İnsanları Nasıl Mutlu Edebiliriz?

 

İnsanları Nasıl Mutlu Edebiliriz?


İnsanları mutlu etmek için  önce onlara elinle ve dilinle zarar vermemen gerekiyor. Yani dedikoducu biri olmamak  gerekir. İnsanların arasını bozmama, insanlara yapmadığı bir şeyi yaptı gibi iftira atmamak gerekir. Tebessüm etmek, yolda gördüğünüz bir komşunuza selam vermek, yaşlı bir teyzenin elindeki ağır çantasını taşımasına yardım etmek, sosyal yardım kuruluşlarına destek olmak insanları mutlu eder. Kimsenin özel yaşamına müdahale etmemek, kimsenin bir eşyasını izinsiz almamak, kibar olmak ve toplum içinde davranışlarına çekidüzen vermek insanları mutlu eden davranışlardır. 


Vatansever olmak, öğrenci olarak derslerine iyi çalışmak, güzel ahlaklı olmak, güvenilir olmak da önemli bir meziyettir. İşte bunları yaptığımız zaman, kimseye kötülük etmediğimiz zaman, kimsenin hakkında ileri geri konuşmadığımız zaman insanlar da bizi sever ve toplum içinde de bize daha iyi davranılır.  Maddi durumu olmayanlara yardım etmek, ben değil biz düşüncesi ile hareket ederek paylaşmayı bilmek, merhametli olmak, geçimli olmak, çok fazla konuşmamak, iyi bir dinleyici olmak, çalışkan olmak, bir yeteneğinle ( bağlama çalmak, keman çalmak vb. gibi) insanları büyülemek, hayvanlara yardım etmek de insanları mutlu eden örnek davranışlardır. Her zaman iyi bir insan olmalıyız.


 Örnek davranışlar sergilemeliyiz ve kimseye hiçbir şekilde kötülük etmemeliyiz. İşte öyle olduğumuz zaman hem Allah bizi çok sever, hem de içinde yaşadığımız çevrenin insanları tarafından seviliriz. Tüm bunları toplumu mutlu eder ve kimse de biz ekarşı kötülük etmez ve düşman da kazanmamış oluruz.

Günümüzde Komşuluk Nasıldır? Nasıl Olmalıdır? Konulu Konuşma

 

Günümüzde Komşuluk Nasıldır? Nasıl Olmalıdır? Konulu Konuşma


Günümüzde komşuluk ilişkileri eskiye nazaran daha mesafelidir ve daha soğuktur. Geleneksel komşuluk yaşamında mahallede komşular birbirlerini tanıyor, yardımlaşıyor, çocuklar sokak veya boş arazilerde birlikte oynuyor ve insanlar birbirlerine güveniyordu. Bu komşuluklarda sevgi, saygı ve hoşgörü kültürü hakimdi. Özellikle dini bayramlar hep bir arada coşku içerisinde kutlanırdı.

Sevgili öğretmenim ve değerli arkadaşlar!

Kaybolan mahalle kültürü  komşuluk ilişkilerini de değiştirdi. Komşu komşunun külüne muhtaçtır, Ev alma komşu al gibi atasözleri eski önemini de kaybetmeye başladı. Çünkü komşular arasında eski samimiyet, güven ve dostluk kalmadı. Kimse kimseye güvenemez hale geldi. Bunun için de günümüzdeki komşuluk ilişkileri daha soğuk ve daha seçici hale gelmiştir.  Herkes kendi geçim derdine düştü ve ben anlayışı ile hareket etmeye başladı. İlişkiler daha çok çıkara dayalı olmaya başladı. Dili ile kalbi bir olmayan insanların oluşturduğu sahte komşuluklar var olmaya başladı. Az da olsa samimi komşuluklar vardır ama bunun sayısı da çok azdır. O da yıllardır birbiri ile komşu olan, aralarında güven, saygı ve menfaat olmayan insanlardır.


 Kasabalarda, köylerde yine komşuluk ilişkileri az da ols avardır ama büyük şehirlerde bu durum tam tersidir. Çünkü büyük şehirlerde kimse kimseyi tanımadığı için güven de olmuyor. Örneğin; Bir cinayet işkendiği zaman en yakın komşuların bile katil olduğunu haberlerde izledik. Bu örnekleri gören insanlar da komşuluk kurmaya çalışıyorlar ve herkes kendi yaşamına devam ediyor.

Sevgili öğretmenim,


Geçmişte komşular arasında yaşanan dayanışma ruhu, sevgi, saygı ve hoşgörü gibi değerler yerini tanık olmadığımız topluma yabancı değerlere bıraktı. Her şeye rağmen komşuluk ilişkileri de devam etmelidir ve insanların birbirine güven duyması sağlanmalıdır. Bir anda samimi olunamaz ama bazı şeyleri zamana bırakmalıdır insan. İyice tanıdıktan sonra, emin olduktan sonra insanlar birbiri ile yakın komşu olmalı ve komşuluk kültürü yok edilmemelidir. Beni dinlediğiniz için teşekkür ederim.

