Güzel Sözler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Güzel Sözler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Atatürk'ün Eğitim Hakkındaki Düşünceleri Nelerdir ?

Atatürk'ün Eğitim Hakkındaki Düşünceleri Nelerdir ?

Mustafa Kemal eğitime ve öğretime  çok önem vermiş bir milletin kalkınmasının en iyi yolu iyi  bir eğitim sayesinde olur demiştir . Eğitimden yoksun kalan milletler geri olur , o milletin fertleri cahil olur ve dünyadaki  gelişmelerden bihaber olur. Bunun için milli  eğitime çok önem vermeli , bilim ve teknolojide ilerleyerek çağdaş uygarlıklar seviyesine ulaşmalıyız . Mustafa Kemal'in eğitim ile ilgili sözleri şunlardır :
*“Benden sonra beni benimsemek isteyenler bu temel mihver üzerinde akıl ve ilmin rehberliğini kabul ederlerse, manevi mirasçılarım olurlar.''
*Eğer Cumhurbaşkanı olmasam, Eğitim Bakanlığı’nı almak isterdim.
* ''Öğretmenler! Yeni nesli, cumhuriyetin fedakâr öğretmen ve eğitimcileri, sizler yetiştireceksiniz. Ve yeni nesil, sizin eseriniz olacaktır. Eserin kıymeti, sizin maharetiniz ve fedakârlığınız derecesiyle orantılı bulunacaktır. Cumhuriyet; fikren, ilmen, fennen, bedenen kuvvetli ve yüksek karakterli koruyucular ister! Yeni nesli, bu özellik ve kabiliyette yetiştirmek sizin elinizdedir… Sizin başarınız, Cumhuriyetin başarısı olacaktır.''


*En önemli ve verimli vazifelerimiz milli eğitim işleridir. Milli eğitim işlerinde kesinlikle zafere ulaşmak lazımdır. Bir milletin gerçek kurtuluşu ancak bu şekilde olur.

*''Milli Eğitim’in gayesi yalnız hükumete memur yetiştirmek değil, daha çok memlekete ahlâklı, karakterli, cumhuriyetçi, inkılâpçı, olumlu, atılgan, başladığı işleri başarabilecek kabiliyette, dürüst, düşünceli, iradeli, hayatta rastlayacağı engelleri aşmaya kudretli, karakter sahibi genç yetiştirmektir. Bunun için de öğretim programları ve sistemleri ona göre düzenlenmelidir.''

*'' Eğitimdir ki bir milleti ya  özgür, ya bağımsız i şanlı yüksek bir topluluk halinde yaşatır, ya da  esaret ve sefalete terk eder.''

Milli eğitim ışığının memleketin en derin köşelerine kadar ulaşmasına, yayılmasına özellikle dikkat ediyoruz.
Yeni nesil, en büyük Cumhuriyetçilik dersini bugünkü öğretmenler topluluğundan ve onların yetiştirecekleri öğretmenlerden alacaktır.
* ''Cahillik yok edilmedikçe, yerimizdeyiz… Yerinde duran bir şey ise geriye gidiyor, demektir. Bir taraftan genel olan cahilliği yok etmeye çalışmakla beraber, diğer taraftan toplumsal yaşamda bizzat faal ve faydalı, verimli elemanlar yetiştirmek lazımdır. Bu da ilk ve orta öğretimin uygulamalı bir şekilde olmasıyla mümkündür. Ancak bu sayede toplumlar iş adamlarına, sanatkarlarına sahip olur. Elbette milli dehamızı geliştirmek, hislerimizi layık olduğu dereceye çıkarmak için yüksek meslek sahiplerini de yetiştireceğiz. Çocuklarımızı da ayni öğretim derecelerinden geçirerek yetiştireceğiz.''

''İlk ve orta öğretim mutlaka insanlığın ve medeniyetin gerektirdiği ilmi ve fenni versin, fakat o kadar pratik bir şekilde versin ki, çocuk okuldan çıktığı zaman aç kalmaya mahkûm olmadığına emin olsun.''
''Öğretmenler her fırsattan yararlanarak halka koşmalı, halk ile beraber olmalı ve halk, öğretmenin çocuğa yalnız alfabe okutan bir varlıktan ibaret olmayacağını anlamalıdır.''
Bir millet irfan ordusuna sahip olmadıkça, muharebe meydanlarında ne kadar parlak zaferler elde ederse etsin, o zaferlerin kalıcı sonuçlar vermesi ancak irfan ordusuna bağlıdır.


Atatürk'ün Sanata Ve Sanatçıya Verdiği Değeri Ve Önemi Anlatan Sözleri Hangileridir ?

Atatürk'ün Sanata Ve Sanatçıya Verdiği Değeri  Ve Önemi Anlatan  Sözleri Hangileridir ?

Mustafa Kemal sanata çok önem vermiş  ve herkesin sanatçı olamayacağını düşünmüştür . Sanat ince bir uğraştır ve kabiliyet gerektiren bir iştir . Bundan dolayı herkes sanatçı olamaz . Duygu ve düşüncelerin resmedilmesi  , dile getirilmesi ,  çeşitli şekillere dökülmesi sanatın en önemli özelliklerindendir . Millet olarak sanata ve sanatçıya çok önem vermeliyiz . Mutlaka herhangi bir sanat dalı ile  ilgilenmeliyiz . Mustafa Kemal'in sanat ve sanatçıya verdiği önem ile ilgili sözleri şunlardır :
*''Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir.''

* ''Sanatkar el öpmez; sanatkarın eli öpülür.''

*''Bir milletin sanat yeteneği güzel sanatlara verdiği değerle ölçülür''.

*Hepiniz milletvekili olabilirsiniz, bakan olabilirsiniz… Hatta cumhurbaşkanı olabilirsiniz. Fakat sanatçı olamazsınız.


* ''Yüksek bir insan topluluğu olan Türk Milleti’nin tarihi bir özelliği de, güzel sanatları sevmek ve onda yükselmektir''.

