Atatürk'ün Hak Ve Hürriyetlere İlişkin Sözleri

Atatürk'ün Hak Ve Hürriyetlere İlişkin Sözleri

Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal hayata evrensel bakan  ve insancıl görüşleri ile bilinen bir liderdir . O insan haklarına çok önem vermiş ve bunun için ülkemize birçok yenilikler getirmiştir . Özellikle de kadın ve erkek ayrımına karşı olmuş kadınların da sosyal yaşamda olması gerektiğini söyleyerek kadınlarımıza çeşitli haklar tanınmıştır . Çünkü eşitliğe ve insan hakkına çok önem veren bir  liderdir . Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal'in hak ve hürriyetler ile ilgili  sözleri şunlardır :

- İnsan hakları ile vardır .
- Biz kimsenin düşmanı değiliz , fakat insanlığın düşmanı olanların düşmanıyız .
-Artık , Türkiye'de "Her Türk hür doğar , hür yaşar"
-İnsan hakları yeryüzünün en barışçıl silahıdır ; bizi korur kurallar gibidir ; nasıl davranacağımızı bize söyler Yargıçlar gibidir ; ona başvurabiliriz Duygular gibi soyuttur ama duygular gibi herkese aittir Ve her ne olursa olsun hep vardır .Tıpkı doğa gibidir ; ortadan kaldırılamaz Tıpkı ruh gibidir ; yok edilemez Zamana benzer ; zengin ve fakir, yaşlı ve genç, siyah ve beyaz, uzun ve kısa hepimize aynı biçimde davranır .

-İnsan hakları, insan olmanın kazandırdığı haklardır; başkası tarafından verilen bir söze yada teminata bağlı olarak ya da satın alarak elde ettiğimiz haklar değillerdir .İnsan hakları, insan olmamızın ve insan onurumuzun doğal bir sonucudur .

-İnsan hakları uygar yaşamın temelidir , çağımızın en üst değeridir , güvencesi demokrasidir .

-Her fert istediğini düşünmek, istediğine inanmak, kendine mahsus siyasi bir fikre sahip olmak, seçtiği bir dinin icaplarını yapmak veya yapmamak hak ve hürriyetine sahiptir Kimsenin fikrine ve vicdanına hakim olunamaz .

-İnsan hakları doğmakla kazanılır , beklemez , İnsana yakışır , İnsanca bir yaşam içindir .
-İnsan hakları , düşünce ve ifade özgürlüğüdür , onurlu , eşit ve özgür yaşamaktır .
-İnsan haklarına saygı göstermeyen kişi ve milletler asla barışı sağlayamazlar .
-İnsan hakları uygar yaşamın temelidir , çağımızın en üst değeridir , güvencesi demokrasidir .
-Hürriyet olmayan bir memlekette ölüm ve yok olma vardır .
-Bu millet, bağımsızlıktan uzak yaşamamıştır, yaşayamaz ve yaşamayacaktır .
-Biz Türkler tarihimiz boyunca hürriyet ve bağımsızlığa sembol olmuş milletiz .
-Hürriyet , Türk'ün hayatıdır …
-Ya istiklâl ya ölüm!
-Artık, Türkiye'de "Her Türk hür doğar, hür yaşar"
-Tam bağımsızlık, bizim bugün üzerimize aldığımız vazifenin temel ruhudur.
* Ben milletimin ve büyük atalarımın en kıymetli miraslarından olan bağımsızlık aşkı ile yaradılmış bir adamım
- Bir millet, bir memleket için kurtuluş, esenlik ve muvaffakiyet istiyorsak bunu yalnız bir şahıstan hiçbir vakit istememeliyiz. Umumî kurtuluşu, gene umumî gayret temin eder ve bir millet, bir toplum yalnız bir ferdin gayretiyle bir adım bile atamaz.
-Sonsuz bir hürriyet düşünmek mümkün değildir, hakların en büyüğü olan hayat hakkı bile mutlak değildir. ( 1923 ).
-Gerçekten tam bir azim ve ısrar ile devam ettirilen ve savunulan bağımsızlık hak ve hürriyet davalarının başarısını tümüyle engelleyecek hiç bir kuvvet tasavvur edilemez. ( 1922 )
-Toplumda hürriyet sınırlıdır. O da bir kişinin değil toplumun tümünün ortak menfaatlerinin gereği olarak yürürlükteki kanunlar iledir. Vicdan hürriyetinizi ne dereceye kadar kullanabileceğiniz, bunlar yürürlükteki kanunlarla anlaşılır.( 1923 ) .
-Bir milletin yaşlı vatandaşlarına ve emeklilerine karşı tutumu, o milletin yaşama kudretinin en önemli ölçüsüdür. Geçmişte güçlü iken, bütün kuvvetiyle çalışmış olanlara karşı minnet hissi duymayan bir milletin geleceğe güvenle bakmaya hakkı yoktur. Böyle bir toplumda adalet, şefkat hissi, içgüdü kaybolmuş demektir. ( 1925 )
-Her milletin kendine mahsus gelenekleri, kendine mahsus âdetleri, kendine göre millî hususiyetleri vardır. Hiçbir millet aynen diğer bir milletin taklitçisi olmamalıdır. Çünki böyle bir millet ne taklit ettiği milletin aynı olabilir, ne kendi milliyeti içinde kalabilir. Bunun neticesi şüphesiz ki acıdır. ( 1923 ).
-Münevverler gidecekleri muhitlerde başlı başına bir âlem yaratabilirler. Memleketin yalnız bir yerinde değil, beş on yerinde birer ilim merkezi, nur merkezi, irfan merkezi yapmalıyız, millet bahtiyar olsun. ( 1923 ).
-Kişisel hürriyetler kutsaldır. Bunların korunmasına daima çalışılır, devletin kuvveti, otoritesi hiçe sayılırsa, - olacak bir şey değil ama belki hiçe indirilebilir -, ancak bu takdirde bu gibi insanların sonunda mutlaka başka bir devletin otoritesi altına girme aşağılığına düşeceklerini, yabancı bir devlet otoritesinin esaret zincirlerini kendi elleri ile boyunlarına takmaya mecbur olacaklarını hatırdan çıkarmamak lazımdır.
-Hürriyetten doğan bunalımlar ne kadar büyük olursa olsun, hiç bir zaman fazla baskının sağladığı sahte güvenlikten daha tehlikeli değildir. ( 1930 ).
-Türk, kişisel hürriyetinden ve çıkarlarından, Anayasada tesbit edildiği kadarını Cumhuriyete bırakmıştır. Cumhuriyet kişinin, ona bıraktığı bir kısım hürriyeti, kişinin ve Türk milletinin, içte hürriyetini ve dışa karşı da bağımsızlığını sağlamak için kullanır. ( 1930 ).
-Hürriyet, insanın, düşündüğü ve dilideğini tam olarak yapabilmesidir bu tanım, hürriyet kelimesinin geniş anlamıdır. ( 1930 ). Vatandaş olan kişiler kendi hürriyetlerinin bir kısmını seve seve gerekli görerek devlete zaten devretmişlerdir. Devlet kendine özgü iradesi ile kişisel hürriyetlerin bir kısmına gene o hürriyetlerin sağlanması için sahip olur. Yeter ki devlet hakimiyeti, milletin refahına, genel mutluluğuna ve vatandaş hürriyetlerinin sağlanmasına kullanılsın. ( 1931 ).

0 Comments:

Yorum Gönder

Deneme