Taş İle İlgili Atasözü Örnekleri ve Anlamları

 

Taş İle İlgili Atasözü Örnekleri ve Anlamları


Taşa tohum ekilmez: İşinde başarılı olamayacak kişiye veya verim getirmeyecek işe yatırım yapılmaz.

 Taş ol da baş yar: Bir işin ucundan tutup başarılı olman yeter daha da bir şey istemem.


 Taşı delen suyun kuvveti değil damlaların sürekliliğidir: Başarılı olmak, amacına ulaşmak isteyen kimse başaracağına öncelikle kendini inandırması gerekir. Daha sonra da azimli, sabırlı olmalıdır. Böyle yaptığı zaman er geç başarıya ulaşacaktır.

 Taş taş üstünde olur, ev ev üstünde olmaz: Aynı evde oturan iki aile arasında ger geç birtakım anlaşmazlıklar çıkar.

Taşa çıkan keçinin ağaca çıkan oğlağı olur: Küçükler büyüklerin tutum ve davranışlarını örnek alırlar.

Taş yerinde ağırdır: İnsan tanıdığı, bilindiği çevre içinde değer taşır. Onun kıymetini en iyi bilenler, kendi çevresinde bulunanlardır.


Taşı, taşla yonarlar: Her nesneyi veya kişiyi birbirine uyumlu olanlarla karşı karşıya getirirler.

Taşı yemişli ağaca atalar: Çok iş yapan ve kazanan kimseler başkaları tarafından özellikle az çalışıp az kazananlar tarafından kıskanılır. Kıskançlık ona karşı kötü işler yapmalarına bile neden olabilir.

Sokrates’in Savunması Kitabında Geçen Alıntılar

 

Sokrates’in Savunması Kitabında Geçen Alıntılar


Sokrates'in Savunması, dinsizlik suçu işlediği gerekçesiyle mahkemeye verilmesini ve Sokrates'in yaptığı savunmayı içermektedir. Sokrates hakkında verilen ölüm kararının infazına dek geçen zamanı ve Sokrates'i ölüme götüren olaylar dizisini anlatmaktadır. Kitapta geçen alıntılar şunlardır:


Kitapta geçen alıntılar şunlardır:


"Sorgulanmayan hayat yaşamaya değmez."

“Gerçekten de bir insanın maddiyata dostlarından fazla önem vermesinin sanılmasından daha utanç verici ne olabilir?”

“Kendilerini bilgili olarak satanlar, gerçekte en bilgisiz olanlardır.”

“Cehaletten daha büyük bir kötülük yoktur.”

“Bazılarının "insan düşmanı" olması gibi biz de "düşünce düşmanı" olmayalım.”

“Hayatım ve gücüm sürdükçe hiçbir zaman düşünmeyi bırakmayacağım.”

“Bir insanın bilmediği şeyi bildiğini zannetmesi, en eleştirilecek konu değil midir?”

“Kendilerini gerçekten felsefeye vermiş olanların sadece ölümle ve ölmekle ilgilendiklerini diğer insanlar büyük bir ihtimalle hiç fark etmez.”

“O, hiçbir şey bilmediği halde bir şeyler bildiğini sanıyor, oysa ben hiçbir şey bilmemekle birlikte bunun bilincindeyim.”


“Haksız yere idam ediliyorsun Sokrates Ne yani, haklı yere edilsem daha mı iyiydi?”

“İyice bilin ki, bir değil bin kez ölmem gerekse de, doğru bildiğimi yapmaktan vazgeçmeyeceğim.”

“Bu insanlar çok şey söylüyorlar, ama söyledikleri hakkında hiç fikirleri yok.. “

“Kendilerini gerçekten felsefeye vermiş olanların sadece ölümle ve ölmekle ilgilendiklerini diğer insanlar büyük bir ihtimalle hiç fark etmez.”

“Hiç kimseye haksızlık etmediğimden emin olduğuma göre, kendime de haksızlık edemem.”

''Bir insan ya hiç çocuk sahibi olmamalı ya da olursa çocukları için zahmete katlanarak onları eğitip yetiştirmelidir.''