*Güzel sanatların hepsinde, ulus gençliğinin ne türlü ilerletilmesini istediğinizi bilirim. Bu yapılmaktadır. Ancak bunda en çabuk, en önde götürülmesi gerekli olan Türk Musikisidir. Bir ulusun yeni değişikliğinde ölçü, musikide değişikliği alabilmesi, kavrayabilmesidir.”

*“Milletimizin güzel sanatlar sevgisini, her türlü vasıta ve tedbirlerle besleyerek inkişaf ettirmek milli ülkümüzdür.''

*''Sanatkar, toplumda uzun çaba ve çalışmalardan sonra alnında ışığı ilk duyan insandır.''
*Bir millet ki resim yapmaz, bir millet ki heykel yapmaz, bir millet ki fennin gerektirdiği şeyleri yapmaz; itiraf etmeli ki, o milletin ilerleme yolunda yeri yoktur.”

*“Bir millet sanattan ve sanatkardan mahrumsa, tam bir hayata sahip olamaz.”

*“Güzel sanatlara da alakanızı yeniden canlandırmak isterim. Ankara’da bir konservatuar ve Temsil Akademisi kurulmakta olmasını zikretmek, benim için bir hazdır. Güzel sanatların her şubesi için Kamutay’ın göstereceği alaka ve emek, milletin insani ve medeni hayatı ve çalışkanlık veriminin artması için çok etkilidir.”

*“Sanatçı, esaslı kültür sahibi olmalı ve tarihi iyi bilmelidir.”

*“Güzel sanatlarda muvaffak olmak, bütün inkılaplarda başarıya ulaşmak demektir. Güzel sanatlarda muvaffak olamayan milletler ne yazık ki, medeniyet alanında yüksek insanlık sıfatı ile yer almaktan ilelebet mahrum kalacaktır.”

Atatürk'ün İnsan Sevgisi ve Evrensellik İle İlgili Sözleri

Atatürk'ün İnsan Sevgisi ve Evrensellik İle İlgili Sözleri  

Mustafa Kemal insan sevgisini her şeyin üstünde tutmuş ve  dünyadaki hiçbir insanın canının yanmasını istememiştir . Bunun için Mustafa Kemal her zaman barış yanlısı olmuş , zorunlu olmadıkça savaşa karşı çıkmış bir liderdir .  İnsanlar arasında hiçbir şekilde ve hiçbir yönden ayrım yapılmaması gerektiğini düşünmüş ve evrensel bir dil kullanmıştır . Mustafa Kemal'in insan sevgisi ve evrensellik ile ilgili sözleri şunlardır :
*“İnsanları mutlu edeceğim diye onları birbirine boğazlatmak, insanlıkla ilgisi olmayan son derece üzücü bir sistemdir. İnsanları mesut edecek yegâne vasıta, onları birbirlerine sevdirerek, karşılıklı maddî ve manevî ihtiyaçlarını temine yarayan hareket ve enerjidir. Dünya barışı içinde bütün insanlığın hakikî saadeti, ancak bu yüksek ideali taşıyan yolcularının çoğalması ve başarılı olmasıyla gerçekleşecektir.”demiştir.

*'' Yurtta Barış dünyada barış''
*'' Zorunluluk olmadıkça savaş bir cinayettir''

*“İnsan mensup olduğu milletin varlığını ve mutluluğunu düşündüğü kadar bütün dünya milletlerinin huzur ve refahını düşünmeli ve kendi milletinin mutluluğuna ne kadar kıymet veriyorsa bütün dünya milletlerinin mutluluğuna da hizmet etmeye, elinden geldiği kadar çalışmalıdır. Bütün akıllı adamlar takdir ederler ki bu yolda çalışmakla hiçbir şey kaybedilemez. Çünkü dünya milletlerinin mutluluğuna çalışmak, diğer bir yoldan kendi huzur ve mutluluğunu temin çalışmak demektir. Dünyada ve dünya milletleri arasında sükün, açıklık ve iyi geçim olmazsa bir millet kendi kendisi için ne yaparsa yapsın, huzurdan mahrumdur. Onun için ben sevdiklerime şunu tavsiye ederim:
Milletleri sevk ve idare eden adamlar tabi evvele kendi milletinin varlığının ve mutluluğunun yaratıcısı olmak isterler. Fakat aynı zamanda bütün milletler için aynı şeyi istemek lazımdır. Bütün dünya hadiseleri bunu açıktan açığa ispat eder. En uzakta zannettiğimiz bir hadisenin bize bir gün temas edeceğini bilmeliyiz. Bunun için insanlığın hepsini bir vücut ve bir milleti bunun bir organı saymak gerekir. Bir vücudun parmağının ucundaki acıdan diğer bütün organları etkilenir. ''
*“Bu memlekette kanlarını döken kahramanlar! Burada bir dost vatanın toprağındasınız. Huzur içinde uyuyunuz. Sizler Mehmetçiklerle yan yana, koyun koyunasınız. Uzak diyarlardan evlatlarını harbe gönderen analar, gözyaşlarını dindiriniz. Onlar bu toprakta canlarını verdikten sonra artık bizim evlatlarımız olmuşlardır.”

*''Dünyanın herhangi bir yerinde bir rahatsızlık varsa tıpkı kendi aramızda olmuş gibi onunla alakadar olmalıyız. Hadise ne kadar zor olursa olsun, bu esastan şaşmamak lazımdır. İşte bu düşünüş insanları, milletleri ve hükumetleri bencillikten kurtarır. Bencillik şahsi olsun, milli olsun daima fena sayılmalıdır.''



