ahmet haşim kim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
ahmet haşim kim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Ahmet Haşim

 

Ahmet Haşim'in Hayatı

1887: Bağdat’da doğdu. (Babası Bağdat’lı Alüsizadelerden Arif Hikmet Bey, Annesi Kahyazadelerden Sara Hanım)
Düzensiz İlköğretim hayatı görmüştür.
1895: İstanbul’a gitmiştir.
1896: Numune-i Terakki Mektebi’nde çok iyiolmayan Türkçesini geliştirdi.
1897: Galatasaray Lisesi’ne yatılı olarak girdi ve 10 yıl sonra mezun oldu.
Mezuniyet sonrası Reji İdaresi’ne girdi. Aynı zamanda Hukuk Mektebi’ne devam ediyordu.
n1910-1914: İzmir Sultanisi’nde Fransızca ve Edebiyat
Öğretmenliğine tayin edildi.
Yedek Subay olarak Birinci Dünya Savaşı’na katıldı.
1918-1919: İaşe Nezaretinde Memurluk Yaptı.
1922-1924: Düyun-u Umumiye’de çalıştı.
Güzel Sanatlar Akademisi’nde “Estetik” ve “Mitoloji” dersleri verdi.
1924: Yaz sezonunu Paris’te geçirdi.
Hayatının geri kalanı Mülkiye Mektebi ve Harp Akademisi’nde Fransızca öğretmenliği yaparak geçirdi.
1933: Kadıköyde’ki evinde öldü.

Ahmet Haşim'in Kişiliği

“Ürkerim kendi hayalatımdan
Sanki kandır şakağımdan akıyor
Bir kızıl çehrede ateş gözler
Bana güya ki içimden bakıyor”
Haşim’in kişiliği yaşamına, sanatı da kişiliğine bağlıdır.
Çocukluk günlerini hasta bir anneyle sert bir baba arasında geçirir.
8 yaşındayken annesinin ölümü Haşim’i derinden sarsar.
İstanbul’a gittiğinde girdiği ve kendisini yadırgatan okul çevresi Haşim’i tamamen yabancılık ve yalnızlık duygusuna iter.
Yalnızlığını arttıran ve Haşim’i kıskançlığa, kötümserliğe götüren sebeblerden biri de çirkinliğidir.
Sonuçta, Haşim’in tüm tezat ve komplekslerin toplandığı, hastalıklı ve hiddetli bir kişiliği vardır.

Ahmet Haşim'in Edebiyat Yaşamı


Haşim’in edebiyat yaşamı 3 evrede gelişme göstermiştir:
 1900-1908: Gençlik Dönemi:
İlk şiiri “Hayal-i Aşkım”ı 1901’de Mecmua-ı Edebiyye’de yayınlandı.
En çok beğendiği şairler: Şeyh Galip, Abdulhak Hamit, Muallim Naci, Tevfik Fikret ve Cenap Şehabettin’dir.
Fransız şiiriyle de temasa geçmiştir. Bu dönem, Servet-i Fünun etkisindedir.
Şiirinin temaları: akşam, güneş, kış ve bahar gibi doğaya ilişkin temaların yanısıra yaşanmamış aşkların ve gerçek olmayan sevgililerin şiirlerini yazar. Dili ağırdır.
25 yaşından sonra başlayan evre:
nFransız şiirinin tesiri altındadır.
nMallarme, Henri de Regnier,
Baudelaire, Verlaine ve Rimbaud
Haşimin en çok beğendiği şairlerdir.
“Göl Saatleri” adlı şiir kitabı bu evrenin ürünüdür.
Haşim bu dönemde bir ressam ruhu taşır, şiirlerinde çizgiden çok renk hakimdir.
Dili gençlik şiirlerine oranla sadedir.
Bu dönemdeki şiirleri Fecr-i Atici olarak yazmıştır. Fakat, Servet-i Fünun nazım tekniğini uygulamıştır.
Şiirinin başlıca temaları: gerçeğin dışına çıkma arzusu, varlığın dışında ideal, ulvi ve hayali bir aleme karşı duyulan özlem.
Olgunluk Çağı:
27 şiirinin toplandığı “Piyale” adlı şiir kitabı bu evrenin ürünüdür.
Şiirlerinin hemen hepsi lirik, sembolik ve daha çok empresyonist  (izlenimci) dir.
Saf, öz şiire yönelmiştir.
Dili önceki şiirlerine göre oldukça sadedir.
Haşim, artık sanatının hakiki edasına, Haşimane edasına kavuşmuştur...

