuz , kiminiz şehadet şerbetini içiyor, kiminiz gazi olarak hayata devam ediyorsunuz. Savaşta engeller aldığınız halde , kolunuzu , bacağını kaybettiğiniz halde hala yine savaş olsa yine en önde giderim diyecek kadar korkusuz kahramanlarsınız siz . Bizler de gençler olarak sizin izinizden gideceğiz ve vatanımızın birlik ve bütünlüğü için  bu kutsal davamızdan asla vazgeçmeyeceğiz . Düşman yurdumuzdan yok alana kadar bu kutsal görevi yerine getirmek için bizler de hazırız savaş için çarpışmaya , can vermeye . Çünkü biliyoruz ki vatan demek namus demek , şeref demektir .


Bunun için vatanımızı asla böldürmeyeceğiz iç ve dış terör örgütlerine . Sevgili Mehmetçiklerimiz . Bizden ne zaman bir isteğiniz olursa emrinizi yerine getirmek biz Türk gençlerinin boynumuzun borcudur . Selam ve dua ile kalın . Yüce Rabbim sizin yar ve yardımcınız olsun , gözlerinizden öpüyorum asil milletin asil evlatları ! 

Hayvanları Sevmenin Önemi İle İlgili Bir Metin Yazınız

Hayvanları Sevmenin Önemi İle İlgili Bir Metin Yazınız

Hayvanlar da tıpkı biz insanlar gibi fiziksel ihtiyaçlarını  gidermek zorunda olup ilgiye , şefkate muhtaç olan canlılardır . Onlar da aç kalır , onlar da üşür , onlar sevilmek ister . Çünkü onlar da Allah'ın yarattığı birer canlıdır . Hayvanlara  her zaman merhametli davranmalıyız . Onlara asla eziyet etmemeliyiz , edenleri de gerekli olan yerlere şikayet etmeliyiz .

Özellikle yardıma daha çok muhtaç olan sokak hayvanları için gerekli olan çalışmaları yapmalıyız . Onlar için belediyelerden yardım alıp  onlara barınaklar yapmalıyız . Onların da soğuk havalarda dışarıda ölüme terk edilmesine izin vermemeliyiz . İçinde insan sevgi olan , içinde tüm canlılara karşı sevgi olan , merhamet olan kişiler de hayvanlara asla kötü davranmazlar . Hayvanların yerine kendimizi  koymalıyız . Eğer biz bir hayvan olarak dünyaya gelmiş olsaydık , dışarıda soğuktan ve açlıktan titriyor olsaydık . İnsanlardan yardım bekliyor  ama insanların hiç bize aldırış etmediğini görseydik büyük ihtimalle ya ölmüş olurduk ya da hastalıktan, açlıktan acı çekiyor olurduk . Bunun için empati kurma becerisine sahip olmalıyız .


Tüm hayvanları sevmeli ve onları korumalıyız. Hayvanları koruma dernekleri ile birlikte dayanışma içinde hayvanlar için bir şeyler yapmaya çalışmalıyız . Bu dünya sadece insanların barınma yeri değildir . Tüm canlıların  yaşam alanıdır . Bunun için hayvanları da çok sevelim ve içimizdeki hayvan sevgisini asla kaybetmeyelim . İnsan olana , insan gibi insan olana da yakışan bu etik davranışlardır zaten .

Yalnızlıkta Dost Ve Arkadaş Yokluğunun Yerini Ancak Kitap Tutabilir Sözü İle ilgili Bir Deneme Yazınız

Yalnızlıkta Dost Ve Arkadaş Yokluğunun Yerini Ancak Kitap Tutabilir Sözü İle ilgili Bir Deneme Yazınız

Kitaplar  insanın  en yakın dostlarıdır aslında . Her ne kadar gerçek yaşamımızda arkadaşımız , eşimiz , dostumuz olsa da onlarla sürekli vakit geçiremeyiz . Çünkü herkesin kendine göre bir işi vardır ve o işle uğraşmak için  insanlar sorumluluklarını yerine getirmek zorundadırlar . Kendi halimize kaldığımızda , canımız sıkılmaya başladığında işte bu zor zamanımızda bizim can sıkıntımızı giderecek olan tek şey kitaplardır .

İstediğimiz türden kitap okumak ise kişinin zevkine bağlı bir durumdur . Mesela sıkıntılı bir zamanımızda düşünce kitapları okuyabilir ve bu sayede kafamızı dağıtabiliriz .  Örneğin Doğan Cüceloğlu'nun tüm kitapları benim için vazgeçilmez bir dost , vazgeçilemez bir arkadaştır . Bu kitaplar insanda ne can sıkıntısı bırakıyor , ne  olumsuz bir duygu . Çünkü ben bu kitapları okuyarak hayatın aslında ne kadar güzel olduğunu ve ne kadar anlamlı olduğunu gördüm . Yine Ayşe Kulin , Yaşar Kemal , Reşat  Nuri Güntekin , Turgut Özakman gibi daha bir sürü sayamayacağım birbirinden güzel binlerce kitap vardır okumak için . İşte bunlar can sıkıntım olduğunda beni o olumsuz havadan uzaklaştıran yazarlar ve kitaplardır . Kitaplar insanın ufkunu açan , insanı güzel hayaller kurmasına neden olan  , hayatın anlamına renk katan dostlarımızdır .