Çalışmanın Önemi İle İlgili Atasözleri ve Deyimler

 Çalışmanın Önemi İle İlgili Atasözleri ve Deyimler

Çalışmak  , emek etmek insana yakışan bir eylemdir . Çünkü kişi ancak çalışıp alın teri dökerek kazanınca iç huzura erişir . Bunun için hiçbir zaman hazır yiyici olmamalı , her zaman çalışmadan yana olmalıyız .  Çünkü çalışan insan kimseye el , avuç açmak zorunda kalmaz , dilenmez . Hem ailemize faydalı bir birey olmak için , hem insanlığa faydalı bir birey olmak için her zaman alın teri dökerek çalışmalıyız . Dünyadaki en güzel şey çalıştığını yiyip , vicdan rahatlığı ile gece uykuya dalmaktır . Çalışmak ile ilgili atasözleri ve deyimlere örnekler :

* Çalışan kazanır.
* İşleyen demir ışıldar.
* İşleyen demir pas tutmaz.
*Çalışmak insanı tembellikten kurtarır.
* Yazın başı pişenin kışı aşı pişer.
* Fakirlik ayıp değil, tembellik ayıp
* Bugünün işini yarına bırakma
*  Adamın iyisi iş başında belli olur.
* Ek tohumun hasını, çekme yiyecek yasını
* Lafla peynir gemisi yürümez.
* Emek olmadan yemek olmaz.
* Açık ağız aç kalmaz.
* Akan su yosun tutmaz.
* Zahmetsiz rahmet olmaz.
* Er olan ekmeğini taştan çıkarır.
* Yazın çalışan, kışın gülüşür.
* Aşını, eşini ve işini bil.


 Çalışmak ile deyim örnekleri ise şunlardır:
* Ekmeğini taştan çıkarmak
* Ekmeğini kazanmak
* Kafası çalışmak
* Aklını yormak
* Gecesini gündüzüne katmak
* Baş koşmak
* Irgat gibi çalışmak
* Arı kovanı gibi işlemek
* Serbest çalışmak
* İt gibi çalışmak
* Boğaz tokluğuna çalışmak
* Ekmek parası kazanmak
* Geçimi için çalışmak

* Kafayı işletmek gibi deyim örnekleri bulnur.

Atatürk'ün Disiplinli Oluşu İle İlgili Sözleri

Atatürk'ün Disiplinli Oluşu İle İlgili Sözleri

Atatürk her zaman iş başındayken disiplinli ve sabırlı olmuştur ,  işlerini zamanında yapmaya özen göstermiştir . Onun büyük bir deha olmasının , başarılı bir lider olmasının sebebi de disiplinli olması , kararlı olması ve sabırlı olması sayesindedir .  Mustafa Kemal Atatürk'ün disiplin ile ilgili söylediği sözler şunlardır :

''Türkiye'nin genç evlatları ! Yorulsanız dahi beni takip edeceksiniz ... Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler , asla ve asla yorulmazlar . Türk Gençliği gayeye, bizim yüksek idealimize durmadan, yorulmadan yürüyecektir.'' Fakat arkadaşlar, yorulmadan ne demek? Yorulmamak olur mu? Elbette yorulacaksınız, sizden istediğim şey yorulmamak değil, yorulduğunuz zaman dahi durmadan yürümek, yorulduğunuz dakikada da dinlenmeden beni takip etmektir. Yorgunluk her insan, her canlı için doğal bir durumdur. Fakat insanda yorgunluğu yenebilecek manevi bir kuvvet vardır ki, işte bu kuvvet yorulanları dinlendirmeden yürütür''


'' Çalışmaksızın, fikri gelişme ve ahlaki ilerleme de mümkün değildir. Tembellik bütün fenalıkların anasıdır.''
''Kendilerine faydalı olduğunuz, onlara müsbet yolda hizmet ettiğiniz müddetçe milletin sevgisini kazanabilirsiniz. Vaatlerinizi yerine getirmez, milletin refahına hizmet vermezseniz, bugün sizi alkışlayan bu topluluk yarın sizi yuhalar.''
''Çalışma, insanların vücut kuvvetlerini geliştirir ve hayat için gereken şeyleri temin eder. Çalışmaksızın, fikri gelişme ve ahlaki ilerleme de mümkün değildir. Tembellik bütün fenalıkların anasıdır.''

''Fikir hazırlıkları, seferberlikte asker toplamak için davul zurna ile temin edilemez. Fikir hazırlıklarında tevazuyla çalışmak, kendini silmek, karşısındakine samimi bir kanaat ilham etmek lazımdır.''
''Gerektiğinde vatan için bir tek fert gibi yekpare azim ve karar ile çalışmasını bilen bir millet elbette büyük bir geleceğe layık ve aday olan bir millettir.''
''Kendiniz için değil, bağlı bulunduğunuz ulus için elbirliği ile çalışınız. Çalışmaların en yükseği budur.''
''Milletimiz her güçlük ve zorluk karşısında, durmadan ilerlemekte ve yükselmektedir. Büyük Türk Milletinin bu yoldaki hızını, her vasıtayla arttırmaya çalışmak, bizim hepimizin en kutlu vazifemizdir.''
''Türk milletinin istidadı ve kati kararı medeniyet yolunda durmadan, yılmadan ilerlemektir.''



Çocuk İle İlgili Atasözleri ve Deyimler

Çocuk İle İlgili Atasözleri ve Deyimler

Çocuk bu dünyanın neşesi ve hayatımızın rengidir . Bizim milletimiz de çocukların kıymetini çok iyi bilmiş ve onlara çok değer göstermiştir . Çocuklar ile ilgili atasözleri , deyimler ve anlamları şu şekildedir :

- Ağaç Yaşken eğilir : İnsanların eğitimini küçük yaşlarda yani çocukken yapmak gerekir .
- Aç aman bilmez çocuk zaman bilmez : Çocuklar sabırsızdır ve istediklerinin anında olmasını beklerler .
- Abdal düğünden , çocuk oyundan usanmaz : Oyun çocuklar için ekmek , su kadar değerlidir ve oyundan asla bıkmazlar .