 Ahmet Haşim'in Şiiri ve Şiir Hakkındaki Görüşleri

“Seyreyledim eşkal-i hayatı
Ben havz-ı hayalin sularında
Bir aks-i mülevvendir onun’çün 
Arzın bana ahcâr ü nebâtı”
*Haşim, şiirinin ana özelliklerini “Şiirde Mana” adlı makalesinde şöyle açıklar:
*Şiir duyulmak içindir.
*Şiirin dili, musiki ile söz arasında ve sözden ziyade musikiye yakındır.
*Şiir dili, açıklama vasıtası olmaktan çok, bir telkin vasıtasıdır.
*Şiirde musiki anlamdan önce gelir.
*Şiirin anlam bakımından açık olması zaruri değildir.
*Şiir terennümdür.
*Şiirin doğduğu yer bilinç altıdır, konu ise sadece terennüm için bir vesiledir.
*Haşim’in şiir anlayışıyla sembolizmin şiir anlayışı arasında yakınlıklar vardır; ancak sembolist şiirin esas unsuru olan sembol Haşim’in şiirinde yoktur.
*Haşim’in şiirine en uygun anlayış tarzı empresyonizm (izlenimcilik) dir.
*Haşim’e göre, şiir ne kadar ölçülemeze, belli ölçülere girmeyene yaklaşırsa o kadar şiir olur.

Şiirine Hakim Olan Temalar:

*Çocukluk anıları, aşk ve tabiattır.
*Gerçekten uzak, hayali bir aleme sığınma isteği bir çok şiirinde vardır.
*Akşam, gece saatlerindeki izleniler, göller, ağaçlar, ırmaklar ve kuşlar Haşim’in şiirinde yaşatılmak istenen başlıca öğelerdir.
*“Melali anlamayan nesle aşina değiliz” diyen Ahmet Haşim, tam bir hüzün şairidir.

Haşim’in Şiirinin Kelime Kadrosu:

*Akşam, gül, su, ağaç, güneş, ateş, gam, alev, yakut, kızıl, sözcükleri şiirinde hemen seçilir. Haşim kelime kadrosunu melal atmosferi yaratabilecek tarzda seçmiştir.
Alıntıdır....

 Ahmet Haşim HAYATI 1 SLAYT İNDİRRRRRRRRRRRRRRRRRR

 Ahmet Haşim HAYATI 2 SLAYT İNDİRRRRRRRRRRRRRRRRRR

 Ahmet Haşim HAYATI 3 SLAYT İNDİRRRRRRRRRRRRRRRRRR

Merdiven Şiirinin TAHLİLİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİ

FECR-İ ATİ EDEBİYATI

1901’de Servet-i Fünun dergisinin kapatılmasıyla dağılan topluluk II. Meşrutiyet’in ilanından sonra 1908 yılında “Ahmet Haşim, Emin Bülent, Ali Canip, Yakup Kadri, Hamdullah Süphi, Fuat Köprülü, Celal Sahir” gibi bir kısım genç sanatçılar bir araya gelerek bir edebiyat grubu oluşturdular. Gruplarına “Fecr-i Ati” adını verdiler.
1909’da ilk toplantılarını yaparak bildiri yayınladılar. “Fecr-i Ati Encümen-i Edebisi” adıyla edebiyatımızda edebi bildiri yayınlayan ilk grup olarak tarihe geçmişlerdir.

 

 

FECR-İ ATİ GRUBUNUN SANAT GÖRÜŞLERİ


-“ Sanat, şahsi ve muhteremdir.” görüşünü savunmuşlardır. Sanata ve edebiyata hizmet etmek amacıyla eserler yazmıştır.
-Sanatı ve edebiyatı boş vakitlerin verdiği sıkıntıyı giderecek bir araç olarak görmediler. Sanatın, toplumun eğitimine katkı sağladığına inandılar.
-Fransız edebiyatını örnek aldılar. Daha çok Fransız Sembolistlerden etkilendiler.
-Edebiyatın önemini halka anlatmak için çaba gösterdiler.
-Şiirlerini aruz ölçüsüyle yazdılar, serbest müstezatı geliştirerek kullandılar.
-Eserlerinde genellikle aşk ve doğa temasını ele aldılar. Romantik bir aşkı dile getirdiler, gerçekten uzak bir doğa betimlemeleri yaptılar.

-Eserlerinde ağır ve süslü bir dil kullandılar. Servet-i Fünuncularda olduğu gibi Arapça, Farsça kelime ve tamlamalara sıkça yer vermişlerdir.

