Hz Muhammed’in Çocuk Sevgisi İle İlgili Sözleri

 

Hz Muhammed’in Çocuk Sevgisi İle İlgili Sözleri


Hz Muhammed çocuklara  çok önem verir, onları çok sever ve onları azarlamaz ve olduğu gibi kabul ederdi. Torunları Hasan ile Hüseyin onun her şeyiydi. Peygamber Efendimiz çocuklar ile şakalaşmayı sever, onlarla yakından ilgilenirdi. Onlara selam veriri, hasta olduklarında onları ziyaret eder ve onları birey olarak kabul ederdi. Onun çocuk sevgisi çok fazlaydı.


Hz Muhammed’in çocuk sevgisi ile ilgili, çocuk ile ilgili sözleri şunlardır:

"Beş şeyi ölene kadar terk etmeyeceğim; onlardan biri de çocuklara selâm vermektir. Buna titizlikle amel edeceğim ki, benden sonra ümmetim arasında gelenek olsun."

"Çocuklarınızın ve akrabalarınızın bedbaht olmalarına sebep olmaktan sakının."


"Allah'ın rahmeti, çocuklarının iyi işler yapmasına yardımcı olan anne ve babanın üzerine olsun!"
"Bu nasıl gerçekleşebilir?" diye sorulduğunda Allah Resulü (s.a.a) buyurdu:
"Çocuklarınızdan, yapabilecekleri bir işi bekleyin; güç yetiremeyecekleri şeyi onlardan istemeyin; onları günah işlemeye mecbur etmeyin; çocuğunuza yalan söylemeyin ve abes şeyler yapmayın."

"Çocuklarınıza saygılı davranın, onlarla alay etmeyin, onlara hakaret etmeyin, aptal ve cahil gibi lakaplarla onları çağırmayın."

"Çocuklarınızı çok öpün; çünkü her öpücüğünüz için (Allah katında) makamlar vardır."


"Çocuklarınıza saygılı davranın, onlarla alay etmeyin, onlara hakaret etmeyin, aptal ve cahil gibi lakaplarla onları çağırmayın."

"Çocuklara sevgi ve şefkatle davranmayanlar ve büyüklere saygı göstermeyenler bizden değildir."


  Örnek:  Peygamber Efendimizin çocuk sevgisini şu kısa hikayeden daha iyi anlayabiliriz:  Peygamber Efendimizin torunları Hasan ile Hüseyin’dir. Torunları Hz. Hasan ve Hüseyin efendimizden  bir develerinin olmasını istemişler.  Peygamber Efendimiz de maddi olarak o an çocuklara deve alacak durumda değilmiş.  Torunlarını üzmeden onlara istedikleri deveyi unutturacak bir çözüm bulmuş ve  küçük torunlarının önüne çökerek onlara seslendi:

-“Haydi binin. Bundan daha iyi deve mi olur?”

Çocuklar büyük bir sevinçle dedelerinin sırtına binmişler ve artı deveyi unutmuşlar. İşte bu da onu çocuklara ne kadar fazla değer verdiğinin göstergesidir.

Dil İle İlgili Atasözleri, Deyimler ve Anlamları

 

Dil İle İlgili Atasözleri, Deyimler ve Anlamları


Dil ile ilgili atasözleri ve deyimler vardır. Dil ile ilgili atasözleri şunlardır:

Dil veren olur, ekmek veren olmaz:  İnsan işsiz güçsüz kaldığı zaman ona yol gösteren çok olur fakat destek veren olmaz. Böyle kimselerin sıkıntılarını lafla değil onlara destek olarak gidermeye çalışmalıyız.

Dil döner, baş belaya girer: İnsan konuştuklarıyla iyi veya kötü sonuçlara ulaşır. Kişi güzel sözler söylerse sonu iyi, kötü sözler söylerse sonu kötü olur.

Dile gelen ele gelir: İnsan yetenekli ve başarılıysa her söylediğini yapabilir.


Dilden gelen elden gelse fakir fukara padişah olur: İnsan arzu ettiği her şeyi yapabilme ve elde edebilme gücüne sahip olsa hiç kimse yoksul kalmazdı.