- Çocuk düşe kalka büyür : Çocuklar hem gelişimleri gereği  hem de ço hareketli oldukları için sürekli bir yerlerine zarar gelir ve büyüyene kadar da böyle devam eder .
- Çocuğa iş buyuran ardından kendi gider : Çocuklar çabuk unutur , bu yüzden onlara büyük işler buyurmamak gerekir .
- Çocuğun yediği helal , giydiği haram : Çocuklar çok çabuk büyüdüğü için alınan elbiseler kısa süre geçmeden üzerlerine olmamaya başlar . Bu yüzden elbise alırken aşırıya kaçmamak gerekir .

Çocuk İle İlgili Deyimler :
- Çocuk gibi
- Çocuk gibi sevinmek
- çocukla çocuk olmak
- çocukluk etmek
- çoluk çocuk elinde kalmak
- çocuk kalmak

- çocuk oyuncağı

Komşuluk İle İlgili Atasözleri ve Özdeyişler

Komşuluk İle İlgili Atasözleri ve Özdeyişler

Komşuluk ,  insan ilşkilerinde çok önemli bir yere sahiptir . İyi komşu huzur , güven , arkadaşlık , samimiyet , dostluk demektir . Bunun için insanlar ev almadan önce o yörede oturan kimselerin iyi insan olup olmadığı hakkında araştırma yaptıktan sonra o yöreden ev almak ya da almamak isterler . Bunun için atalarımız ev alma komşu al diye boşuna söylememişlerdir .
 Komşuluk ile ilgili atasözleri ve özdeyişer şunlardır:
*Hayır söyle komşuna , hayır çıksın karşına .
*Ev alma , komşu al .
*Komşunun sakalını yoldularsa , sen de sakalını kazıt .
* Komşu komşunun külüne muhtaçtır .


* Komşu hakkı Tanrı hakkıdır .
*Komşuda pişer, bize de düşer .
*SağIam duvarIar sağIam komşu yaratır . Robert Forst.
*KomşunIa kavga etme, misafir gider o kaIır . Hz. Ebubekir
*Komşunu sev , ama aradaki duvarı kaIdırma . G. Herbert
*Komşun hakkında hüküm vermeden önce , iki ay onun makosenIeriyIe yürü . KızıIderiIi Atasözü.
*Komşunun duvarının yanması , seni de iIgiIendirir . Horace Mann
*Kimin kötüIükIerinden komşusu emin oImaz ise , o cennete giremez . Hz. Muhammed.
*Arkadaşsız ederiz ; ama komşusuz edemeyiz . Thomas FuIIer
*Yanı başındaki komşusu aç iken , kendisi tok şekiIde geceIeyen kimse , oIgun bir mümin değiIdir . Hz. Muhammed.
*EvIerini benim evimin yanında yapan komşuIarımı , komşuIukIarına beni seçtikIeri için aiIemden sayarım . Hz. Aıi.
*Komşusu aç ve çıpIak yatarken rahat uyumak , düşkünIerin hatırını sormamak , kötüIeri ve şerirIeri dostIar seviyesinde tutmak , düşmandan yüz çevirmek ; insan için utandırıcıdır. Hz. Aıi.

*Ev aImak istersen komşusunu sor , yer aImak istersen suyunu sor . Yusuf Has Hacib.

Atatürk'ün Türk Dili İçin Söylediği Sözler Nelerdir ?

Atatürk'ün Türk Dili İçin Söylediği Sözler Nelerdir ?

Gazi Mustafa Kemal Türk diline büyük önem vermiş ve dilimizin dünya dilleri arasında olmasının gerekli olduğunu söylemiştir . O dile çok önem vermiş ve bunun için dil alanında birçok çalışmalarda bulunmuştur . Türk Dil Kurumu'nun açılmasına öncülük etmiş , Dil , Tarih Coğrafya Fakültesi'nin kurulmasına öncülük etmiştir . Dil bir milletin kültürü olduğu için , bir milletin yansıması olduğu için Atatürk de her zaman dile çok önem vermiştir .
Mustafa Kemal'in Türk Dili için söylediği sözler şunlardır :
*Türk" demek "dil" demektir. Milliyetin çok belirgin niteliklerinden biri dildir. Türk milletindenim; diyen insan, her şeyden önce ve mutlaka Türkçe konuşmalıdır.” 17 Şubat 1931.

* ''Ülkesini yüksek istiklalini korumasını bilen Türk milleti dilini de yabancı dillerin boyunduruğundan kurtarmalıdır.''
2 Eylül 1930.

''Türk milletinin dili Türkçedir. Türk Dili dünyada en güzel, en zengin ve kolay olabilecek bir dildir. Onun için her Türk, dilini çok sevip onu yükseltmek için çalışır. Bir de Türk Dili, Türk milleti için kutsal bir hazinedir. Çünkü Türk milleti geçirdiği sonsuz felaketler içinde ahlakını, göreneklerini, anılarını, çıkarlarını kısacası; bugün kendisini millet yapan her niteliğinin, dili sayesinde korunduğunu görüyor. Türk Dili, Türk ulusunun yüreğidir, beynidir.''
*''Türk milleti, geçirdiği nihayetsiz felaketler içinde ahlakının, anneannelerinin, hatıralarının, menfaatlerinin, kısacası bugün kendi milliyetini yapan her şeyin dili sayesinde muhafaza olduğunu görüyoruz. Türk dili, Türk milletinin kalbidir, zihnidir. ''
1931.
*''Öyle istiyorum ki , Türk dili bilim yöntemleriyle kurallarının ortaya koysun ve her dalda yazı yazanlar bütün terimleriyle çoğunluğun anlayabileceği güzel, ahenkli dilimizi kullansınlar. ''
1931.
''Türk Dili zengin, geniş bir dildir. Bütün kavramları anlatma yeteneği vardır. Yalnız, onun bütün varlıklarını aramak, bulmak, toplamak, onlar üzerinde işlemek gereklidir. Öyle istiyorum ki Türk Dili bilimsel yöntemlerle kurallarını ortaya koysun. Bütün dallarda yazı yazanlar bütün terimleriyle çoğunluğun anlayabileceği, güzel, uyumlu dilimizi kullansınlar.''
'''En güzel ve ileri bir iş olarak türlü bilimlere ilişkin Türkçe terimler türetilmiş ve bu yolla dilimiz yabancı dillerin etkisinden kurtulma yolunda esaslı adımını atmıştır.”
*''Türk Dili'nin özleştirilmesi, zenginleştirilmesi ve kamuoyuna bunların benimsetilmesi için bütün yayın araçlarından yararlanmalıyız. Her aydın, hangi konuda olursa olsun, yazarken buna dikkat edebilmeli, konuşma dilimizi ise uyumlu, güzel bir duruma getirmeliyiz.”
“Türk demek Türkçe demektir; ne mutlu Türküm diyene!” 
*''Türk Dili'nin kendi benliğine, özündeki güzellik ve zenginliğine kavuşması için, bütün devlet kurumlarımızın, dikkatli, ilgili olmasını isteriz''
*''Milli duygu ile dil arasındaki bağ çok güçlüdür. Dilin milli ve zengin olması, milli duygunun gelişmesinde başlıca etkendir. Türk Dili, dillerin en zenginlerindendir; yeter ki bu dil bilinçle işlensin''.

