Okumanın Anlam ve Önemi

Toplumların gerçek gelişmişlik ölçütlerinden birisi olarak kabul edilen okuma alışkanlığının insan hayatında önemi büyüktür. Kitap, insanın sadık bir yol göstericisidir. Kitap, insanın görüş ve düşünce dünyasını genişletir, önünde yeni ufuklar açar, gördüklerinin bilincine ulaştırır, nitelik ve meziyetlerini geliştirir ve duygularını olgunlaştırır.

Maksim Gorki, fırıncı çırağı olduğu yıllarda, Tolstoy’un bir hikâyesini okurken âdeta kendinden geçmiş; bir ara havaya kaldırdığı kâğıda uzun uzun baktıktan sonra şunları söylemiş: “Kâğıdın içinde sihirli bir şey mi var acaba?”

Kitap okuma, yazının icadından bu yana, her dönemde ve her yerde insanoğlunun değişmez uğraşı olagelmiştir. İnsan bir kere okumanın zevkini tattı mı bir daha ondan vazgeçemez.

Montesquieu da, “Hiçbir üzüntüm yoktur ki, bir kitaba dalarak hafiflemesin.” der.

Günümüzde, başta kitap olmak üzere çok çeşitli bilgi kaynakları bulunmaktadır. Kitaplar, diğer bilgi kaynaklarına göre daha kalıcı, daha ekonomik, kullanımı ve elde edilmesi daha kolaydır. Bu bakımdan kitap, bilgi kaynağı olarak, günümüzde varlığını sürdürmekte, gelecekte de sürdürecek gözükmektedir.

Okuma, insanoğlunun küçük yaşlardan itibaren somut kavramlar yanında soyut kavramlar elde etmesine, anlama, yorumlama ve sonuç çıkarma yeteneklerini geliştirmesine yardım eder. Eğitimde verimliliğin arttırılması ve öğretimin sağlıklı bir temelde yürütülmesi, öğrencinin anlama/kavrama düzeyinin yükseltilmesi ile yakından ilgilidir.

Öğrenci, okuma yoluyla çeşitli yaşantılar edinir ve elde ettiği yaşantıları sosyal hayatta amacına uygun şekilde kullanmaktan büyük yarar sağlar. Çocuk, edindiği bilgileri arkadaşlarıyla paylaşmaya imkân bulduğunda çok daha mutlu olur. Bu duygu, yeni okuma eylemlerine zemin hazırlar. Bunun sonucu olarak çocuk, sosyal ve psikolojik bakımdan olgunlaşma sürecine girer. Böyle bir çocuk, kendisiyle ve çevresiyle barışık olarak sosyal hayata daha etkin bir şekilde katılır.

            Türkçe öğretiminin önemli amaçlarından biri de, öğrencilere okuma alışkanlık ve zevkinin kazandırılmasıdır. Bu alışkanlık ve zevki kazanan çocuklar, ulusal kültür ve sanat ile evrensel bilim değerlerini yansıtan eserlerden seçilen örnek yazıları, çeşitli kitaplardan kolayca izleyebilirler. Bu alışkanlık ve zevk, çocukların televizyon, radyo yayınları ile gazete ve dergilerden daha iyi yararlanmalarına da imkân sağlar.

Bilimsel ve teknolojik gelişmeler, insanın toplum hayatına etkin katılımını gerektirmektedir. Bu katılım ise, ancak okuma ve bilgilenme sayesinde olabilir.

Bilgi birikiminin geometrik diziler halinde arttığı günümüzde, sadece okul öğrenimi sırasında karşı karşıya kalınan metinlerle, istenen veya umulan zihnî donanımı elde etmek mümkün değildir. Bu noktada kişinin ve toplumun ihtiyaçlarının karşılanmasında yaşam boyu kişisel eğitim gündeme gelmektedir. Kişisel eğitimi sürdürmek ise etkin bir okuma alışkanlığı kazanmaya, sürekli ve düzenli okumaya bağlıdır.

Yrd.Doç.Dr.Mehrali Calp

0 Comments:

Yorum Gönder

Deneme