Bunun için her zaman kitap okumalı ve yanımızda dostumuz , arkadaşımız olmadığı zamanlarda hemen kitaba sarılmalıyız . Çünkü kitaplar her zaman bizim hayatımıza  renk katar ve bizi mutlu eder .

İnsan Hakları İle İlgili Kompozisyon

İnsan Hakları İle İlgili Kompozisyon

Her insanın birbirinden farklı özellikleri vardır . Cinsiyet , dil , din , ırk vb. birçok farklı yönümüz vardır . Bu farklılıklarımız herhangi birimize diğerimize karşı üstünlük tanımıyor . Yani bir millete ait olma ya da bir dili konuşmak üstünlük kaynağı değildir . İşte bu yüzden tüm insanların dil , din , ırk vb. ayrımlar olmaksızın sadece insan oldukları için doğuştan itibaren sahip oldukları haklara insan hakları denilmektedir .

Yaşama hakkı , eğitim hakkı , yerleşme ve seyahat etme özgürlüğü , çalışma hakkı , özel yaşamın ve haberleşmenin gizliliği gibi birçok haklarımız vardır . Bu haklarımız devletin güvenliği vb. çok ciddi durumlarda kanunla kısıtlanabilir ama bunun dışında hiç kimse tarafından kısıtlanamaz ya da engellenemez . Şunu unutmamak gerekir ki bu dünya hiç kimsenin tapulu malı değildir . Hepimiz bu dünyada eşitiz ve hiç kimse bir başkasının özgürlüklerini kısıtlayamaz . zengin olmak , güçlü olmak,  vb. vasıfların hiç kimsenin bizim haklarımızı gasp etmesi için geçerli bir sebep olamaz. Çünkü her insan eşit haklara sahiptir ve kimsenin kimseye hiç bir şekilde üstünlüğü olamaz. 1948 yılında imzalanan İnsan Hakları Evrensel Bildirgesine bizim ülkemiz de 1954 yılında imza atmış ve tüm vatandaşlarımızın insan hakları ile ilgili haklarını garanti altına almıştır.








Bu dünya tüm insanlara yetecek kadar kaynaklara ve imkanlara sahiptir . Yeter ki herkes bu kaynakların,  tüm insanların hakları olduğunu bilsin ve bu haklara saygı göstersin . Bunu sağlayabildiğimiz zaman dünya daha adil ve daha güzel bir yere dönüşür. İnsan haklarının olduğu yerde, herkesin hakkını aldığı yerde de huzur ve mutluluk olur, güven olur. Karmaşa ve kargaşa son bulur.

Kitap Sevgisi İle İlgili Özdeyişler

Kitap Sevgisi İle İlgili Özdeyişler       

Kitap okuma sevgisi dünyadaki sevgilerin en güzelidir. Çünkü kitap okuyan kimse yeni bilgiler öğrenmektedir . Yeni bilgiler öğrenerek ufkumuz açılmakta  cahil olmaktan kurtulmaktayız . Kitap okuyarak gidemediğimiz , gezemediğimiz yerleri gezer , oraların kültürleri hakkında bilgi sahibi oluruz . Kitap okumak insanın iç dünyasını zenginleştirir .
Kitap sevgisi ile ilgili özdeyişler şunlardır:
*Okuma ihtiyacı barut gibidir, bir kere tutuşunca artık sönmez – Victor Hugo
*Okunu hedeften öteye atan okçu, okunu hedefe ulaştıramayan okçudan daha başarılı sayılmaz – Montaigne