İletişim İle İlgili Atasözleri ve Açıklamaları

İletişim İle İlgili Atasözleri ve Anlamları

İnsanların birbirleri ile anlaşmaları , haberleşmelerine iletişim adı verilir . İnsan ilişkilerinin başarılı bir biçimde yürütülmesi iletişimin sağlam olmasına bağlıdır . Sağlıklı iletişim kurabilen insanlar arasında arkadaşlık ve dostluk bağları da kuvvetli olur . İletişim ile ilgili atasözleri ve açıklamaları şu şekildedir :

- Kara haber tez duyulur : İnsanlar olumsuz haberlere daha çok ilgi gösterirler . Duydukları haberleri de kısa sürede başkalarına da aktarırlar . Böylece kısa sürede herkes bu durumdan haberdar olur .

- Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır : İletişimde tatlı dilli olmak çok önemlidir . Karşımızdaki insanla ikna edici , hoş sözler kullanarak iletişim kurarsak hiç olmayacakmış gibi görünen işleri bile halledebiliriz .

- İki düşün bir söyle : İnsanlar karşısındakilerle konuşurken önce düşünmeli ve onların kırılabileceği sözler söylememelidir . Aksi taktirde iletişim bozulur ve anlaşmazlıklar ortaya çıkar .

- Bıçak yarası geçer dil yarası geçmez : İnsanlar söylenen sözleri unutmazlar . Bir yara en fazla birkaç ay sonra düzelir ama söylenen bir söz yıllar geçse bile aklımızdan çıkmaz .

- İnsanlar konuşa konuşa , hayvanlar koklaşa koklaşa : İnsanlar  doğası gereği iletişimlerini dil ile yaparlar . Yani konuşarak derlerini ve sorunlarını paylaşır ve bir çözüm yolu bulabilirler .

Anneler İle İlgili Sözler

Anneler İle İlgili Sözler
Annelik kadınlara verilen en kutsal lütuflardan ve hediyelerden biridir. Her türlü sıkıntılarda, zorluklarda yanımızda olan o mübarek insanlarla ilgili dinler ve ünlü kişiler birçok söz söylemiştir. Annelerimizle ilgili söylenmiş güzel ve anlamlı sözlerden bazıları şunlardır:

- Hiçbir makyaj ve süs bir kadını analık sevgisi kadar güzelleştiremez. ( Emile Brachvogel)

- Türk milleti öyle analara sahiptir ki her devrin büyük adamlarını böyle analar yetiştirmiştir. (M. Kemal Atatürk )

- Bir kadın anne olana kadar çocuktur. (A. STRINDBERG )

- Kadına saygılı ol, çünkü o insanoğlunun anasıdır. ( Hz. Ali )

- Kadınlar zayıftır ama analar kuvvetlidir. ( V. Hugo )

- Cennet anaların ayakları altındadır ( Hz. Muhammed )

- Kadının en büyük vazifesi analıktır. ( M. Kemal Atatürk )

- İnsanlar anneleri onları ne yaptıysa odurlar (EMERSON)

- Annesinin gönlünü kıran büyük günah işlemiş olur (HZ. MUHAMMED)

- Beni de bir ana doğurmadı mı? Türk anaları daha nice Mustafa Kemal’ler doğurur. (ATATÜRK)

- Ana gibi yar Bağdat gibi diyar olmaz. ( Atasözü )

- Ananın bastığı yavru incinmez. ( Atasözü )

- Hiç kimse, kollarında bir çocuk tutan anne kadar çekici ve bir kaç çocuk arasındaki bir anne kadar saygıdeğer değildir. (GOETHE)

- Ana sevgisi, bencil duyguların en üstünüdür (ALAIN)

Temizliğin Önemi İle İlgili Atasözleri ve Anlamları

Temizliğin Önemi İle İlgili Atasözleri ve Anlamları

Temizlik sağlıklı bir çevre ve sağlıklı bireyler için olmazsa olmaz aktivitelerden biridir . Vücudumuzun temizliği , yaşadığımız mekanların temizliği , sokaklarımızın temizliği bizlerin daha mutlu ve sağlıklı bireyler olmamızı sağlar . Hem dini inançlarımız hem de milli kültürümüz temizliğe büyük önem ve özen göstermemizi istemektedir . Bu yüzden atalarımız yüzyıllardır dilden dile dolaşan sözlerinin birçoğunda temizliğin önemini bizlere bildirmişlerdir . Temizliğin önemi ile ilgili atasözleri ve anlamları şunlardır :

- Aslan yattığı yerden belli olur : İnsanların kişiliği yaşadıkları mekanların durumu ile benzerlik gösterir . Temiz , düzenli , tertipli insanların yaşadıkları yerler de temiz ve düzenli olur ; düzensiz pis insanların yaşadıkları yerler de pis olur .