Başınızdan Geçen Bir Anınızı Anlatınız.

 

Başınızdan Geçen Bir Anınızı Anlatınız.


Bir öğle vaktiydi. Annem kardeşime kirazları yedirmem için bana küçük bir görev vermişti. Ben de o yıllarda altı yaşındaydım. Kirazları çekirdeğinden çıkar ve onları küçük küçük elinle bölerek kardeşine yedir demişti. Annem de o arada çamaşır sermeye gitmişti. Ben de tamam anneciğim deyip kardeşim Nazlı yemek sandalyesine oturup kirazlarına yedirtmeye çalışıyordum. O sırada dışardan gelen Ali’nin sesi ile pencereye koştum. Ali hadi artık Ahmet gelmiyor musun? 


Maç başlıyor dedi. Ben de şu anda kardeşim Nazlı ile ilgilenmem gerekiyor beş dakikaya gelirim dedim ve sonra Nazlı'nın yanından gittim. Gittim ama gittiğimde gördüklerim dehşet vericiydi. Nazlı kirazların eline alarak burnunun deliklerine sokmuş ve nefes almakta güçlük çekiyordu. Hemen ağlayarak ve bağırarak anneme seslendim. Nazlı zor soluk ağlıyor ve o küçücük ve acınası hali ile çok masum duruyordu ve canım yanıyordu. Keşke yerimden kalmasam demiştim ama iş işten geçmişti. Hemen annem geldi ve Nazlı'yı kaptığı gibi en yakın sağlık ocağına götürdük. Orada hemşire ablalarım kardeşimin burnunun deliğindeki kirazları kendi yöntemleri ile çıkardılar. Geç kalmamışsınız beş dakika kadar geç kalsaydınız kiraz daha ileri gidebilir ve daha kötü şeyler olabilirdi dediler. Verilmiş sadakanız varmış dediler. Annem, ben ve kardeşim rahat bir nefes almıştık.


 Annem rahatlamıştı ama Nazlı’ya sarılıp bir anda ağlamaya başladı. Evladını kaybedecek diye çok korkmuştu galiba. Ben de anneme özü dilerim annem benim yüzümden dedi. Olacağı varmış oğlum üzme kendini bir daha daha dikkatli ol dedi. Nazlı uyumuştu çoktan. Ne de olsa yaşadıkları kolay şeyler değildi benim minik prensesimin. Ben de anneme sarılıp onun dizinde uyuyakaldım.

Mezun Olunca Nasıl Bir İşte Çalışmak İsterdiniz, Gerekçeleriyle Anlatınız.

 

Mezun Olunca Nasıl Bir İşte Çalışmak İsterdiniz, Gerekçeleriyle Anlatınız.

 

Okulumu bitirip mezun olduktan sonra beni mutlu eden, bana kendimi iyi hissettirecek bir işte çalışmak isterdim. Meslek olarak da beslenme uzmanı olmak isterdim. Beslenme uzmanı olabilmek için üniversitelerin Beslenme ve Diyetetik bölümünün tercih edilmesi gerekir. Üniversite eğitimi 4 yıldır. Fakat bazı üniversitelerde İngilizce hazırlık programı uygulandığı için bu süre 5 yıla uzayabilir. Yüksek lisans ve doktora ile akademik kariyer yapılabilir.


 Günümüzde sağlıklı beslenmeye fazla dikkat edilmemektedir. İnsanlar kilo almaya devam etmektedir. Çünkü sağlıklı besinler tüketmemektedirler. Ben de onların sağlığını daha iyi hale getirmek için, hayatı boyunca bir beslenme düzeninin olması için onlara uzman olarak elimden geldiği kadar destek olmaya çalışırdım ve insanların yemek alışkanlıklarını düzene sokup, sağlıklı beslenmeyi yaşamlarına dahil etmek için bir takım tıbbi testler yapardım ve onların daha sağlıklı ve daha mutlu olmasını sağlardım. Ne yersen osun diye bir söz vardır ya. 


Gerçekten de yediğimiz sağlıklı ve sağlıksız gıdalar günlük yaşantımıza, stres düzeyimize etki etmektedir. Mesela unlu gıdaları çok fazla tüketen, şekerli gıdaları çok fazla tüketen insanlar kimi hastalıklara daha kolay yakalanabilmektedir. Şunu unutmamak gerekir ki her şeyin fazlası zarardır. Bunun için bende insanlara sağlıklı bir beslenme alışkanlığı oluşturur ve onların bir hayat boyu devam etmesini sağlamak için onlara destek olurdum.