*Kitapsız büyüyen çocuk, susuz ağaca benzer.
*Hiçbir şey, iyi bir kitap kadar keyif vermez, heyecanlandırmaz, ilham vermez, teşvik etmez, eğitmez, büyülemez veya eğlendirmez. 
** Hiçbir eğlence okumak kadar ucuz, hiçbir zevk de okumak kadar kalıcı olamaz. 
*Kitap akıl öğreten bir dosttur. 
* Elime biraz para geçerse kitap alırım. Eğer birkaç kuruş artarsa onunla da yiyecek ve giyecek alırım. (Emerson).
* Okumak, kurtulma, özgür olma gücü kazandırır. Okumayanlar, dar çevrelerinin kısır düşünceleri, gelenek ve göreneklerin yetersizlikleri içinde kapalıdır. Okumayı sevenler, yerlerde sürünmezler, bir kanat vuruşuyla evrensel düşüncelerin mutlu iklimine yükselirler. İnsanlığın en yüce kişilerinden meydana gelmiş bir toplum içinde yaşarlar. (Payot).
* Okuduğunuz eser sizi fikren yükseltir, içinizi iyi ve mert duygularla doldurursa, onun hakkında karar vermek için bu duygu yeterlidir.
Alexander Pope.
*Asıl iktidarın kitapta olduğunu gördükten sonra, hükümdarlar da kaleme sarılıp kitap yazmaya başladılar.
Alfred de Vigny.
.
*Kadınlar gençlik için, yemek doymak içindir. Dostlar cemiyet için, seyahatler öğrenmek için, ev; çiçek, taş ve antika şeyler satın almak içindir, bunlar daha sonra insanı fazla ilgilendirmezler. Kitaplar; hem gençlik, hem ihtiyarlık, hem hastalık, hem açlık, hem yel, hem yağmur, hem de soğuk içindir. 
Yuan Mie. 

Acelecilik İle İlgili Atasözleri ve Anlamları

Acelecilik İle İlgili Atasözleri ve Anlamları

Atasözleri toplumların olaylara bakış açısını gösteren, deneyimlere dayanan özlü sözlerdir . Acelecilik ile ilgili olarak atalarımız tarafından söylenen sözler genelikle bir işi yaparken sakin olmak gerektiği ve acele hareket edilmemesi gerektiği ile ilgilidir . Acelecilik hakkında atalarımız tarafından söylenen sözlerden bazıları ve bu atasözlerinin açıklamaları şu şekildedir :

- Acele ile menzil alınmaz : "Menzil" varılmak istenen hedef demektir . Bu atasözümüz acele edilince varılmak istenen hedefe ulaşılamaz anlamına gelmektedir .

- Acele işe şeytan karışır : Acele ile yapılan işlerde mutlaka bir şeyler unutulur ya da yanlış yapılır . Böyle olunca da o işin hatalı olması kaçınılmaz hale gelir . 

- Acele yürüyen yolda kalır : Acele yapılan işlerde hata yapmak kaçınılmazdır . Bir işi acele etmeden olması gerektiği sürede yapmak gerekir . 

- Ağır git ki yol alasın : Sakin sakin düşünen ve buna göre işlerini yapan insanlar başarılı olurlar . 

- Demir tavında dövülür : Her işin en uygun olduğu zaman ve en uygun olduğu süre vardır . Başarılı olmak için her işi gereken sürede yapmak lazımdır .

- Geç olsun da güç olmasın : Çabucak olsun diye hata yapıp başarısız olmaktansa biraz geç de olsa işimizi başarılı ile sonlandırmak daha iyidir .

- İyi iş altı ayda çıkar : Başarılı işler alelacele bitirilemez . Üzerinde düşünmek ve planlı hareket etmek gerekir . 

- Terazi var, tartı var; her bir şeyin vakti var : Her işin uygun zamanı vardır . Bu zamanı beklemek ve çok aceleci olmamak gerekir . 


Denize Düşen Yılana Sarılır Atasözü İle İlgili Kompozisyon

Denize Düşen Yılana Sarılır Atasözü İle İlgili Kompozisyon

Zor duruma düşen insanlar öyle bir zaman gelir ki hiçbir çıkış yolu bulamadığı için normal zamanda asla yardım istemeyeceği birinin bile kapısını çalmak zorunda kalabilir . Yokluk ve çaresizlik maalesef insanı düşmanından bile medet umar hale getirebilir . "Denize düşen yılana sarılır atasözü" 2. Mahmud döneminde  söylenmiş  bir atasözüdür. Kavalalı Mehmet Ali Paşa Mısır valisiyken iyice güçlenip de İstanbul'a doğru harekete geçince çaresiz kalan 2. Mahmut Ruslardan yardım istemek zorunda kalır . 

 Vezirleri düşmanlarından yardım istediklerini hatırlatınca da " Ne yapalım denize düşen yılana sarılır " der ve o günden beri zor durumda kalıp da en olmadık insanlara bile muhtaç kalınan durumları anlatmak için bu söz kullanılır .

Hepimizin hayatında dönem dönem büyük sorunlar yaşadığımız anlar olur . Böylesi zamanlarda en yakınlardan başlayarak yardım isteriz ama öyle zamanlar olur ki onlardan bile gerekli yardımı alamayabiliriz . Böylesi durumlarda çaresiz kalan insan istemeye istemeye de olsa hiç  hoşlanmadığı  insanlardan yardım ister. Çaresizlik çok zor bir şeydir . Çaresiz kalan insan sonradan "bunu nasıl yapabildi ?" diyebileceği şeyleri yapmak durumunda kalabilir . Mesela çok yüksek faiz oranları ile borç veren ve adlarına "tefeci" denilen kişilerin , insanların çaresizlik sonucu başvurdukları bir yılan gibidirler .

