Vatan Özlemi Konulu Bir Hikaye
Savaş tüm şiddeti ile devam
ediyordu . Bomba sesleri kulak sağır edecek kadar şiddetlenmeye başlamıştı .
Mehdi küçük bir çocuktu ve son zamanlarda oyunları yıkık dökük binaların
arasında saklambaç , kovalamaç gibi oyunları oynamak olmuştu . Eskisi gibi iyi
de beslenemiyorlardı ve günden güne zayıflamaya başladı . Babası bir gün eve
geldi ve acilen alabildikleri eşyaları alıp bir an önce ülkelerini terk
etmeleri gerektiğini aksi halde başlarına korkunç şeyler gelebileceğini söyledi
.
Kısa sürede toparlandılar ve bir
kamyonun arkasına bindiler . Mehdi kamyon ilerlerken yavaş yavaş uzaklaşan ve
küçülen evlerine bakıyor " Bir daha görebilir miyim acaba ? "
dercesine düşüncelere dalıyordu . Aç susuz , tıklım tıklım araçlarda ve çadırlarda
günlerce seyehat edip Türkiye'ye ulaştılar . Yağmur yağdıkça su basan zemin
katta iki oda küçü bir yer buldular . Mehdi
kapıya oturuyor ve karşıdaki parkta neşeyle oynayan çocukları seyrediyordu .
Neler konuşuyorlar, nasıl bu kadar neşeli olabiliyorlar hiç anlamıyordu . Ara
sıra da gözleri yaşarıyordu. Evini , vatanını özlemişti . Her köşesinde anılar
saklayan o kerpiç ev gözünün önünden gitmiyordu . Burada kimsenin dilini
anlayamamak , insanlar tarafından acınarak bakılmak çok zoruna gidiyordu .
Günler hatta yıllar geçti . Mehdi dil
öğrendi, okula gitti , yeni arkadaşları oldu , oyunlar oynadı ama o yıkık dökük
binalar arasındaki saklambaç kadar zevk alamadı . Yıllar geçtikçe de içindeki
vatan özlemi daha da katlandı .
0 Comments:
Yorum Gönder
Deneme