Dedem Bir
Kiraz Ağacı Kitabı İle İlgili Alıntılar
Kitap, sevginin büyülü
sarmallarında dolanan bir çocuğun aile büyükleriyle yaşadığı sıcaklığı, taşra
yaşamının sevecenliğini yansıtıyor. Ölüm gibi zor bir temayı çocuk gerçekliğine
taşıyan roman, insanı doğadan koparıp, kendisine yabancılaştıran kent yaşamı
üzerine de düşündürüyor.
Dedem Bir Kiraz Ağacında geçen
alıntılar şunlardır:
“Evet, bu yalnızca bir rüyaydı; ama
madem ağaçlar nefes alıyor, neden gülmesinler ki?”
“Eğer dikkatle dinleyip
yoğunlaşırsan, sanki gözlerin açıkmış gibi, bir sürü şey görebilirsin.”
"İnsanlar çabuk kırılır.
Karşısındaki kişiyi kırınca kendi de üzülür. Ve herkes biraz ilgi görmeyi
sever. Yemek yemekten ve bir şeyler içmekten hoşlandıkları gibi şefkat
görmekten ve teselli edilmekten de hoşlanırlar."
"İnsanlar farklı şeylere
inanır. Kadere, Allah'a, bilinmez güçlere... Aziz Nikola'ya, ay ışıklarına...
papatyalara, ineklere, gökyüzünü kaplayan yıldızlara... ya da hiçbir şeye
inanmazlar çünkü hiçbir şey de bir şeydir. Ya da kendilerine inanırlar, bu da
bir başlangıçtır."
“Yaşlılar çocuk gibidirler; yalnız
kalamazlar, birbirlerine ihtiyaçları vardır.”
“Dedem ağacı budadığı için, Felice
üşüyor gibi geliyordu bana. Bunu ona söylediğimde, "Öyle şey olur mu,
budama ağaçlara iyi gelir, böyle güçlenirler, " derdi dedem.”
“Bense, uzun uzun düşündükten
sonra, dedemin dediği gibi, birileri seni sevdikçe ölünmeyeceğine ikna
olmuştum. Ölen insanı göremeyeceğimize göre başka bir şeye dönüşüyor demekti.
Ve eğer bir dönüşüm söz konusuysa, eskiden çok hoşuna giden bir şeyi seçiyordu.
“
"Öldüğüne üzülmüyor musun? " diye sordum. Herkesin genelde pek tanımasalar da ölen birinden söz ederken, ciddi bir yüz ifadesi takındığını ve iç çektiğini görmüştüm. Oysa dedem bana anneannemden söz ederken asla üzgün olmazdı. "Ama benim için o ölmedi ki, Tonino -Birileri seni sevdiği sürece ölünmez, bunu unutma. " Ve yeniden şarkı söylemeye başladı.”
“Kendini iyi hissetmiyor musun
dede? diye sordum. Çok iyiyim, ama buramda bir diken var, diye cevap
verdi; kalbini işaret ediyordu..”
“Katlanamadığım bir şey varsa, o da
haksızlıktır, beni çok kızdırır..”
“İnsanlar üstlerinde akla
gelebilecek her şeyi taşırlar. Çiçek desenli ya da tekerlekli ayakkabılar, omzu
açık bluzlar, kürkler ya da daracık elbiseler, ayaklarına ağır gelen
ayakkabılar, spor ayakkabılar, kabarık etekler ve bazen de birbirlerini
taşırlar. Kimileri şapka, kimileri bere, kimileri de peçe takmaktan hoşlanır.
Bazıları yağmurda ya da güneşte başı çıplak dolaşmayı sever. Bazı insanlar
başkalarından farklı olmak ister, bazıları da farklı olmaktan hoşlanmaz.”
0 Comments:
Yorum Gönder
Deneme