Dil kılıçtan keskindir: İnsanın düşüncelerini, deneyimlerini, bilgilerini aktaran kalemin gücü oldukça kalıcı ve etkilidir. Kılıcın meydana getirdiği sonuç   karşı taraftaki tek bir insanı etkiler, kalemin etkisi ise tüm topluma yayılır.

Dil epsem olsa baş esen: Kişi dilini tuttar, her şeyi söylemezse başını belaya sokmamış olur, rahat eder.

Dil yüreğin kepçesidir: Kişi içinde ne varsa , ne duyuyor, ne düşünüyorsa onu söyler, ona göre davranır.

Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır: Tatlı dil ile zor olan şeyleri bile yaptırabiliriz.

El yarası geçer, dil yarası geçmez: Fiziksel yaralar geçer ama gönül yaraları geçmez. Onun için kimsenin kalbini kırmamalıyız. Çünkü kıırlan kalp bir daha eskisi gibi olmaz.

Dilim seni dilim dilim dileyim, başıma geleni senden bileyim: Başımıza ne gelirse dilimizden elir. Onun için nered ene konuşacağımızı bilmeliyiz ve dilimize sahip çıkmalıyız.

Bülbülün çektiği dil belası: Dilimizden çıkan her söze dikkat etmeliyiz. Çünkü başa gelen belaların nedeni dile sahip çıkamamadır.

Bir ağızdan çıkıp bin dile yayılır: Dilden çıkan bir söz her yere yayılır.


 

Dil ile ilgili deyimler ve anlamları:

Dili damağı kurumak: Çok konuşmaktan ya da susamaktan ağzı kurumak.

 Dil otu yemiş: Durmaksızın konuşmak

Dil çıkarmak: Alay etmek.

Dili başka bir dile çalmak: Başka bir dilden konuşuyormuş izlenimi vermek.

Dile gelmek: Önceden konuşmazken konuşmaya başlamak.

Dil ile tarif olunmaz: Bildiğimiz sözlerle anlatılmaz.

Dilini eşek arısı soksun!: Bu kötü sözleri söylemez ol!

Dili güllü: Tatlı dilli

Dili varmamak: Kötü söz söylemeyi istememek.

Dili dolaşmak: Ne diyeceğini şaşırmak.

Dil bir karış: Suçlu olduğu halde saygısızca konuşan.

Dil ağız vermemek: Konuşamaz durumda olmaz.

Dillere düşmek: Uygunsuz davranışları herkesçe bilinir olmak.

Diliyle sokmak: Birini ağır sözlerle incitmek

Dilinin ucuna gelmek: Hemen söylenecek durumda olmak.

Diliyle tutulmak: Diliyle kendini ele vermek.


Dilinde tüy bitti: Sürekli söylemekten bıkmak.

Dilinden kurtulamamak: O kişinin sitemlerinden kurtulamamak.

Dil dökmek: Karşısındakinin hoşlanacağı şeyleri söyleyip durmak.

 Dile getirmek: Bir durum ya da olayın anlamını sözle belirtmek.

Dile vermek: Gizli kalması gereken bir şeyi herkese duyurmak.

Dili bir karış dışarı çıkmak: Koşmaktan, çalışmaktan ya da  sıcakta yürümekten yorulmak.

Dili ağırlaşmak: Güç konuşur duruma düşmek.

Dilden dile dolaşmak. Herkesçe konuşulmak.

Mırıldanan Çocuk Kitabında Geçen Özlü Sözler

 

Mırıldanan Çocuk Kitabında Geçen Özlü Sözler


Mırıldanan Çocuk adlı kitapta dostluk, dayanışma, otizme, aile ve komşuluk bağları anlatılır. Kitap insanı derinden etkileyen, kalbimize dokunan güzel bir kitaptır. Otizmli özel bir çocuk ile  meraklı bir ev kedisi olan Pepe’nin sıra dışı arkadaşlığı anlatılır. Hem güldüren, hem ağlatan, hem de düşündüren bir kitaptır.

Mırıldanan Çocuk kitabında geçen özlü sözler şunlardır:

 

"Çiçeklerin bile birilerine ihtiyacı vardır. Yoksa sararıp solarlar. Çiçeklerin başına bu geliyorsa çocukların başına neler geleceğini siz tahmin edin!”