Çaresizlik zor bir imtihandır . İnsan eli kolu bağlandığında en olmayacak kişilere ya da yollara başvurabilir . Böyle olunca da maalesef " Denize düşen yılana sarılıyor ."


Ölen İnsan mıdır Ondan Kalacak Şey Eseri , Bir Eşek Göçtü Mü Ondan Da Kalacak Nihayet Semeri Sözünün Anlamı İle İlgili Kompozisyon

Ölen İnsan mıdır Ondan Kalacak Şey Eseri , Bir Eşek Göçtü Mü Ondan Da Kalacak  Nihayet Semeri Sözünün  Anlamı İle İlgili Kompozisyon

İnsanı diğer canlılardan ayıran  en farklı ve üstün özelliği aklıdır. Çünkü Allah tarafından insanlara akıl verilmiş ve  insanlar da aklı sayesinde sayısız işler başarmıştır .  İnsan yaptığı , ortaya koyduğu eserler sadece o kişi için değil tüm dünya için faydalı olur . Yani ortaya konan bir yapıt , bir mimarı eser , yapılan bir okul bunu yapan kişiler sayesinde  insanlığa faydalı olur . İnsanlar bu eserlerden faydalanır ve bu eseri ortaya koyan kişi bu dünyadan ayrılıp gitse bile o kişi her zaman anılır ,  o kişiye sevgi  ve saygı duyulur.

 Çünkü kişi ya da kişiler ne kadar  gelip geçici de olsa eserler , fikirler gelip  geçici değildir , onlara bir şey olmaz . Bunun için bu dünyada bize verilen bu aklı iyi işler için kullanalım ve ortaya güzel eserleri çıkaralım . İnsanlık adına , dünya adına faydalı olan eserler bırakılım ve arkamızdan da iyi  şeyler söylensin . Mesela  Edison ampulü  icat etmiştir . Bu bilim insanı  için hepimiz Allah onu nurlar içinde yatırsın diye dua ederiz . Çünkü bu bilim insanı büyük bir bilimsel çalışmaya imza atmış ve tüm dünyayı karanlıkta kalmaktan kurtarmıştır . Çünkü arkasında büyük bir işe imza atarak bu dünyadan ayrılmıştır . Yine Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal ise bize en büyük eseri olan Cumhuriyet'i, insan haklarını, özgürlükleri bırakıp gitmiştir.  Yine nice yazarlar güzel eserler , kitaplar yazmış ve toplumu cahil kalmaktan kurtarmaya çalışmıştır . İşte bakın biz ölmüş olsak bile eserlerimiz ölmüyor ve insanlığa fayda sağlıyor .


 Bunun için mutlaka çok çalışalım ve zor olan şeyleri başarmaya çalışalım . Eşek de akıl olmadığı için, devamlı yük taşıdığı için zavallı eşekten kalan tek şey ise onun semeri olacaktır. Yani insanın burada ne kadar önemli olduğunu ve isterse ne kadar büyük işler başarabilceğini anlatmak istiyor . Yeter ki başaracağımıza  inanalım ve var gücümüz ile durmadan çalışmaya devam edelim .

Sevgi İle İlgili Kompozisyon

Sevgi İle İlgili Kompozisyon

Sevmek , sevilmek , ilgi göstermek , ilgi duymak , ait olmak  insanoğlunun yaşayabileceği en güzel duygulardan biridir . Sevmek doğal bir ihtiyaçtır . Her canlı sevilmek ve ait olmak ister . Sokaktaki canlılara bile baktığımızda bir kedinin başını okşadığımızda hemen bize yaslanır ve sevildiği izlenimini bize yansıtır .  Dünyadaki tüm canlılarda böyledir işte . 

Aslında doğadaki her şeye karşı sevgi duymalıyız . Mesela yol kenarında çıkmış bir dikene ,  oturduğumuz banktaki  söğüt ağacının yapraklarına , yolda giderken düşen küçük bir çocuğa , yaşlılara ,  bebeklere herkese sevgi ile yaklaşmalıyız . Sevgi duymak , sevgi ile yaklaşmak insan ilişkilerine daha bir değer kazandırır .   Dünyada sevgiyi yaymak için , insanlar arasındaki olumsuz ilişkileri düzeltmek için daha çok  her şeye sevgi ile yaklaşmalıyız . İçimizdeki güzel duyguları sevmek ile ön plana çıkarmalıyız .


 İstediğiniz her türlü mala , mülke sahip olabilirsiniz . Ama içinizde insanlara karşı ve diğer canlılara karşı bir sevme eylemi yoksa bu zenginliğinizin de hiç bir anlamı olmaz . Çünkü sevmeden yaşayıp gitmek  dünyada hiç yaşamamak gibi bir şeydir . Sevgi para ile satın alınan bir duygu değil , içten gelen sıcak olan , samimi bir duygudur . Bundan dolayı bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçe yaşamak için dünyaya sevgiyi ve barışı yayalım .