“Ölümün insanoğlunun başına gelen iyiliklerin en iyisi olup olmadığını kimse bilmiyor, ama güya başa gelebilecek en büyük kötülük olduğunu sandıklarından ondan korkuyorlar. Birinin bilmediği bir şeyi bildiğini sanması cehaletin en utanç verici türü değil midir?”

“Yanlış konuşmak sadece dile karşı işlenen bir suç değildir, aynı zamanda ruhlara da zarar verir.”

“Ölümden kaçmak çok zor değildir, asıl zor olan kötülükten kaçabilmektir! Çünkü kötülük ölümden daha hızlı koşar.”

“Dayan kalbim, bir zamanlar daha büyük kötülüklere dayanmıştın.”

“Ayrılmak zamanı geldi artık, yolumuza gidelim: ben, ölmeye sizler yaşamaya. Hangisi daha iyi? Tanrıdan başka kimse bilemez bunu.”

“Bana bakın, bir köşede sessizce yaşamayı bir türlü başaramadım...”

“İyi insanlara kavuşmayı umut ediyorum.”

“Zaten yaşamdan uzak, ölüme yakın yaşıyorum.”

“Bilgeliğe, hakikate ve ruhun tekamülüne önem vermeyip de servet sahibi olmaya, itibara ve şöhrete bu kadar önem veriyor olmaktan utanmıyor musun?”

“Sizin alıştığınız gibi kendimi savunmaktansa, kendi alıştığım gibi konuşarak ölmeyi üstün görürüm.”


“Her zaman güzel öten kuğular, ölümlerinin yaklaştığını hissettiklerinde, belki de hizmetinde bulundukları tanrının yanına gideceklerine sevindiklerinden, daha çok ve daha güzel ötmeye başlarlar. Ama insanlar ölümden korktukları için kuğulara iftira atarak, üzüntülerinden öttüklerini, yaklaşan ölümleri için ağıt yaktıklarını söylerler.”

“Bana öğretilseydi istemeden yaptığım hatalardan vazgeçerdim.”

“Bütün insanların düşüncelerine değil de bazı insanların düşüncelerine önem verilmesi gerekir.”

 "Onlar birçok güzel şey söylese de, ne söylediklerinin farkında değiller."”

Sık Kullanılmayan 10 Atasözü ve Anlamları

 

Sık Kullanılmayan 10 Atasözü ve Anlamları

 

1) Sitteisevir, her saati bir devir: Nisan ayının son günlerinin her saati değişiklik gösterir ve hava dengesiz olur.

2) Bostancıya kelek satılmaz: Bir işin ustasına, o işin nasıl yapılacağı öğretilmez.

3) Kâğıdın yüzünü ağartan karadır: İnsanı dünyada var eden sadece bedeni değil esas olarak düşünceleridir.


4) Herkesin yorulduğu yere han yapmazlar: Genel kurallar herkesin istek ve ihtiyacına göre bozulamaz.

5) Eğretinin canı berk olur: İnsanlar başkasından geçici olarak adlıkları şeyi kendi mallarına gösterdikleri özenle değil de kötü biçimde kullanırlar.

6) Soğuk “kırk kat keçe, ben ondan geçe; bir kat deri, ben ondan geri” demiş: Deri suyu geçirmez ve insanı sıcak tutar. Keçe de kaç saat olursa olsun suyu emdiği için kişiyi ıslanmaktan ve soğuktan korumaz. Tıpkı bunun gibi hayatımız için ne kadar doğru önlemler alırsak zarara uğrama olasılığımız da o kadar azalır.

7) Dağları ıssız körleri gözsüz sanma: Her işin, her makamın gizli bir isteklisi mutlaka vardır.


8) Mayasız yoğurt tutmaz: Elinde küçük de olsa bir sermayesi olmayan çok para kazanamaz.

9) Merkebin kulağını kesmekle küheylan olmaz: Her canlının bir soyu ve yetişme tarzı vardır. Biri ötekine benzemez.

