“Kompozisyon Örnekleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
“Kompozisyon Örnekleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Bayram İle İlgili Uzun Bir Günlük Yazınız.

 

Bayram İle İlgili Uzun Bir Günlük Yazınız.


Bugün orucun son günü olmuştu ve elveda Ya Şehri Ramazan demiştik ve çok üzülmüştük. Çünkü bu yıl oruçların hepsini tutmuştum. Allah’a olan sevgimden ve inancımdan dolayı sabırlı olmuştum. Oruç tutmak biraz halsiz düşürmüştü beni ama irademe hakim olmak, sabırlı olmak da beni mutlu etmişti. Akşam erkenden kalktım. Sabah erken saatlerinde annemin uyandırması ile kalktım. Annem hadi Mehmet oğlum baban seni bekliyor abdestini al da bayram namazı yaklaşıyor dedi. Hemen abdestimizi aldık ve camiye doğru gittik.


 Camiler hınca hınç doluydu. Müslümanlar camiye Allah için gelmiş olan, ona olan sevgisini namaz kılarak belli etmişti. Namazlarımızı kıldıktan sonra bayramlaştık. Dışarıda uzun kuyruklar oluştu. Ne güzel bir dinimiz vardır, ne güzel bir geleneğimiz vardı. Duygu dolu, sevgi dolu günlerdi bu günlerde. Bugün yeme içme, Muhabbet ve dayanışma günüydü. Duygulandım ve gözümden bir iki damla yaş geldi. Allah devletimiz eve ülkemize zeval vermesin, dinimize hep sahip çıkalım dedim. Daha sonra babamla eve geldik. Annem kahvaltıyı hazır etmişti. Hemen yaptık  ve daha sonra yakınlarımıza bayramlaşmaya gittik. Akşama kadar gezdik ve sevdiklerimizle bayramlaştık. 


Daha sonra eve geldik ve bize de gelenler oldu. Annem onlara yaptığı sarmalardan, dolmalardan, tatlılardan ikram etti. Onlar da bir güzel yedi biz de bir güzel yedik. Konuştuk, gülüştük, hal hatır sorduk. Bayram harçlıklarımızı bir güzel cebimize indirdik. Şeker yemelere doyduk. Bayramlık kıyafetlerimizle güzel bir gün geçirdik. En sonunda da yorulup odalarımız gidip uyuduk. Herkese iyi bayramlar olsun güzel ülkemizin güzel insanları.

İyilik ve Adalet İle İlgili Kompozisyon

 

İyilik ve Adalet İle İlgili Kompozisyon


Adaletin olmadığı yerde ahlak olmaz. Adaletin olmadığı yerde iyilik de olmaz. Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır diyen Sevgili Peygamber efendimiz Hz Muhammed Mustafa adaletin her daim önemli olduğunu söylemiştir. Hz Ömer de adalet mülkün temelidir demiştir. İyilik sadece insanlara tebessüm etmek, merhametli davranmak demek değildir. 


Bir yerde haksızlık varsa orada susmamak, haklı olanın yanında olmak ve haksız olana karşı durabilmektir. İnsan ancak adaletli olursa iyilik yapmış olur, iyi bir insan olmuş olur. İyilik ve adaletin olduğu bir dünyada kötülüklere yer kalmaz. İnsanlar birbirine karşı hoşgörülü ve sevgi  dolu olur. Adalet başta olduğu zaman her türlü güzellikler de kendiliğinden gelmeye başlar. Güçlü ve zalim olan güçsüz ve mazlum olanın hakkını yiyemez. Adalet herke için geçerli olduğunda toplumların gelişmesi ve ilerlemesi de daha kolay olur. İyilik adaletli olmaktır. 


Adaletli olmak da iyiliği kendiliğinden getirecektir. Bunun için her zaman haktan ve hukuktan yana olmalıyız. Doğrunun , dürüstün yanında olmalıyız. Çıkarlarımız uğruna değil hak uğruna mücadele etmesini bilmeliyiz. Ancak bu şekilde iyi ve adil bir insan olmuş oluruz.

Dostlarınızın Hangi Özelliklere Sahip Olmasını İsterdiniz?

 

Dostlarınızın Hangi Özelliklere Sahip Olmasını İsterdiniz?