"Aslında bütün mesele bu. Yani birine bir konuda, daha önce hiç sahip olmadığı bir fırsat vermek çok da zor değil. Bu dünyada yapacak başka neyimiz var ki?"

“İşte, diye düşündüm kendi kendime, aslında iletişim kurmak ne kadar da kolay. anlaşmak için bir hareket, bir bakış, biraz çaba yeterli olur.”

“Kitap okumak çok güzel. Hayırla bir kitabın içine girmek, kitap okurken onun sesini duymak, kelimeleri söylerken nefes alışverişini hissetmek çok güzel. Akıp giden hikâyenin bir müzik gibi seni de alıp götürmesi, biri seni kucaklamış gibi içini ısıtması çok güzel. Okumanın bu kadar güzel bir şey olduğunu bilmiyordum doğrusu.”

“İnsanlara derdini anlatmanın ne kadar zor olduğunu düşünüyordum .Oysa biz hayvanlar birbirimizi ne kadar da kolay anlıyoruz. Köpek, kedi, inek, cırcır böceği, kurbağa olmamızın bir önemi yok. Havlamamız, miyavlamamız, melememiz, cıvıldamamız, vıraklamamız hiçbir şeyi değiştirmez. Biz hayvanlar çok kolay anlaşırız.”
“Biraz samimi olmak çok çaba gerektirmiyor.”

“Biz kediler insanların hasta olduğunu hemen anlarız çünkü insanların hasta olduğu ortamdaki hava ağırlaşır.”

“Otizmli çocukların çok özel ihtiyaçları vardır.”


“Yani birine bir konuda, daha önce hiç sahip olmadığı bir fırsat vermek çok da zor değil. bu dünyada yapacak başka neyimiz var ki? tüylerimizi kaşıyıp durmadan mama mi yiyelim yani?”

 

“Üzüntü hastalığı insanların yakalandığı bir hastalıktır. bu hastalığa nasıl yakalandıklarını tam olarak bilmiyorum ama genellikle hayatta başlarına gelen şeyler yüzünden oluyor.”

"Kendime bir söz vermiştim. Dünyaya ve kendime karşı verdiğim bir sözdü bu. Haklı bir sebebiniz varsa işleri yoluna koymak için daha fazlasını yapmanız, hatta imkansızı başarmanız gerekir."

“Bu dünyada hiçbir şey belli olmuyor işte. Bazen iyi şeyler yapmasını hiç beklemediğin kişiler seni şaşırtabiliyor."

"İnsanlara derdini anlatmanın ne kadar zor olduğunu düşünüyordum. Oysa biz hayvanlar birbirimizi ne kadar da kolay anlıyoruz."

“Sonuçta onlar insan ve insanlarla doğru dürüst diyalog kurmak gerçekten çok zor.”

“Bazen hayata önüne engeller çıkar ve Sende işleri yoluna koymaya calışırsın.”

"Neler yapıyorsun sen böyle?" dedi kafasını sağa sola sallayarak. İnsanlar, hayvanlarla ya da küçük çocuklarla konuşurken böyle sorular sorarlar. Aslında bu tür sorulara cevap alamayacaklarını bilirler ama zaten bu soruları cevap almak için sormazlar. Bunlar sadece sevgi sözcükleridir.”


“Abibu karşılığında hiçbir şey beklemeden gülümsüyor, müşterilere gülümseyişini hediye ediyordu.”

“Akıp giden hikayenin bir müzik gibi seni de alıp götürmesi, biri seni kucaklamış gibi içini ısıtması çok güzel.”

“Bir kedi, öğrenmenin her zaman bilmemekten daha iyi olduğunu bilir.”

“Aslında iletişim kurmak ne kadar da kolay. Anlaşmak için bir hareket, bir bakış, biraz çaba yeterli oluyor."

"Okumanın bu kadar güzel bir şey olduğunu bilmiyordum doğrusu."

“Bir anneyseniz ve uzaklarda, bin üç yüz otuz metre yükseklikteki bir dağda bir çocuğunuz varsa bir hafta çok uzun bir zamandır.”