Atatürk'ün Eğitim Hakkındaki Düşünceleri Nelerdir ?

Atatürk'ün Eğitim Hakkındaki Düşünceleri Nelerdir ?

Mustafa Kemal eğitime ve öğretime  çok önem vermiş bir milletin kalkınmasının en iyi yolu iyi  bir eğitim sayesinde olur demiştir . Eğitimden yoksun kalan milletler geri olur , o milletin fertleri cahil olur ve dünyadaki  gelişmelerden bihaber olur. Bunun için milli  eğitime çok önem vermeli , bilim ve teknolojide ilerleyerek çağdaş uygarlıklar seviyesine ulaşmalıyız . Mustafa Kemal'in eğitim ile ilgili sözleri şunlardır :
*“Benden sonra beni benimsemek isteyenler bu temel mihver üzerinde akıl ve ilmin rehberliğini kabul ederlerse, manevi mirasçılarım olurlar.''
*Eğer Cumhurbaşkanı olmasam, Eğitim Bakanlığı’nı almak isterdim.
* ''Öğretmenler! Yeni nesli, cumhuriyetin fedakâr öğretmen ve eğitimcileri, sizler yetiştireceksiniz. Ve yeni nesil, sizin eseriniz olacaktır. Eserin kıymeti, sizin maharetiniz ve fedakârlığınız derecesiyle orantılı bulunacaktır. Cumhuriyet; fikren, ilmen, fennen, bedenen kuvvetli ve yüksek karakterli koruyucular ister! Yeni nesli, bu özellik ve kabiliyette yetiştirmek sizin elinizdedir… Sizin başarınız, Cumhuriyetin başarısı olacaktır.''


*En önemli ve verimli vazifelerimiz milli eğitim işleridir. Milli eğitim işlerinde kesinlikle zafere ulaşmak lazımdır. Bir milletin gerçek kurtuluşu ancak bu şekilde olur.

*''Milli Eğitim’in gayesi yalnız hükumete memur yetiştirmek değil, daha çok memlekete ahlâklı, karakterli, cumhuriyetçi, inkılâpçı, olumlu, atılgan, başladığı işleri başarabilecek kabiliyette, dürüst, düşünceli, iradeli, hayatta rastlayacağı engelleri aşmaya kudretli, karakter sahibi genç yetiştirmektir. Bunun için de öğretim programları ve sistemleri ona göre düzenlenmelidir.''

*'' Eğitimdir ki bir milleti ya  özgür, ya bağımsız i şanlı yüksek bir topluluk halinde yaşatır, ya da  esaret ve sefalete terk eder.''

Milli eğitim ışığının memleketin en derin köşelerine kadar ulaşmasına, yayılmasına özellikle dikkat ediyoruz.
Yeni nesil, en büyük Cumhuriyetçilik dersini bugünkü öğretmenler topluluğundan ve onların yetiştirecekleri öğretmenlerden alacaktır.
* ''Cahillik yok edilmedikçe, yerimizdeyiz… Yerinde duran bir şey ise geriye gidiyor, demektir. Bir taraftan genel olan cahilliği yok etmeye çalışmakla beraber, diğer taraftan toplumsal yaşamda bizzat faal ve faydalı, verimli elemanlar yetiştirmek lazımdır. Bu da ilk ve orta öğretimin uygulamalı bir şekilde olmasıyla mümkündür. Ancak bu sayede toplumlar iş adamlarına, sanatkarlarına sahip olur. Elbette milli dehamızı geliştirmek, hislerimizi layık olduğu dereceye çıkarmak için yüksek meslek sahiplerini de yetiştireceğiz. Çocuklarımızı da ayni öğretim derecelerinden geçirerek yetiştireceğiz.''

''İlk ve orta öğretim mutlaka insanlığın ve medeniyetin gerektirdiği ilmi ve fenni versin, fakat o kadar pratik bir şekilde versin ki, çocuk okuldan çıktığı zaman aç kalmaya mahkûm olmadığına emin olsun.''
''Öğretmenler her fırsattan yararlanarak halka koşmalı, halk ile beraber olmalı ve halk, öğretmenin çocuğa yalnız alfabe okutan bir varlıktan ibaret olmayacağını anlamalıdır.''
Bir millet irfan ordusuna sahip olmadıkça, muharebe meydanlarında ne kadar parlak zaferler elde ederse etsin, o zaferlerin kalıcı sonuçlar vermesi ancak irfan ordusuna bağlıdır.


Atatürk'ün Sanata Ve Sanatçıya Verdiği Değeri Ve Önemi Anlatan Sözleri Hangileridir ?

