“Şikayet
Ettiğiniz Bir İş, İşsiz Birinin Hayalidir, Sabrını Sınayan Çocuk, Çocuksuz
Birinin Hayalidir…”
“Şikayet ettiğiniz bir iş, işsiz birinin hayalidir. Sabrınızı sınayan yaramaz çocuk, çocuksuz birinin hayalidir. Çok sıkışık olduğunu düşündüğünüz küçük ev, evsiz birinin hayalidir. Endişelendiğiniz mütevazi birikimler, borç içinde boğulanların hayalidir.” sözü ile insanların empati kurmayı öğrenmesi gerektiği sahip oldukları güzelliklerin farkına varmadığını ve şükür etmedikleri anlatılmak istenmiştir. Sürekli şikayet ederiz her şeyden. Her şeyin dört dörtlük olmasını bekleriz ama hiçbir zaman hiçbir şey dört dörtlük olmayacaktır ve hayatın içinde bocalamalar, mutluluklar her zaman olacaktır.
Şikayet edilen bir iş bir işsizin hayali olabilir. Çünkü işsiz
biri için, evine ekmek götüremeyen bir anne ya da bir baba için çalışmamak, para kazanmak çok üzücü bir
durumdur. Onun için işi olmayanlar işi olanlara imrenirler ve keşke
benimde işim olsaydı derler. Oysa işi
olan kişi sürekli şikayet halindedir ve işi olduğu için şükür etmiyordur, mutlu
değildir, işi olması o kişi için rutin
bir şeydir ama o rutinlerdir aslında yaşama zenginlik katan.
Kimi aileler vardır ki çocuklarından
devamlı şikayet ederler. Çok yaramaz, çalışmıyor, dinlemiyor, bıktım artık buna
bakmaktan falan gibi çocuğu da üzecek söylemler… Oysa bebek kokusunu hiç
tatmamış anne ve babalar vardır. Onların en büyük özlemidir çocuk. Keşke bir
çocuğum olsa da hep çalışsam, yorulsam derler. Çünkü çocuksuz ev neşesizdir,
durgundur ve heyecan yoktur. Bunun anne ve babalar çocuğu olmayan insanların
yerine koymalılar kendilerini ve bunun için de şikayetçi olmak yerine
çocuklarına daha da candan sarılmalılar ve onları çok sevmelilerdir.
Bazen evimiz çok dar, bu evde yaşanabilir, millet ne evlerde yaşıyor gibi söylemlerde bulunuruz da halimizi
hiç beğenmeyiz. Yükseklerdedir hep gözümüz. Kendimizden aşağıdakileri hiç
görmeyiz. Sizin o beğenmediğiniz küçücük ev için yıllarca çalışan, evine ekmek
götüren babalar, anneler vardır. Kirada oturan bu kişiler küçücük de olsa bir
eve sahip olmanın hayali ile yaşama devam ederler. Onun için etmemeliyiz
şikayet, etmeliyiz halimize bin çok şükür, çok şükür.
Bazen de biriktirdiğimiz paralar için endişeleniriz oysa borcu olan ve o borcun altından kalkmak isteyen nice
insanlar vardır. Keşke borcum olmasa da birikime de gerek yok diyenler vardır.
İşte tüm bunlardan dolayı şikayeti bırakmalı, halimize razı olmalı, kendimizden
aşağıdakilere bakmalı, daha fazlasını değil olanı kabullenmeliyiz ve empati
kurmayı da asla ihmal etmemeliyiz.
0 Comments:
Yorum Gönder
Deneme