Dünyanın Bütün Çiçekleri Adlı Şiirin Hikayesini ve Şiiri Araştırınız.

 

Dünyanın Bütün Çiçekleri Adlı Şiirin Hikayesini Araştırınız.

 

Şefik Öğretmen; 1925 yılında Konya Seydişehir'de dünyaya gelir. Küçük yaşta hem öksüz hem yetim kalmıştır.  Onu büyüten, ona sahip çıkan ise eniştesi olmuştur. Şefik büyür ve öğretmen olur. Afyon’un Dinar İlçesine bağlı bir köye atanır ve orada görevine devam ederken başına üzücü bir olay gelir. Bir hafta sonu Bostancı köyünde buluşurlar, gençlerle top oynamaya başlarlar. 

 

Ne var ki futbol topu patlar. Şefik Öğretmen ve arkadaşları, topu onarmak için okula girerler. İşte ne olduysa o an olur. Okulun duvarı ansızın çöker.  Şefik Öğretmen; güç bela  çıkarılır enkazdan, güçlükle Çivril'e taşınır. Ancak doktorların yapabileceği bir şey kalmamıştır. Şefik Öğretmen, Sütlaç köyüne geri götürülür. Artık ölüm döşeğindedir. Bilinçli bilinçsiz, sadece öğrencilerini sayıklamaktadır. Son nefesini vermeden son sözlerini söyler:

"Bana çiçek getirin, dünyanın bütün çiçeklerini buraya getirin."

Takvimler 1949 yılının ekim ayını göstermekte, günlerden perşembedir. 24 yaşında hayata veda eden Şefik Öğretmen, bir Cuma vakti Çivril'de toprağa verilir. O gün cenaze törenine katılanlardan biri, şair Ceyhun Atuf Kansu'ya anlatır yaşananları. Aslında bir doktor  olan ve meslek hayatı boyunca Anadolu'nun en ücra köşelerini dolaşan Ceyhun Atuf Kansu  bu öğretmenin hikayesini karşısında o kadar çok duygulanır ki   bir anda dökülür kaleminden bu eşsiz mısralar...

 

 

Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum
Bütün çiçeklerini getirin buraya,
Öğrencilerimi getirin, getirin buraya,
Kaya diplerinde açmış çiğdemlere benzer
Bütün köy çocuklarını getirin buraya,
Son bir ders vereceğim onlara,
Son şarkımı söyleyeceğim,
Getirin, getirin...ve sonra öleceğim.

Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
Kir ve dağ çiçeklerini istiyorum,
Kaderleri bana benzeyen,
Yalnızlıkta açarlar, kimse bilmez onları
Geniş ovalarda kaybolur kokuları...
Yurdumun sevgili ve adsız çiçekleri
Hepinizi, hepinizi ısıtıyorum, gelin görün beni,
Toprağı nasıl örterseniz öylece örtün beni.

Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
Afyon ovasında açan haşhaş çiçeklerini
Bacımın suladığı fesleğenleri,
Koy çiçeklerinin hepsini, hepsini,
Avluların pembe entarili hatmisini,
Çoban yastığını, peygamber çiçeğini de unutmayın,
Aman Isparta güllerini de unutmayın
Hepsini, hepsini bir anda koklamak istiyorum.
Getirin, dünyanın bütün çiçeklerini istiyorum.

Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
Ben köy öğretmeniyim, bir bahçıvanım,
Ben bir bahçe suluyordum, gönlümden,
Kimse bilmez, kimse anlamaz dilimden,
Ne güller fışkırır çilelerimden,
Kandır, hayattır, emektir benim güllerim,
Korkmadım, korkmuyorum ölümden,
Siz çiçek getirin yalnız, çiçek getirin.

Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
Baharda Polatlı kırlarında açan,
Güz geldi mi Kop dağına göçen,
Yörükler yaylasında Toroslarda eğleşen,
Muş ovasından, Ağrı eteğinden,
Gücenmesin bütün yurt bahçelerinden
Çiçek getirin, çiçek getirin, örtün beni,
Eğin türkülerinin içine gömün beni.

Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
En güzellerini saymadım çiçeklerin,
Çocukları, öğrencileri istiyorum.
Yalnız ve çileli hayatimin çiçeklerini,
Köy okullarında açan, gizli ve sessiz,
O bakımsız, ama kokusu essiz çiçek.
Kimse bilmeyecek, seni beni kimse bilmeyecek,
Seni beni yalnızlık örtecek, yalnızlık örtecek.

Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
Ben mezarsız yaşamayı diliyorum,
Ölmemek istiyorum, yasamak istiyorum,
Yetiştirdiğim bahçe yarıda kalmasın,
Tarumar olmasın istiyorum, perişan olmasın,
Beni bilse bilse çiçekler bilir, dostlarım,
Niçin yaşadığımı ben onlara söyledim,
Çiçeklerde açar benim gizli arzularım.

Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
Okulun duvarı çöktü altında kaldım,
Ama ben dünya üstündeyim, toprakta,
Yaz kış bir şey söyleyen toprakta,
Çile çektim, yalnız kaldım, ama yasadım,
Yurdumun çiçeklenmesi için daima yaşadım,
Bilir bunu bahçeler, kayalar, köyler bilir.
Simdi sustum, örtün beni, yatırın buraya,

Dünyanın bütün çiçeklerini getirin buraya.

Ceyhun Atuf Kansu

Tatlı Dil, İyilik Yapmak, Nazik Olmak Konulu Özlü Sözleri Araştırınız.

 

Tatlı Dil, İyilik Yapmak, Nazik Olmak Konulu Özlü Sözleri Araştırınız.


Samimi olarak tatlı bir dile sahipseniz, insanlara karşı içten tebessüm ediyorsanız hem kendinizi seversiniz, hem de başka insanlar tarafından sevilirsiniz. Tatlı dilli olmak kişiyi asil gösterir ve ona daha farklı bir değer katar. Tatlı dilli insanlar dili sayesinde en başta kendilerine iyi gelirler ve kendileri için mutlu olmaya, başkalarını da mutlu etmeye devam ederler.

İyilik yapmak, iyi insan olmak en önemli erdemlerden biridir. İnsan iyiliği karşılık beklemeden yapmalıdır ve kendisine yakışan hareket bu olduğu için yapmalıdır. İyilik yapıp yüze vurulursa bu iyilik olmuyor ne yazık ki.

Nazik olmak kişinin asil bir duruşa sahip olduğunu gösterir. Nazik insanlar aynı zamanda tatlı dilli olan, iletişime açık olan kibar kimselerdir ve toplum tarafından her zaman saygı ile anılırlar ve çok sevililer.

 

Tatlı dil ile ilgili özlü sözler şunlardır:

“Binlerce kilit olsa, her kilit gök genişliğinde olsa, anahtar dişi gibi olan, iki üç tatlı söz, onların hepsini açar.”  Mevlâna.

“Tatlı dil söyleyen, kötü söz işitmez.” Firdevsi

“Söz ola kestire başı, Söz ola kestire savaşı, Söz ola ağulu aşı, Bal ile yağ eder bir söz.” Yunus Emre.

“Bir güzel söz söyleme sanatı varsa, bir de güzel anlama ve dinleme sanatı vardır.” Epiktetos.

“Ağızdan çıkan söz bil ki, yaydan fırlayan ok gibidir. Ok gittiği yerden geri dönmez, seli baştan bağlamak gerek.”  Mevlâna

“Tatlı sözler, şiddetli bir öfkeye karşı en tesirli ilaçtır. “ Aiskhylos.

“İnsanda güzel olan yüzdür, Yüzde güzel olan gözdür, Ama insanı insan yapan ağzından çıkan sözdür. ”Mevlana.

“Tatlı dili olan insanların dostları her gün biraz daha artar.” Hz. Ali

“Bir insan ne kadar çok gürültü yaparsa, sözleri de o kadar sessizdir. “ E.Benyoetz.

“Akıl süsü dil, dil süsü sözdür. İnsanın süsü yüz, yüzün süsü gözdür. İnsanın sözünü dil, dili ile söyler; sözü iyi olursa, yüzü parlar. “ Yusuf Has Hacib.