Görünmez Olsaydınız Neler Yapmak İsterdiniz? Anlatınız.

 

Görünmez Olsaydınız Neler Yapmak İsterdiniz? Anlatınız.


Görünmez olunca benden daha güçlü olan ama insanlara kötülükler yapan, insanların hakkını yiyen büyük adamların gücünü alır, parasını alır ve yoksul olanlara dağıtırdım. Savaşlarda kullanılan tank, tüfek ve bombaları işlevsiz hale getirirdim ve savaşlar böylece son bulurdu. Acı içinde kıvranan, ölümcül bir hastalığı olan bir yaşlı teyzenin hastalığının acılarını dindirmek için ona mucize bir ilaç verirdim ve böylece o teyze acısız bir gün geçirmiş olurdu. 


Görünmez olsaydım şımarık insanları adam ederdim ve onları bir güzel kendilerine getirirdim. Daha mütevazi ve daha iyi insan olmalarını sağlardım.  Hırsızlar kafalarına göre kimsenin bir şeyini çalamazlar onlara hemen engel olurdum ve onlara da bir güzel derslerini verirdim ve bir daha hırsızlık yapmaya kalkışmazlardı. Çevremde bana iyi gibi görünen ama beni sevdiklerinden emin olmadığım kişilerin benim hakkımda ne düşündüklerini öğrenmek isterdim. Param yok yoksulum diyen kurnaz kimselerin ne kadar parası olduğunu öğrenir ve onlara da bir güzel ders verirdim. Çok havalı görünen, kendini güçlü gibi gösteren insanların gerçek hayatında da aynı şekilde olup olmadığını gözlemlerdim. Cumhurbaşkanı ne yiyor, bakanlar ne yiyor, tatilleri nasıl oluyor diye her birinin bulunduğu ortama girerdim. Devletin gizli bilgilerini öğrenmek isterdim. 


Yalancı insanların kimseler olduğunu, dürüst insanların kimler olduğunu öğrenirdim. Dili ile kalbi bir olmayanların kim olduğunu öğrenirdim. Çıkarcı insanlar kim, beni gerçekten sevenler kim onu öğrenirdim. Adaletsizlik yapanların kim olduğunu, kimselerin helal para kazandığını, kimlerin haram paraya göz koyduklarını ve daha bir sürü şeyi öğrenmeye çalışırdım.

Haberleşme Araçlarının Önemi Hakkındaki Düşüncelerinizi Anlatınız.

 

Haberleşme Araçlarının Önemi Hakkındaki Düşüncelerinizi Anlatınız.

Haberleşme araçlarının hayatımıza girmesi ile hayatımızda çok şey değişmiştir. Televizyon, bilgisayar, cep telefonu, tablet, leptop ve daha birçok haberleşme araçları sayesinde gündemde olan ve dünyada olan gelişmelerden kısa sürede haberdar olmaya başladık. Böylece bilgiye ulaşmamız kolay oldu ve istediğimiz bir bilgiyi anında bulur olduk. Bu da bize hem zamandan tasarruf sağladı hem de emekten. 


Toplumsal yaşam bir bakıma televizyon kanalları, radyo, sinema, gazete ve bilgisayarlar tarafından şekillenmektedir. Günümüzde çok sayıda insan ekonomik, sosyal, kültürel ve siyasal gelişmeler hakkında bilgi edinmek amacıyla haberleşme araçlarından faydalanmaya başlanmıştır. Örneğin; Anne ve babam öğretmen olduğu için yoğun bir şekilde çalışmaktadırlar. Bundan dolayı da bazı zamanlar market alışverişini internet aracılığı ile yapıyorlar. Telefondan hesaplarına girip istedikleri şeyi sepete ekleyebiliyorlar. Daha sonra aldığımız şeyler bize kısa zamanda ulaşıyor. İşte bu da haberleşme araçlarının sayesinde olmuştur. Ya da birine para yatırmak istediğimiz aman telefondan hemen kişinin iban numarasına para yatırabiliyoruz. 


Haberleşme araçları sayesinde insanlara yeni iş kapıları açıldığı gibi bazı iş kapıları da kapanmak zorunda kalmıştır. Örneğin; insanlar kendi web sitelerini kurarak kendi kazançlarını sağlamaya başlamışlardır. İşte tüm bunlar haberleşme araçları sayesinde olmuştur. İnsanlar sosyal medyayı etkin kullanmaya başlamışlardır. Sevdiğimiz insanları istediğimiz zaman görüntülü arayabiliriz ve ona olan özlemimizi az da olsa giderebiliriz .Haberleşm araçları daha birçok yenilik ve güzellik getirmiştir hayatımıza.