Atatürk'ün Sanata Ve Sanatçıya Verdiği Değeri  Ve Önemi Anlatan  Sözleri Hangileridir ?

Mustafa Kemal sanata çok önem vermiş  ve herkesin sanatçı olamayacağını düşünmüştür . Sanat ince bir uğraştır ve kabiliyet gerektiren bir iştir . Bundan dolayı herkes sanatçı olamaz . Duygu ve düşüncelerin resmedilmesi  , dile getirilmesi ,  çeşitli şekillere dökülmesi sanatın en önemli özelliklerindendir . Millet olarak sanata ve sanatçıya çok önem vermeliyiz . Mutlaka herhangi bir sanat dalı ile  ilgilenmeliyiz . Mustafa Kemal'in sanat ve sanatçıya verdiği önem ile ilgili sözleri şunlardır :
*''Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir.''

* ''Sanatkar el öpmez; sanatkarın eli öpülür.''

*''Bir milletin sanat yeteneği güzel sanatlara verdiği değerle ölçülür''.

*Hepiniz milletvekili olabilirsiniz, bakan olabilirsiniz… Hatta cumhurbaşkanı olabilirsiniz. Fakat sanatçı olamazsınız.


* ''Yüksek bir insan topluluğu olan Türk Milleti’nin tarihi bir özelliği de, güzel sanatları sevmek ve onda yükselmektir''.

*Güzel sanatların hepsinde, ulus gençliğinin ne türlü ilerletilmesini istediğinizi bilirim. Bu yapılmaktadır. Ancak bunda en çabuk, en önde götürülmesi gerekli olan Türk Musikisidir. Bir ulusun yeni değişikliğinde ölçü, musikide değişikliği alabilmesi, kavrayabilmesidir.”

*“Milletimizin güzel sanatlar sevgisini, her türlü vasıta ve tedbirlerle besleyerek inkişaf ettirmek milli ülkümüzdür.''

*''Sanatkar, toplumda uzun çaba ve çalışmalardan sonra alnında ışığı ilk duyan insandır.''
*Bir millet ki resim yapmaz, bir millet ki heykel yapmaz, bir millet ki fennin gerektirdiği şeyleri yapmaz; itiraf etmeli ki, o milletin ilerleme yolunda yeri yoktur.”

*“Bir millet sanattan ve sanatkardan mahrumsa, tam bir hayata sahip olamaz.”

*“Güzel sanatlara da alakanızı yeniden canlandırmak isterim. Ankara’da bir konservatuar ve Temsil Akademisi kurulmakta olmasını zikretmek, benim için bir hazdır. Güzel sanatların her şubesi için Kamutay’ın göstereceği alaka ve emek, milletin insani ve medeni hayatı ve çalışkanlık veriminin artması için çok etkilidir.”

*“Sanatçı, esaslı kültür sahibi olmalı ve tarihi iyi bilmelidir.”

*“Güzel sanatlarda muvaffak olmak, bütün inkılaplarda başarıya ulaşmak demektir. Güzel sanatlarda muvaffak olamayan milletler ne yazık ki, medeniyet alanında yüksek insanlık sıfatı ile yer almaktan ilelebet mahrum kalacaktır.”

Hata Yapmak Değil , Hata Yaptığını Unutmak Kötüdür Sözü İle İlgili Kompozisyon Yazınız

Hata Yapmak Değil , Hata Yaptığını Unutmak Kötüdür Sözü İle İlgili Kompozisyon Yazınız

 Her insan hata yapar . Şarkıda da denildiği gibi hatasız kul olmaz . Çünkü hepimiz insanız ve hepimizin ufak ya da büyük hataları olmuş ve daha sonra pişmanlıklar yaşamışızdır . Çünkü insanın doğasında vardır hata . Fakat yaptığımız hatayı unutup tekrar aynı hataya düşersek bu kez  yanlış yapmış oluruz . Çünkü hatalardan ders çıkarmamış oluruz ve kendimizi olumlu yönde değiştirmeyiz . Bunun için hata yapmaktan korkmamalıyız  fakat yaptığımız hataları da asla unutmamalıyız .

Hatayı unutmayalım ki hayat ile ilgili daha çok deneyim kazanalım . Aynı hatalı yollardan değil bu kez doğru olan yollardan ilerleyelim ve  amacımıza ulaşalım . Hata yaptığını çok çabuk unutan insan kendini geliştiremez ve hiçbir yol kat edemez . Kendini yenilemek isteyen insan yaptığı hataları gözden geçirir , nerede , nasıl , ne şekilde , neden böyle bir hata yapmışım diye düşünür ve bir daha aynı hataları yapmamak için daha dikkatli olur . Bu şekilde ilerlersek hatamızı çözmek de daha kolay olur ve doğruya ulaşmak da daha kolay olur . Bunun için deneyimlerimizden , hatalarımızdan ders çıkarmalı ve çok unutkan bir millet olmamalıyız . Mesela bir örnek verelim .  Sizin çok güvendiğiniz biri size büyük bir ihanet etmiş olsun ve sizi arkadan vurmuş olsun . Daha sonra bu kişi sizden gelip özür dilemiş olsun . Bu kişiyi affetmek büyüklüktür . Fakat bu kişiyle muhabbetiniz eskisi gibi olur , her şeyi unutur ve yine her şeyinizi söylemeye başlarsanız büyük hata yapmış olursunuz . Çünkü aynı şeylerin başınıza gelme olasılığı yine vardır.