“Dil, hayatın anahtarıdır, iyi kullanılırsan, kapılar açar, kötü kullanırsan açık kapıları bile  yüzüne kapatır.” Bilal Civelek.

“Sıkışmış birini görür de, onun sıkıntısını giderecek kudret de sende varsa, bil ki senin malında, onun hakkı vardır. Onun haline muttali oluşun, hakkını vermek içindir... Vermezsen mesulsün. Eğer mali kudretin yoksa, tatlı dil ile ona yardım vazifendir. Senin için, ona maddeten yardıma hiç imkân yoksa, o zaman ona dua edersin. Bunları ihmâl eder yapmazsan zalimsin. “Muhyiddin İbni Arabi


“Kuvvetle yapılamayan birçok şeyleri söz ile yapmak mümkündür.” Yavuz Bahadıroğlı

“Tatlı bir dil her yerde geçerlidir.”  Yavuz Bahadıroğlu.

"Tatlı dil, taş kalplere bile tesir eder" Necdet Bayraktaroğlu


 

İyilik Yapmak İle İlgili Özlü Sözler

"İnsan, Allah'a ancak öteki insanlara iyilik yapmakla yaklaşabilir." Cicero

"İyilik karakterle ilgilidir. Bütünlük, dürüstlük, nezaket, cömertlik, ahlaki cesaret vb. Her şeyden çok, diğer insanlara nasıl davrandığımızla ilgili." Dennis Prager.

"Her türlü kötülüğü yapmaya muktedir iken kötü bir şey yapmamak, işte budur iyilik." Andre Gide.

"İyiliğin ilmine sahip olmayana, bütün diğer ilimler zarar verir." Montaigne

"Acıları kısa sürüp daha az duyulması için kötülükler toptan bir defada yapılmalı, iyilikler ise aksine daha uzun süre tadılabilmeleri için birbirini ağır ağır izlemelidir." Nicola Machiavelli

"Küçük bir düşünce ve biraz iyilik, çoğu zaman çok fazla paradan daha değerlidir." John Ruskin

"İyiliği gizli yapanlar, Tanrı'ya inananlardır." Honore de Balzac


"İyilik, hiçbir zaman boşa gitmeyen bir yatırımdır." Henry David Thoreau.

"İyiliği ve ihsanı tamamlamak, başlamaktan daha hayırlıdır." Mevlana.

"Çok para kazanmış olsanız bile, birine size geri ödemeyeceği bir şey yapmadıkça, iyi bir gün geçirmiş sayılmazsınız." Ruth Smeltzer.

“"Yanlış yapma fırsatı günde bin kez bulunur, iyilik yapma fırsatı yılda bir kez gelir, onun için bu fırsat kaçırılmamalıdır." Voltaire

"İyilik, insanlık sanatıdır." Genceli Nizami

"İyiliği gizlemek, kötülüğü gizlemekten daha üstündür." Ebubekir Ferra


"Bize iyilik edenlerdense, kendilerine iyiliğimiz dokunan kimseleri görmek daha çok hoşumuza gider." François de La Rochefaucauld.

"Güneş, ışık ve sıcağından yarar sağlamak için kendisine yalvarılmasını beklemez. Sen de güneş gibi ol, beklenilen iyiliği senden istenilmeden yap." Epictetos.

"Bir insana yapılan iyiliğin hatırlatılması, onu suçlamakla aynı şeydir." Demosthenes.

 

Nazik Olmak İle İlgili Özlü Sözler

“Nezaket, insanın gerçek düşünceleri arasında seçim yapabilme sanatıdır.” Madame de Stael

“Büyük ve üstün insan naziktir; fakat yaltaklanmaz, küçük insan yaltaklanır; fakat nazik değildir.” Confucius.

“Kaba bir kimsenin elinden hayat suyuı bile olsa içme.”  Hz Ali

“Kibarlık, düşüncelerin kıyafetidir.” Lord Chesterfield


“Kibarlık hiçbir şeye mal olmadığı halde, insana çok şey kazandırır.” Lady Mary Montagu.

“Uğraşacak gücü ve silahı olmayanlar, hiç olmazsa nazik olmalıdırlar.” Oliver Goldsmith.