-Servet-i Fünun Edebiyatına bir tepki olarak ortaya çıkmalarına rağmen edebiyata bir yenilik getirmemişlerdir. Yazdıkları eserlerle Servet-i Fünun Edebiyatını devamı niteliğinde olduğunu göstermişlerdir.

-1912’de dağılan topluluğun birçoğu Milli Edebiyat akımı içinde yer almış, bazıları da edebiyat yaşantılarına bağımsız olarak devam etmişlerdir.

FECR-İ ATİ EDEBİYATINDA ŞİİR


-Şiirde, Sembolizm ve Empresyonizm akımları etkili olmuştur.
-Şiirde daha çok aşk ve doğa temaları işlenmiştir. Duygusal söyleyiş ağır basmıştır.
-Şiirde ölçü aruz ölçüsüdür.
-Şiir dili Arapça-Farsça sözcük ve tamlamalarla doludur.
-Ahmet Haşim, Fecr-i Ati şiirinin en önemli şairidir.

FECR-İ ATİ GRUBU SANATÇILARI


AHMET HAŞİM (1884-1933)
-Fecr-i Ati topluluğunun en büyük şairidir. Bağdat’ta doğdu.
-Şiirlerinde psikolojik durumunun yansımaları görülür.
-küçük yaşta annesini kaybetmiş, bu durum onu karamsarlığa, yalnızlığa, sıkıntılara itmiştir.
-“Sanat sanat içindir.” görüşüyle şiirler yazmıştır.
-Sembolizmin edebiyatımızdaki en önemli temsilcisidir.
-Nesneleri değil, nesnelerin kendinde bıraktığı izlenimleri anlatması onu Empresyonizme (İzlenimcilik) yaklaştırır

-Şiirde anlamın kapalı olmasını, her okuyucunun şiiri farklı biçimde yorumlamayabilmelidir. Şiir asla düzyazıya çevrilemez.

-Hayale önem veren sanatçı, toplumsal sorunlara hiç yer vermemiştir.
-Kızıl gün batımları, sararmış yapraklar, ay ışığı altındaki doğa, loş karanlıklar… onun başlıca şiir temalarıdır.
-Sembolist şiirin esas öğesi olan “Sembol” şiirinde pek yoktur.
-Şiirlerini arzu ölçüsüyle yazmıştır.
-Şiirde muskiye önem verir. Şiirin “ sözden çok musikiye yakın bir dil” olduğunu söyler.

-Şiir dışında fıkra, gezi türünde de eserleri vardır. Düzyazı dili sade ve konuşma havasındadır.

-“Bize Göre, Gurabahane-i Laklakan” adlı eserlerindeki kimi yazılar, edebiyatımızın ilk deneme örnekleri sayılır.

ÖLÇME- DEĞERLENDİRME


Aşağıdaki cümlelerin karşısına yargılar doğru ise (D), yanlış ise (Y) yazınız?
Türk edebiyatının ilk edebi beyannamesi Fecr-i Ati Topluluğuna aittir. ( )
Fecr-i Ati Topluluğu sanatçıları Tanzimat dönemi Edebiyatından etkilenmişlerdir. ( )
Fecr-i Ati topluluğu sanatçılarından bazıları daha sonra Milli Edebiyat hareketine katılmışlardır. ( )
Aşağıdaki cümlede boş bırakılan noktalı yere uygun ifadeyi yazınız.
Fecr-i Ati Topluluğu slogan olarak “Sanat, şahsi ve muhteremdir.” sözünü kullanmışlardır.()

Aşağıdakilerden hangisi Fecr-i Ati Beyannamesinde adı bulunan sanatçılardan biri değildir?
Ahmet HAŞİM B) Mehmet FUAT
C) Celal SAHİR D) Şahabettin SÜLEYMAN
E) Yahya Kemal BEYATLI

CEVAP: E

“1909’DA Fecr-i Ati Topluluğuna katıldı. Bu topluluğun dağılmasından sonra da şiirler yazmayı sürdürdü. Şiirlerinin hepsi de aruzla yazılmıştır. Aşk ve doğa temalarını işlediği, sembolizm akımı anlayışına uygun olarak yazdığı şiirlerinde hayale ve müziğe büyük önem verdi. Güçlü şiirleri yanında değişik konuları yoğun bir dille anlatan fıkraları da vardır.”
Burada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?
Ahmet Haşim B. Cenap Şahabettin
C. Süleyman Nazif D. Faruk Nafiz Çamlıbel
E. Yahya Kemal Beyatlı
CEVAP:A