Bunun için size yapılan hataları da affedin ama unutmayın, unutmayın ki bir daha canınız yanmasın .

Vatan Sevgisi Ne Demek , Neden Bu Duyguyu Yaşarız , Hissederiz ? Vatan Neden Önemlidir ?

Vatan Sevgisi Ne Demek , Neden Bu Duyguyu Yaşarız , Hissederiz ? Vatan Neden Önemlidir ?

İçinde yaşadığımız , ortak bir dile , ortak bir geçmişe sahip olduğumuz ve birlik ve beraberlik içinde yaşadığımız yerdir  vatanımız . Ortak bir tarihi geçmişimiz olduğu için , bu vatan uğrunda atalarımız kan akıttığı için , kültürel değerlerimiz olduğu için , milli benliğimizi devam ettiren değerler olduğu için vatanımız çok severiz ve vatanımızda milletimiz ile birlikte dayanışma içinde yaşarız . Bir milletin  bir ve beraberce yaşadığı toprak parçası olan vatan sadece bir toprak parçasından ibaret  değildir . O toprak parçası üzerinde nice insanlar geçmiş  , ortak kültürel değerler yaşanmıştır . Bizi biz yapan en önemli değerlerimizden biri de vatan sevgisidir .

Vatan sevgisini yaşamamızın nedeni ise şudur . Vatanımız geçmişte  çok zorluklar yaşamış , işgal edilme , yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalmıştır . İşte bu zorlukların yaşandığı o kötü zamanlarda atalarımız el birliği ile , dayanışma ile hareket ederek düşmanı yurttan kovmuşlar . Vatanımız için , bizler için kan akıtmış  ve canlarını bu vatan için yani bizim için feda etmiş olan atalarımıza olan özlemdir aslında vatan sevgisi . Bizi bir arada tutan , bizi biz yapan bir şey olduğu için vatan sevgisini yaşarız içimizde . Vatan demek özgürlük demek , tam bağımsızlık demektir . Başka bir milletin kölesi olmamak demektir . Türkiye Cumhuruyeti'ni sonsuza kadar yaşatmak için bu vatan toprakları bizim için çok kutsal ve çok önemlidir . Mustafa Kemal'de içinde vatan sevgisi olan bir komutan olduğu için her zaman vatanı için büyük işler peşinde koşmuştur . Mustafa Kemal'in de vatana niçin önem verdiği, vatanı niye sevdiği ile ilgili sözleri şunlardır :

* ''Ben bαtı milletlerini, bütün dünyαnın milletlerini tαnırım. Frαnsızlαrı tαnırım, Αlmαnlαrı, Ruslαrı ve bütün dünyαnın milletlerini şαhsen tαnırım ve bu tαnışmαm dα hαrp sαhαlαrındα olmuştur, αteş αltındα olmuştur. Ölüm kαrşısındα olmuştur. Yemin ederek size temin ederim ki, bizim milletimizin mαnevî kuvveti bütün milletlerin mαnevî kuvvetinin üstündedir.''

* '' Dünyαnın bize hürmet göstermesini istiyorsαk evvelâ bizim kendi benliğimize ve milliyetimize bu hürmeti hissen, fikren, fiilen, bütün iş ve hαreketlerimizle gösterelim; bilelim ki millî benliğini bulmαyαn milletler bαşkα milletlerin αvıdır.''

Söz Sizin Ağzınızda Olduğu Sürece Sizin Esirinizdir . Söz Ağızdan Çıktıktan Sonra Siz Onun Esiri Olursunuz . Bu Düşünceyi Açıklayan Bir Paragraf Yazınız .

Söz Sizin  Ağzınızda Olduğu Sürece Sizin Esirinizdir . Söz Ağızdan Çıktıktan Sonra  Siz Onun Esiri Olursunuz . Bu Düşünceyi Açıklayan Bir Paragraf Yazınız .