10) Zemheri de sür de çalı sür: En zor koşullarda bile çalışmaktan vazgeçmemek gerekir.

Nesli Tükenmekte Olan Hayvanlardan Hangilerini Biliyorsunuz. Sizce Bu Hayvanların Neslinin Tükenmemesi İçin Neler Yapılabilir?

 

Nesli Tükenmekte Olan Hayvanlardan Hangilerini Biliyorsunuz. Sizce Bu Hayvanların Neslinin Tükenmemesi İçin Neler Yapılabilir?


 Nesli tükenmekte olan hayvanlar, doğal yaşam alanlarının yok olması, iklim değişikliği, çevre kirliliği, avlanma vb nedenlerle tehlike altında olan türlerdir. Nesli tükenmekte olan hayvanlar şunlardır. Panda, deniz kaplumbağaları, kutup ayısı, fil, kaplan, orangutan, Meksika Yunusu vb. gibi hayvanlardır. 


Bu hayvanların neslinin tükenmemesi için çevreyi kirletmemeliyiz, ekosistemin dengesini bozmamalıyız.  Doğayı kendi haline bırakmamalıyız. Ormanlar yakıp yıkmamalıyız. Çevreyi temiz tutmalıyız. Zehirli atıkları denize bırakmamalıyız. Havayı, suyu ve toprağı kirletmemeliyiz. Örneğin Panda neslinin tükenmemesi için Bambu ormanları korunmalıdır, yasa dışı avlanmalar önlenmelidir. kaplanların korunması için kaplan habitatlarının korunması gerekir. Kaplanların  üremesinde destekleyen koruma alanları oluşturulmalıdır, fillerin yaşam alanları korunması ve genişletilmesi gerekir. Fildişi ticareti yasaklanmalıdır. Orangutanların neslinin korunması için yağmur ormanları korunmalı ve palmiye yağı üretimi devamlı hale gelmelidir.


 Denizkaplumbağalarının korunması için okyanuslar kirletilmelidir. Denizlere plastik atıklar bırakılmamalıdır vb. Kısacası habitat korunmalı, yada dışı avlanmalar önlenmelidir. İnsanlar bilinçli olmalı, doğasever olmalı, iklim değişikliği ile mücadele edilmelidir. Hayvanların üremesini destekleyecek koruma programları düzenlenmelidir.

Kurtarıcı Mısın Kurban Mı Kitabında Geçen Alıntılar


Kurtarıcı Mısın, Kurban Mı Kitabında Geçen Alıntılar

İnsanların hayatında kurtarıcı olduğunu zannederken belki de bir kurban olduğunu gizliyorsun. Kurban-kurtarıcı-zorba üçgeninde hayatını tüketiyor, oyunun dışında kalmamak pahasına kendinden ve hayallerinden vazgeçiyorsun.


Kitapta geçen alıntılar şunlardır:


“Var olmak değişmektir, değişmek olgunlaşmaktır, olgunlaşmak kendini sonsuz bir şekilde yaratmaya devam etmektir.”

"Kurtarıcılık gerçek güçten doğmaz, maskelenmiş bir benliğin sergilenmesidir."

"İnsanlar seni eskisi gibi kullanamadıklarında değiştiğini söylerler"

“Yapacak hiçbir şey olmadığında insan kendi ile uğraşmaya başlar..”


“Unutma kendini mutlu etmek, kendine değer vermek iyilik yapmaktan vazgeçeceğin anlamına gelmiyor. Sadece bu kez kontrol senin elinde oluyor. Fedakârlık kötü bir şey değil ama aşırı fedakârlık varsa bu da sağlıklı olamaz.”

“Hiçbir insan bu dünyaya güçlü olmak için gelmez. İnsanlar bu dünyaya mutlu olmak için gelir.”

"İnsanın kendini ihmal etmesi, kendini ikinci plana atması, kendi kul hakkına girmesidir. Kendini mutlu etmeden başkasını da mutlu edemezsin.”

“Manipülasyonun ve şantajın benzini, aşırı merhamet ve fazla anlayıştır.”