İyi bir dost iyi gün sadece  iyi bir gün dostu olmayıp önce kötü gün dostu olmasını bilmelidir. Benim en zor anlarımda yanımda olmalı ve bana destek olmalıdır. Ona olan güvenimi boşa çıkarmamalıdır. Yüzüme ayır arkamdan ayrı konuşmamalıdır. Ben olmadığım zamanlarda arkamdan kötü konuşan insanlara gereken derdi vermeli ve beni savunmalıdır. Benim hatalarımız başkalarının yanında değil baş başa kaldığımız zaman bana söylemelidir. 


Benim başarılarıma da kendi başarısı gibi sevinebilmelidir ve bunu gerçekten yapmalı, yalandan seviniyormuş gibi yapmamalıdır. İyi bir dost doğru, dürüst ve güvenilir olmalıdır. Verilen emanete hıyanet etmemelidir. İyi bir dost samimi olmalıdır. Birlik ve beraberliğin, dayanışmanın ve yardımlaşmanın örneği olmalıdır. Empati kurma becerisine sahip olmalıdır. Bencillikten uzak olmalıdır. 


İyi bir dost yeri geldiği zaman yanında saçmalayabildiğimiz ve bizi hoş gören kişi olmalıdır. Şakalarıma alınmamalı, birlikte gülmeyi bilen biri olmalıdır. Hiç beklemediğimiz ve en gereksinim duyduğumuz anda yanımızda olmalıdır. Bize yanlışlarımız  tatlı bir dille anlatan ve kusurlarımızı hoş gören kimse olmalıdır. Küçük hesaplar yapmayan, maddi ve manevi yardımcımız olan kişi olmalıdır. İşte ben dostta bu özellikleri ararım ve ona göre dostluklar kurarım.

 

El İle Gelen Düğün Bayram Atasözü İle İlgili Kompozisyon

 

El İle Gelen Düğün Bayram Atasözü İle İlgili Kompozisyon


Herkese birden gelen felaket ve sıkıntıya katlanmak, yalnızca bir kişiye gelene katlanmaktan daha kolaydır. Çünkü herkesin başında aynı dertler vardır. Bunun için d ekişi şöyle düşünür ve kendi kendini şu şekilde teselli eder: Sadece benim başımda değil, herkes aynı sıkıntı içinde” diyerek kendini teselli etmeye çalışır. Bunun için de atalarımız El ile gelen düğün bayram sözünü söylemiştir. 


Bu atasözüne örnek vermek gerekirse şunları örnek verebiliriz: Mesela son zamanlarda ülkemiz ekonomik olarak zor günler yaşamaktadır. Bundan da halkın geneli olumsuz etkilenmektedir. Sadece bir kişi ekonomik bakımdan güçsüz durumda değildir, halkın çoğu bu şekilde olduğu için insanlar ülkenin genelinde böyle bir sıkıntı var, sadece ben ekonomik açıdan yetersiz değilim diyerek kendine moral verir.


 Başka bir örnek verecek olursak şunu söyleyebiliriz. Yakın zamanda dünyada yaşanan korona virüs dünyayı etkisi altına almıştır ve acı kayıplar olmuştur. Bu olay sadece bir insanın başına gelmemiştir. Herkesin başına gelmiştir. Bunun için  el ile gelen düğün bayram atasözünü kullanabiliriz. Küresel sınmanın etkileri tüm dünyada etkili olmaya başlamıştır ve bu da hepimize sıkıntılar doğuracaktır. Bu da ayrı bir örnek olarak verilebilir.

Cömertle Nekesin (Cimrinin) Harcı Birdir Atasözü İle İlgili Kompozisyon Yazınız

 

Cömertle Nekesin (Cimrinin) Harcı Birdir Atasözü İle İlgili Kompozisyon Yazınız


Bu atasözümüz iki farklı anlamda da kullanılabilir. Birinci anlamı şu şekildedir:  Cömert olan kişi için de cimri  olan kişi için de ölüm kaçınılmazdır. Yani ölümden kimse kaçamaz ve ölüm herkes için eşittir. Herkes fani olduğu için bu dünyada iyilikten başka bir şey kalmaz. Onun için cimri olacağımıza cömert olup bu dünyadan ayrılmak en güzel olanıdır. Cimri davranıp olumsuz anılmaktansa cömert olup iyi anılmak insanı daha değerli kılar.


Atasözünün ikinci anlamı ise şı şekildedir:

 Ucuz olsun diye her şeyin en kötüsünü alan cimri kişi, çabucak bozulan ve işe yaramayan malın yenisini almak zorunda kaldığından birkaç kez para harcamak zorunda kalır. Aslında daha çok parası gider. Eli açık kimse ise çok para verip bir kez aldığı malı daha uzun süre kullanır. Sonuç ta cimri olan kimse de eli açık olan kimse de aynı parayı harcamış olur. Bunun için de cömertle cimrinin harcı birdir denilmiştir.