“Sıcaklık, balmumu için ne ise nezaket de insan için odur.” Arthur Schopenhauer.

“Nezaket, ister iskarpin giysin ister çarık, bastığı yeri çamurlamaz.” Cenap Şehabeddin.

“Dinlemek, gösterilebilecek en yüksek nezakettir.” Dale Carnegie

“Herkese karşı kibar davran, pek az kişiyle samimi ol, onlara da güvenmeden önce düşün.” George Washington.


İyi ahlak insanlar arasında bir nezaket alışverişidir, bu alışverişye yer almayan değersizdir.” Voltaire.

 Nezaket, fikir ve ahlak kültürünün bir simgesidir.” Voltaire

 Asaletli kişi, verilenin değerine değil;  veriliş şekline önem verir.” Plutark.

Nezaketin iki büyük düşmanı; çok incelik ve çok kabalıktır. Cenap Şehabeddin.

Nazik bir adam, anlatılan hikayeyi her zaman ilk defa duyan bir kimsedir.” Mark Twain.


“Bir insan ne kadar büyükse, o kadar da naziktir.” Alfred Tennyso.

“Aşırı hiddet korku yaratır, aşırı nezaket saygıyı ortadan kaldırır.”  Euripides

“Nazik bir sözcük, sevecen bir bakış, iyi yürekli bir gülümseme fevkalede yararlıdır ve harikalar yaratır.”  William Hazlitt.

“Kaba insanlara nazik davranın, buna en çok onların ihtiyacı vardır.” Ashleigh Brilliant.

İşbirliği İle İlgili Konuşma

  

İşbirliği İle İlgili Konuşma

 

İnsanlar tek başına yapamadıkları, zorlandıkları işleri birlik, beraberlik ve dayanışma içinde yaptıkları zaman daha verimli sonuçlara ulaşırlar. İnsanın kendi başına yapamayacağı işler vardır ve bunun için de mutlaka diğer insanlara gereksinim duyar.  Diğer insanların da bilgisi, görgüsü, kültürü işin içine girdiği zaman daha güzel ve daha  verimli sonuç alınır. Her iki tarafında isteklerinin ve ihtiyaçlarının karşılanması insanlar arasındaki işbirliği ve dayanışmayı güçlendirir. İşbirliği ve dayanışma olmazsa yapılan işten verim alınamaz. Onun için işbirliğine her zaman önem vermeliyiz.

 

Sevgili Öğretmenim,

 Bizlerin de üzerine düşen sorumluluklar vardır. Mesela eve gittiğimiz zaman misafir geleceği zaman annemiz ev işi yapıyorsa onunla işbirliği yapıp en kısa zamanda evi temizlemeli ve ev misafire hazır hale getirilmelidir.  Annemiz yemekleri yapıyorsa bizler de odayı düzenlemeliyiz, odalara çekidüzen vermeliyiz. Böyle olduğu zaman hem annemizi mutlu etmiş oluruz hem de annemizle işbirliği yaptığımız için ev işleri daha kolay ve kısa bir şekilde bitmiş olur. İşbirliği hayatın her alanında geçerlidir. Graham Bell'in işbirliği ile ilgili şu sözü çok anlamlıdır: "Büyük keşifler ve gelişmeler, her zaman birçok zekanın işbirliğini gerektirir."

 

Mesela iş yerindeki arkadaşlar arasında da işbirliği vardır. Birlikte çalışmak, birlikte bir amaca odaklanmak ve ve amacı gerçekleştirmek her türlü fedakarlığı yapmak, farklı görüşlere açık olmak ve farklı görüş açılarını bir araya getirmek çok daha güzel sonuçlara gitmemizi sağlayacaktır. İşbirliği ve dayanışmanın olduğu yerde güç vardır, başarı vardır, kararlılık ve sabır vardır. İşbirliğinin olmadığı yerde başarı olmaz, güç olmaz ve işler yolunda gitmeyebilir. İnsanlar arasında güven ve dayanışmayı sağlayan işbirliğine hepimizin ihtiyacı vardır. Anlatacaklarım ve söyleyebileceklerim bunlardı. Dinlediğiniz için teşekkür ederim öğretmenim.