- Evini temiz tut misafir gelebilir , kendini temiz tut azrail gelebilir : İnsan her zaman yaşadığı yerleri temiz tutmalıdır . Çünkü aniden bir misafir gelebilir yine vücudumuzu da daima sürekli temiz tutmalıyız ölümün ne zaman geleceği de belli olmaz .

- Akan su yosun tutmaz : Hareketsiz , durgun su zamanla kirlenir , mikrop yuvası haline gelir . Ama akan su devamlı kendini yeniler . İnsanlar da akan su gibi olmalı ki üretken olsun , kötü düşüncelere kapılması , hep hayırlı işlerin peşinde koşsun .

- Temizlik imandandır : İbadetlerimizi yapabilmemiz için hem vücudumuzun hem elbiselerimizin hem de ibadet ettiğimiz yerin temiz olması gerekir . Bu yüzden imanı sağlam insanlar mutlaka temizliklerine dikkat ederler .


Doğruluk İle İlgili Sözler

Doğruluk İle İlgili Sözler
Kişinin özü ve sözünün bir olması  doğruluktur . İnsan hiçbir zaman eğri olmamalı , her zaman doğrunun yanında olmalıdır .  Güzel ahlaklı olan insanlar her zaman doğru ve haklının yanında yer alan kimselerdir . Her zaman doğru ve dürüst olunmalıdır . Doğru olan kişi asla eğilmez ve yanlış yolda olmaz . Kişiliğimiz , karakterimiz ve güzel ahlakımız ile doğru bir insan olmalı ve yakınlarımıza da bu yönümüz ile örnek olmalıyız .

Doğruluk İle ilgili sözler şunlardır:
- Ne garip . Sevdiğimiz insanın her yalanında bir doğru , Sevmediğimiz insanın her doğrusunda bir yalan ararız. (Dostoyevski)
-Cümleler doğrudur sen doğru isen , doğruluk bulunmaz sen eğri isen (Yunus Emre).
- İnsanların doğruluğu , yaptıkları işle değil davranışlarıyla ölçülür . (Julius Caesar).
-Hayatta kimseye güvenmeyeceksin demek saçmalıktır inan . Ama kime 'iki defa güveneceğini' hesaplamalı insan . (Victor Hugo).
-Güzel düşün , iyi hisset , yanılma , aldanma , Ne varsa doğrudadır , doğruluk şaşar sanma . (Tevfik Fikret)
-Hiçbir miras , doğruluk kadar zengin değildir . (William Shakespeare)
-Temiz bir vicdan kadar yumuşak yastık yoktur .
- Kalbi dürüst olmadıkça kulun imanı doğru olmaz . Dili doğru olmadıkça da kalbi doğru olmaz . (Hadisi Şerif)
-Asalet ; boyda değil soyda , incelik; belde değil dilde, doğruluk; sözde değil özde, güzellik; yüzde değil, yürekte olur. (Mevlana).
- Kimin düşündüğü ile söylediği bir olursa, işte doğru insan odur. (Yusuf Has Hacib)
- Ey inananlar! Allah'a karşı saygılı olun ve özü-sözü doğru olanlarla beraber bulunun. (Tevbe 119)


- Doğruluk, her türlü şartlar altında meyve verir. (Schiller).
- Doğruluk, hayatta iyi bir namın en vefalı dostudur. (John Webster).
- Doğru olan, haklı olandır. (Alexander Pope)
- Doğru yapmak isteyebilirsiniz hatta bunu doğru nedenlerle de isteyebilirsiniz; ancak doğru ilkeleri uygulamazsanız, kafanızı yine de duvara toslayabilirsiniz. (Stephen R. Covey)
-Doğruluktan ayrılmayınız; çünkü doğruluk iyiliğe, iyilik de cennete götürür. Gerçekten insan doğrulukla hareket etmeye devam ederse Allah katında en doğru kimse olarak yazılır. Yalandan sakınınız; çünkü yalan kötülüğe, kötülük ise cehenneme götürür. Gerçekten insan yalan söylemeye devam ederse Allah katında çok yalancı yazılır. (Hadisi Şerif).
-Şurada burada güçlü adımlarla dolaşmaktansa, doğru yolda sekerek yürümek iyidir. (Saint Augustinus).
-Doğruları korumaktan korkmayınız. (Atatürk).
- Aslında insanlar seni hayal kırıklığına uğratmıyor. Sadece sen, yanlış insanlar üzerinde hayal kuruyorsun. (Montaigne).
- Doğruluk; prensibin, karakterin ve bağımsızlık düşüncesinin ruhunu teşkil eder. (Samuel Smiles)
- Doğru bir teraziye eşit ağırlıklar yüklendiğinde, kefelerin biri alçalırken diğeri yükselmez. (Tibbullus).
-Onlara doğruyu söyleyin, birincisi yapılacak en doğru şey bu olduğu için, ikincisi nasıl olsa doğruyu öğrenecekleri için. (Paul Galvin).
- Doğruluktan ölüm de olsa yine ayrılma, sadık ol. (Hz. Ömer).
-Doğruyu konuşmak için iki kişi ister: Doğru söyleyen, doğru dinleyen. (Henry David Thoreau)
-Doğru ve namuslu insan, hakkını görevi ile ölçen insandır. (La Cordaire).
- Yeryüzünde senin ayrıca dost aramana lüzum yok, doğruluk senin dostun ve yardımcındır. (Firdevsi).
-Rabbimiz Allah'tır” deyip sonra da dosdoğru yaşayanlara korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir. (Ahkaf Suresi/13).
- Her zaman doğruyu söyle, ne dediğini hatırlamak zorunda kalmazsın. (Mark Twain).
- Doğru yol uğrunda kendimi ateşe atabilirim; ama elden gelirse başkalarını yanmaktan korurum. (Montaigne),
-  Bütün bu dünyada, doğru yaşamaktan ayrılabilecek, gerçek bir erdem yoktur. (David Star Jordan).
-  Ben senin dostunum; fakat doğru yoldan ayrılmamaya çalış, bütün hareketlerinde olduğu kadar, bütün düşüncelerinde de seni tasvip ettiğim sürece bana güvenebilirsin, fakat, benim erdemin yolu olarak gördüğüm yoldan ayrılacak olursan, seni ilk olarak ben terk ederim. (Alain)
- Zihninde doğruluk yer etsin, kendini faziletli olmaya alıştır. Bilgi, iyi kalplilik ve enerji, insanı hayata bağlayan şeylerdir. Vakar, gönül zenginliği, samimiyet, ciddiyet ve şefkat mükemmel fazileti oluşturur. (Confucius).
- Budur benim hayatta beğendiğim meslek, sözün odun gibi olsun doğrun tek. (M.Akif Ersoy)
- Acı da olsa, doğruları söyleyiniz. (Hadis-i Şerif)
-Saadete yükselmek için doğruluk lazımdır, insanlık doğruluğun adıdır. (Yusuf Has Hacib).