Kısacası cömert olmalıyız, cimri olmamalıyız. Bir malın kalitelisini alıp onu daha uzun süreli kullanmalıyız. En kötüsünü alıp kendimizi boş yere rezil etmemeliyiz.

Hayatta Kesinlikle Kaybetmememiz Gereken Duygu Nedir?

 

Hayatta Kesinlikle Kaybetmememiz Gereken Duygu Nedir?


Hayatta kesinlikle kaybetmememiz gereken duygu merhamet duygusudur.  İnsanı var eden, insan olduğunu, başkalarının acılarını duyarlı olduğunu gösteren şey onun merhametli olup olmaması ile alakalıdır. Merhamet duygusunu kaybeden insandan her şey beklenebilir. Yani acıma duygusu, Allah korkusu olmayan kişi her türlü hilelere başvurabilir, her türlü yalanı söyler, dürüst ve güvenilir olmaz.


Merhamet duygusu olmayan insanların kötü duygusu vardır. İnsanların arasını bozmak, kışkırtıcılık yapmak, yardımseverlikten uzak durmak, bencil olmak gibi. Böyle insanlar başkalarını asla düşünmezler. Biri yakınını kaybetse böyle kişilerin umurunda bile olmaz. Ya da bir çocuk yolda düşse onu yoldan kaldırıp başını okşamak aklına bile gelmez böyle kimselerin. Çünkü o duyguyu belki de hak etmediği için merhamet duygusu ona verilmemiş olabilir. Oysa insanı güzelleştiren, ona hayranlık uyandıracak özelliği merhametli olmasıdır. 


Yüz güzelliği geçer ama huy güzelliği geçmez denilir işte oradaki huy iyi ahlaka sahip olmak, merhametli insan olmak, duyarlı insan olmaktır. Bu duyguyu kesinlikle kaybetmemeliyiz. Bu duyguyu kaybettiğimiz zaman her şeyimizi kaybederiz aslında. İnsanlığımızı, sevgimizi, saygımızı, acımamızı, üzülmemizi vb.

“Âlim Olmak Kolay, Adam Olmak Zordur.” Atasözü İle İlgili Kompozisyon Yazınız.

 “Âlim Olmak Kolay, Adam Olmak Zordur.” Atasözü İle İlgili Kompozisyon Yazınız.

 

Okumak, öğrenmek, ilim yolunda, bilim yolunda hayata yön vermek  ve hayatını dolu dolu  amaçlar uğrunda geliştirmek kişiye büyük faydalar sağlar.  Kişi öğrenerek, okuyarak çok iyi makamlara gelebilir. Sahip olduğu mesleğin gelirleri de hayli fazla olabilir. Bunlar gayet güzel ve olumlu şeylerdir. Tüm bunların yanında insanda olması gereken en temel özellik ise güzel ahlakın olmasıdır. İnsan hangi makama gelirse gelsin, aylık geliri ne kadar fazla olursa olsun o kişinin içinde insanlık yoksa, adamlık yoksa yaptığı işin aldığı paranın da hiçbir değeri olmaz. Önce adam gibi adam olmak gerekir. İnsan gibi gibi insan olmak gerekir.

 

Alim olmak kolaydır biraz zekan varsa biraz da çalışmaya isteğin varsa kişi okuyarak gayet güzel bilgili bir ilim insanı, alim olabilir. Bunlar çalışarak ulaşılan amaçlardır ama insan olmak, insanca yaşamak,  merhametli olmak, yardımsever olmak gibi güzel değerler olursa işte o zaman hem alim olunur hem de insan olur ve kişi daha kendini yetiştirmiş, kendine ve başkalarına değer veren bir kimse olur. Atasözümüzde anlatılmak istenen ise şudur: İnsan okuyarak iyi yerlere gelip bilim adamı olabilir ama mayası bozuksa  öğrendiği bilgileri insanlığın faydasına değil zararına kullanır ve kötü sonuçlara neden olur.

İnsan kendisini sadece bilimsel yönden geliştirmemeli kişilik yönünden de geliştirmeli ve ilerletmelidir. Böylece hem kendimize fayda sağlarız hem de başka insanların yaşamlarına dokunuruz ve onlara iyilik etmiş oluruz. Önemli olan adam olmaktır, önemli olan bilgileri insanlığın faydasına sunabilmek ve  ardında güzel işler bırakabilmektir.