 Kişinin  kendini hangi durumda  , nasıl bir konuma düşüreceği kendi elinde olan bir şeydir .  Yani kişi diline hakim olmayı bilirse , her lafı her yerde pat diye söylemezse kendine iyilik etmiş olur . Fakat kişi  duyduğu bir sözü  ya da bir sırrı düşüncesiz  bir şekilde  her yerde söylerse ya da ağzından kaçırırsa  o kişi çok büyük bir hata yapmış olur . Yani artık  pişman da olsa bir işe yaramaz . Çünkü  hatayı yapmıştır ve iş işten geçmiştir .

 Bunun için  insanların çok akıllıca hareket etmesi ve her ağzına geleni , her yerde söylememesi gerekir . Sır tutabilen ,  güvenilir insanlar toplum tarafından her zaman sevilir ve böyle insanlara saygı da duyulur . Çünkü bu tip kimseler  iradesi ile hareket eden , dikkatli olan ve kendini davranışları ile toplum içinde saydıran insanlardır .    Her zaman  ağzımızdan çıkan her söze dikkat etmeli ve   ağzımızdan çıkan sözün esiri olmamalıyız . Tam aksine ağzımızdan çıkmayan sözün sahibi olmalıyız . Mesela bu konu ile ilgili  bir örnek verelim :


 Çok yakın bir akrabanızın bir kusurunu gördünüz ve bunu her yerde söyleyip o akrabanızı rencide ettiniz . O akrabanız size bir daha asla güvenmeyecektir . Çünkü o size güvenmişti  ve siz bu hafif davranışlarınız ile o kişiyi toplum içinde kötü bir insan durumuna getirdiniz ve o kişinin açığını kapatmadınız . Ayrıca  laf taşıdığınız için başka insanlar da size bir daha bir şeylerini söylemez ve size asla güvenmezler . Bundan dolayı her gördüğümüz , her duyduğumuzu her yerde söylememeliyiz.  Yani kendi dilimiz ile kendimiz yakmamalıyız.

Atatürk'ün Disiplinli Oluşu İle İlgili Kompozisyon

Atatürk'ün Disiplinli Oluşu İle İlgili Kompozisyon

Mustafa Kemal Atatürk eğer disiplinli olmasaydı , Kurtuluş Savaşı başarıya ulaşmaz ve şu anda başka milletlerin esiri olarak yaşıyor olurduk ya da hiç olmazdık . O hiçbir  konuda aceleci davranmamıştır . Yapacağı işleri ilk olarak düşünmüş , planlamasını yapmış , daha sonra yeri ve zamanı gelince de uygulamaya koymuş zeki bir insandır . Daha Samsun'a çıkarken gelecek ile hayallerini sadece kendine saklamış , başarılara ulaştıkça da gelecekte Cumhuriyet'in ilan edileceğini , inkılapları gerçekleştireceğinin ip uçlarını ise düzenlediği çeşitli kongreler sayesinde milletine vermeye çalışmıştır . Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk  hayatı boyuca disiplini ilke haline getirmiş ve işlerini hep yaptığı çalışmalar ile başarıya ulaşmıştır . O Milli Mücadeleyi  yürüttüğü sıralarda kararlılığından , sabırlı oluşundan hiç vazgeçmemiş ve Milli Mücadeleyi sonuna kadar yürütmüştür . Eğer  işgal kuvvetlerine boyun eğse , vatanı için çalışmaktan , mücadele etmekten vazgeçseydi bugün Mustafa Kemal gibi büyük lideri dünya bilmezdi .

Mustafa Kemal'in büyük bir lider olmasında disiplinli ve özveri ile çalışması çok önemli bir yere sahiptir. Her şeyin yeri ve zamanı gelince yapılmasına inananlardandı . Mesela saltanat'ı kaldırmış fakat Halifeliği hemen kaldırmamış , çünkü halkın buna daha hazır olmadığını düşünmüş ve sabırla beklemiştir . Yeri  ve zamanı gelince halifeliği de kaldırmış , daha sonra milletimiz hazır olunca da Cumhuriyet'i ilan etmiş ve büyük başarılara imza atmış bir devlet adamıdır Gazi Mustafa Kemal . Başka insanların fikirlerine ve değerlerine önem vermiş , onların görüşlerini de alarak yoluna büyük sabır içinde devam etmiştir . O hayatın her safhasında disiplinli olmuş ve disiplini elde bırakmayan bir lider olarak yaşamıştır . Mustafa Kemal'in disiplinli oluşunu şu sözlerden de  anlayabiliriz :

''Çalışma, insanların vücut kuvvetlerini geliştirir ve hayat için gereken şeyleri temin eder. Çalışmaksızın, fikri gelişme ve ahlaki ilerleme de mümkün değildir. Tembellik bütün fenalıkların anasıdır.''
''Kendilerine faydalı olduğunuz, onlara müspet yolda hizmet ettiğiniz müddetçe milletin sevgisini kazanabilirsiniz. Vaatlerinizi yerine getirmez, milletin refahına hizmet vermezseniz, bugün sizi alkışlayan bu topluluk yarın sizi yuhalar.''