“Bu hayatta iş başa düştüğünde ama iyi ama kötü herkes hayatta bir şekilde kendi yolunu çizer.”

"Herkes her şeyin farkında ve kimse hiçbir şeyi yanlışlıkla yapmadı."

“Kendini bir kere ezdirdiğinde zamanla bunu yapan kişi kendinde hak görür ve sen buna tepki veremediğinde insanların gözünde böyle bir algıya dönüşür.”


“Kendi duygularınızı, değerlerinizi ve düşüncelerinizi inşa etmeniz için sınırlara gereksiniminiz vardır, aksi halde hep başkalarına bağımlı yaşar ve kendi benliğinizi oluşturamazsınız..”

“Kendi hikayeni yazmaya ne dersin? Bu sefer oyuncular olmayacak, gerçek duygularla, gerçek yaşantılarla sürdüreceksin yaşamını çünkü her şeyi kendi kalbine göre ayarlayacaksın. Sana dar gelen kostümleri çıkarıp atacaksın dolabından.. Ayağını sıkan ayakkabılardan vazgeçeceksin..”

“Kendi olmak ancak ve ancak bedel ödemeyi göze alan insanların başarabileceği bir şeydir.”

“İnsan aslında kırkına vardığında değil, farkına vardığında mutlu olmaya, hayatı anlamlı yaşamaya başlar..”

“İnsanların hayatında edindiğin yere dikkat et. Sadece sorunları olduğunda mı seni arıyorlar? Sadece uzman olduğun konuyla ilgili problem yaşadıklarında mı seni çağırıyorlar? Bir kahve içimlik zaman yaratmazlarken sadece sorunları olduğunda mı kapını çalıyorlar? Bunlara dikkatli gözlerle bakman gerekiyor ama en çok da kendine bakmalısın. Çünkü bunların seninle de bir ilgisi var...”

“Kendi çöplüğünde mutlu olmayan hep başkasının çöpünü karıştırır.”

“İtiraz etmediğin kimi inançların aslında kısırdöngüyü beslediğini bilmelisin.”

Aşağıdaki Kutucuklara Şiirin Hangi Bölümünde Hangi Duyguların ve Düşüncelerin Anlatılmak İstendiğini Yazınız

 

Aşağıdaki Kutucuklara Şiirin Hangi Bölümünde Hangi Duyguların ve Düşüncelerin Anlatılmak İstendiğini Yazınız


 Yüksek Evde Oturanın Türküsü

Evleri yüksek kurdular
Önlerinde uzun balkon
Sular aşağıda kaldı
Aşağıda kaldı ağaçlar ( Burada anlatılmak istenen şudur: İnsanlar yüksek katlı binalarda oturmaya başladığı zaman  o binanın içine hapsoldular. Doğal güzellikten mahrum kalmaya başladılar. Sulara ve ağaçlara daha uzak oldular. Doğal güzellikten mahrum kaldılar.

 

Evleri yüksek kurdular
On bin basamak merdiven
Bakışlar uzakta kaldı
Uzakta kaldı dostluklar ( Evleri yüksek kurdukları için insanlar arasında eski dostluklar ve arkadaşlıklar azalmaya başlandı. Herkes kendi kabuğuna çekildi. Sosyallik azaldı. Bakışlar uzak kaldı ve samimiyet yok oldu. Bundan dolayı da insan ilişkileri iyice zayıflamaya başladı. Eski tat kalmadı.

 

Evleri yüksek kurdular
Cama betona boğdular
Usumuzdaydı unuttuk
Topraklar uzakta kaldı
Toprağa bağlı olanlar ( İnsanlar kendi elleri ile doğal alanları yok ettiler, ağaçları kestiler, su kaynaklarını yok ettiler ve onun yerine kocaman binalar yaptılar ve doğal güzelliği el birliği yok ettiler. Bundan dolayı insan toprağa hasret kaldı. insan topraktan uzaklaştı ce cam betonlara mahkum kaldı.

(Gülten Akın)