  Şüphesiz ki sözde ve işde doğruluk hayra ve üstün iyiliğe yöneltir. İyilik de cennete iletir. Kişi doğru söyleye söyleye Allah katında sıddîk (doğrucu) diye kaydedilir. Yalancılık, yoldan çıkmaya (fücûr) sürükler. Fücûr da cehenneme götürür. Kişi yalancılığı meslek edinince Allah katında çok yalancı (kezzâb) diye yazılır. (Hadisi Şerif).

Su İle İlgili Deyim Ve Atasözleri

Su İle İlgili Deyim Ve Atasözleri

Su  hayatın vazgeçilmez bir doğal kaynağıdır . Bundan dolayı yeraltı ve yerüstü sularını bilinçli şekilde kullanmalıyız ve sularımızı hiç israf etmemeliyiz .  Sularımız kirletilmemeli ve  sulardan tasarruf yapılmamalıdır . Gelecekte olan savaşların bile sudan çıkacağı söylenmektedir .  Bundan dolayı ülkemizdeki sularımızın değerini bilelim ve bilinçli tüketici olarak suyu tüketelim .
Su İle ilgili deyimler :
* Bir bardak soğuk su içmek:  İstenilen bir şey gerçekleşmeyince o işten umudunu kesmek .
* Suya Düşmek: bir şeyin gerçekleşme imkanı kalmadı .

* Bir İçim Su Gibi:  Çok hoş kadın anlamında söylenir .
* Su gibi gitmek: Elindekini su gibi harcamak anlamına gelir. Bol bol harcanmak .
* Bin dereden su getirmek:Birini kandırmak için, ikna etmek için  dil dökmek .

* Bıçağın suyu kesmesi: Bıçağın körleşmesi .
* Bir bardak suda fırtına koparmak :  Önemsiz bir problemi abartmak
* Canına susamak : Birini öldürmeyi istemek ,
* Eline su dökememek: Değer anlamında ondan geride kalmak . Ayrıca elekle su taşımak, suyu çıkmak, içecek suyu olmak, su götürmemek gibi daha birçok deyimlerimiz vardır .

Su ile İlgili Atasözleri ise şunlardır:

* Acı acıyı keser, su sancıyı.
*Akan su yosun (pislik) tutmaz.
*Testiyi kıran da bir, suyu getiren de
*Adamın yere bakanından, suyun ağır (sessiz) akanından kork (sakın).
*Tarlanın iyisi suya yakın, daha iyisi eve yakın
*Taşıma (dökme) su ile değirmen dönmez
* su testisi su yolunda kırılır.
* Hak deyince akan sular durur.
*aç ölmez gözü kararır, susuz ölmez benzi sararır.
*acıkan doymam sanır, susayan kanmam sanır
*adamın yere bakanından, suyun yavaş akanından kork.
*aç ölmez gözü kararır, susuz ölmez benzi sararır.**acıkanın yanağından, susayanın dudağından belli olur.
*At görür aksar, su görür susar.
* Beylik çeşmeden su içme.
* Çömlekçi suyu  saksıdan içer.
* Bıçağı kestiren kendi suyu, insanı sevdiren kendi huyu.
* Dibi görünmeyen sudan geçme.
* Ekmek istemez, su istemez.
* Yedi adım yolun , bir yudum suyun hakkıdır.
* Malın iyisi suya yakın, daha iyisi eve  yakın.

Atatürk'ün Hak Ve Hürriyetlere İlişkin Sözleri

Atatürk'ün Hak Ve Hürriyetlere İlişkin Sözleri

Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal hayata evrensel bakan  ve insancıl görüşleri ile bilinen bir liderdir . O insan haklarına çok önem vermiş ve bunun için ülkemize birçok yenilikler getirmiştir . Özellikle de kadın ve erkek ayrımına karşı olmuş kadınların da sosyal yaşamda olması gerektiğini söyleyerek kadınlarımıza çeşitli haklar tanınmıştır . Çünkü eşitliğe ve insan hakkına çok önem veren bir  liderdir . Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal'in hak ve hürriyetler ile ilgili  sözleri şunlardır :

- İnsan hakları ile vardır .
- Biz kimsenin düşmanı değiliz , fakat insanlığın düşmanı olanların düşmanıyız .
-Artık , Türkiye'de "Her Türk hür doğar , hür yaşar"
-İnsan hakları yeryüzünün en barışçıl silahıdır ; bizi korur kurallar gibidir ; nasıl davranacağımızı bize söyler Yargıçlar gibidir ; ona başvurabiliriz Duygular gibi soyuttur ama duygular gibi herkese aittir Ve her ne olursa olsun hep vardır .Tıpkı doğa gibidir ; ortadan kaldırılamaz Tıpkı ruh gibidir ; yok edilemez Zamana benzer ; zengin ve fakir, yaşlı ve genç, siyah ve beyaz, uzun ve kısa hepimize aynı biçimde davranır .

