8 Atasözü ve Anlamları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
8 Atasözü ve Anlamları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

8 Atasözü ve Anlamları

 

8 Atasözü ve Anlamları


İnsan zaman olur dağı kaldırır zaman olur darıyı kaldıramaz: İnsanın her günü ve saati bir olmaz. Gücü yerindeyken, morali düzgünken çok iyi iş yapar ve bitirir. Gücü yokken, morali bozukken en küçük bir iş karşısında eli ayağına dolaşır, ne başarılı olabilir ne de verimli.

Kurttan çoban olmazÇok önemli ve değerli olan bir mal veya eşya zarar görmemesi veya tamamen yok olmaması için ona zarar vereceği önceden belli olan kişilere teslim edilmemelidir.


 Odunun kurusu, suyun durusu.: Kullanılacak eşyanın kalitesi ve işe yarar olanı makbuldür.

Tarlasında çalışmadım, işine karışmadım: Ben kimsenin işine karışmadım. Herkes kendi işinden sorumludur.

Şapkası dar gelen başım büyük sanır. Bazı kişiler yaptıkları işleri abartarak kendilerini övmeyi pek severler. Bir eksiklik olsa suçu kendinde değil başkalarında ararlar.

İtin kuyruğu kalıba girmez: Yaradılıştan huysuz olan bir kimseyi sonradan eğitmekle adam etmek zordur.


Ne verirsen elinle o gider seninle: İnsanın bu dünyada yaptığı bir iyilik ahirette karşısına çıkar.

Her kuşa yuvası hoş gelir: Her insan için kendi aile ocağı kutsaldır ve sıcaktır.

8 Atasözü ve Anlamları

 

8 Atasözü ve Anlamları


Üzümünü bol işittiğin bağa sepetini küçük götür: İnsan duyduğu her söze inanmamalıdır. Söylenenlerin hepsinin veya bir bölümünün yalan olabileceğini düşünmeli, daima temkinli olmalıdır. Sözün doğru olup olmadığı iyice araştırılmalıdır.

Mayasız yoğurt tutmaz: Elinde küçük de olsa bir sermeyesi olmayan çok para kazanamaz.


İmam ölüyü, deli deliyi sever: Kişiler duygu, düşünce, eğitim gibi konularda kendine benzeyen, uygun olan kişilerden hoşlanır ve onlara yaklaşırlar.

Eğreti kuyruk tez kopar: Başlangıçta iyi başlanmayan işlerin sonunun iyi olması çok  zordur.

 Bir varmış, bir yokmuş: Şimdi var olanın az sonra da olacağının garantisi yoktur.

 Az ada. çok öde: Söz vermek kolay, bunu yerine getirmek zordur. Bundan dolayı insan yerine getirebileceği şeylerin sözünü vermelidir.


 Abacı kebeci sen neci?: Kişi kendisini ilgilendirmeyen bir işe karışmamalıdır. Deliye bal tattırmışlar, çarşıda katran bırakmamış: Aklı kıt olan kişi hoşuna giden bir şeye benzettiği her şeyi elde etmeyi çok ister. Şapkası dar gelen başım büyük sanır: Bazı kişiler yaptıkları işleri abartarak kendilerini övmeyi pek severler. Bir eksiklik olduğu zaman suçu kendinde değil başkalarında ararlar.

Türk’ün aklı gözünde: Türk, gözü ile görmediği bir konuda kolay kolay kesin yargıda bulunmaz.

8 Atasözü ve Anlamları

 

8 Atasözü ve Anlamları

 

1) Göz, mideden büyüktür: Bir midenin içine alacağı yemek miktarı bellidir. Kimi insanlar ihtiyaçları olmadığı halde gördükleri ve istedikleri her şeye sahip olmak için açgözlü davranış sergilerler. Neyi, ne kadar alacakları hiç belli olmaz. İnsan kanaatkar olmalıdır. İhtiyacı olanı kadarını almalıdır.

2) Gurkun bastığı civciv incinmez: Büyükler çocuklarının iyiliği için, ona değer verdiği için acı sözler söyleyebilir. Çocuk da bunu bildiği için incinmez.


3) Ecele çare olsaydı Lokman Hekim bulurdu: Birçok hastalığın çaresini bulan Lokman Hekim ölüme çare bulamadığına göre ölüm çaresizdir. Yani her insan eninde sonunda ölecektir anlamında kullanılan sözdür.

4) Dört göz bir evlat için: Bir çocuğun ihtiyaçları anne ve babası tarafından birlikte karşılanır.

5) Bezi herkesin arşınına göre vermezler: Genel kurallar bireylerin isteklerine göre değiştirilmez.

6) Amasya’nın bardağı, biri olmazsa biri daha: Elde edilemeyip kaçırılan şeyler için üzülmeye gerek yoktur. Fırsatlar değerlendirildiğinde benzerlerini bulmak mümkündür.


7)  Ana gibi yâr olmaz, Bağdat gibi diyar olmaz: Anne, insana hiçbir çıkar gözetmeden, karşılık beklemeden destek olan, ilgi gösteren tek kişidir.

8) Han evi, babam evi: İnsan, baba evinin rahatlığını hiçbir yerde bulamaz.