-İnsan hakları, insan olmanın kazandırdığı haklardır; başkası tarafından verilen bir söze yada teminata bağlı olarak ya da satın alarak elde ettiğimiz haklar değillerdir .İnsan hakları, insan olmamızın ve insan onurumuzun doğal bir sonucudur .

-İnsan hakları uygar yaşamın temelidir , çağımızın en üst değeridir , güvencesi demokrasidir .

-Her fert istediğini düşünmek, istediğine inanmak, kendine mahsus siyasi bir fikre sahip olmak, seçtiği bir dinin icaplarını yapmak veya yapmamak hak ve hürriyetine sahiptir Kimsenin fikrine ve vicdanına hakim olunamaz .

-İnsan hakları doğmakla kazanılır , beklemez , İnsana yakışır , İnsanca bir yaşam içindir .
-İnsan hakları , düşünce ve ifade özgürlüğüdür , onurlu , eşit ve özgür yaşamaktır .
-İnsan haklarına saygı göstermeyen kişi ve milletler asla barışı sağlayamazlar .
-İnsan hakları uygar yaşamın temelidir , çağımızın en üst değeridir , güvencesi demokrasidir .
-Hürriyet olmayan bir memlekette ölüm ve yok olma vardır .
-Bu millet, bağımsızlıktan uzak yaşamamıştır, yaşayamaz ve yaşamayacaktır .
-Biz Türkler tarihimiz boyunca hürriyet ve bağımsızlığa sembol olmuş milletiz .
-Hürriyet , Türk'ün hayatıdır …
-Ya istiklâl ya ölüm!
-Artık, Türkiye'de "Her Türk hür doğar, hür yaşar"
-Tam bağımsızlık, bizim bugün üzerimize aldığımız vazifenin temel ruhudur.
* Ben milletimin ve büyük atalarımın en kıymetli miraslarından olan bağımsızlık aşkı ile yaradılmış bir adamım
- Bir millet, bir memleket için kurtuluş, esenlik ve muvaffakiyet istiyorsak bunu yalnız bir şahıstan hiçbir vakit istememeliyiz. Umumî kurtuluşu, gene umumî gayret temin eder ve bir millet, bir toplum yalnız bir ferdin gayretiyle bir adım bile atamaz.
-Sonsuz bir hürriyet düşünmek mümkün değildir, hakların en büyüğü olan hayat hakkı bile mutlak değildir. ( 1923 ).
-Gerçekten tam bir azim ve ısrar ile devam ettirilen ve savunulan bağımsızlık hak ve hürriyet davalarının başarısını tümüyle engelleyecek hiç bir kuvvet tasavvur edilemez. ( 1922 )
-Toplumda hürriyet sınırlıdır. O da bir kişinin değil toplumun tümünün ortak menfaatlerinin gereği olarak yürürlükteki kanunlar iledir. Vicdan hürriyetinizi ne dereceye kadar kullanabileceğiniz, bunlar yürürlükteki kanunlarla anlaşılır.( 1923 ) .
-Bir milletin yaşlı vatandaşlarına ve emeklilerine karşı tutumu, o milletin yaşama kudretinin en önemli ölçüsüdür. Geçmişte güçlü iken, bütün kuvvetiyle çalışmış olanlara karşı minnet hissi duymayan bir milletin geleceğe güvenle bakmaya hakkı yoktur. Böyle bir toplumda adalet, şefkat hissi, içgüdü kaybolmuş demektir. ( 1925 )
-Her milletin kendine mahsus gelenekleri, kendine mahsus âdetleri, kendine göre millî hususiyetleri vardır. Hiçbir millet aynen diğer bir milletin taklitçisi olmamalıdır. Çünki böyle bir millet ne taklit ettiği milletin aynı olabilir, ne kendi milliyeti içinde kalabilir. Bunun neticesi şüphesiz ki acıdır. ( 1923 ).
-Münevverler gidecekleri muhitlerde başlı başına bir âlem yaratabilirler. Memleketin yalnız bir yerinde değil, beş on yerinde birer ilim merkezi, nur merkezi, irfan merkezi yapmalıyız, millet bahtiyar olsun. ( 1923 ).
-Kişisel hürriyetler kutsaldır. Bunların korunmasına daima çalışılır, devletin kuvveti, otoritesi hiçe sayılırsa, - olacak bir şey değil ama belki hiçe indirilebilir -, ancak bu takdirde bu gibi insanların sonunda mutlaka başka bir devletin otoritesi altına girme aşağılığına düşeceklerini, yabancı bir devlet otoritesinin esaret zincirlerini kendi elleri ile boyunlarına takmaya mecbur olacaklarını hatırdan çıkarmamak lazımdır.
-Hürriyetten doğan bunalımlar ne kadar büyük olursa olsun, hiç bir zaman fazla baskının sağladığı sahte güvenlikten daha tehlikeli değildir. ( 1930 ).
-Türk, kişisel hürriyetinden ve çıkarlarından, Anayasada tesbit edildiği kadarını Cumhuriyete bırakmıştır. Cumhuriyet kişinin, ona bıraktığı bir kısım hürriyeti, kişinin ve Türk milletinin, içte hürriyetini ve dışa karşı da bağımsızlığını sağlamak için kullanır. ( 1930 ).
-Hürriyet, insanın, düşündüğü ve dilideğini tam olarak yapabilmesidir bu tanım, hürriyet kelimesinin geniş anlamıdır. ( 1930 ). Vatandaş olan kişiler kendi hürriyetlerinin bir kısmını seve seve gerekli görerek devlete zaten devretmişlerdir. Devlet kendine özgü iradesi ile kişisel hürriyetlerin bir kısmına gene o hürriyetlerin sağlanması için sahip olur. Yeter ki devlet hakimiyeti, milletin refahına, genel mutluluğuna ve vatandaş hürriyetlerinin sağlanmasına kullanılsın. ( 1931 ).