zaman konulu deneme etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
zaman konulu deneme etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

ZAMANDA YOLCULUK

Zamanda yolculuk
Yıl 2038, insanların bir yerden bir yere ışınlanabildiği, görünmez olabildiği, insan emeğinin değerini yitirdiği zamanlardan bir gün.

Sabah kalktım. İlk işim elektronik lavabomu yanıma çağırtıp elimi ve yüzümü yıkatmak oldu, daha sonra robotlar tarafından hazırlanan kahvaltımı yaptım. Bu arada eğitim süresi 5 yıl daha uzadı ben hala üniversitede okuyorum. Ben hala evlenmedim çünkü insanlar artık birbirini sevmiyor. Sevdiğine kavuşmak için dağları delmek diye bir şey yok artık. Şimdiki fıkralar Leyla ile mecnunun birbirine olan aşkları. Hayat çok zor denirdi önceden şimdi ise bıkkınlık konusu hayat çok kolay. İnsanlar hiçbir şeye emek çekmiyor. Ama özür dilerim bir şeye emek çekiyorlar; ROBOTLAR. Her şey robotlarla elektronik cihazlarla hallediliyor. Televizyonu, bilgisayarı hiç sormayın. Öyle bir küçüldüler ki cep telefonu diye yanımızda 2008 de ki saatlere benzeyen cihazlar taşıyoruz.

Artık sır yok. İnsan düşünceleri okunabiliyor. Bu yüzden insan ilişkileri çok fena. Düşündüğün her şey duyulduğu için kimse düşünemiyor. Evlerimiz artık 400–500 katlı ama eskilerin 10 katlı evleri kadar. Komşuluk derseniz çok fena. İnsanların istedikleri kişiliğe sahip robotları var. Onlarla konuşuyor, arkadaşlık ediyorlar.

Kıyametin yaklaştığı söyleniyor. İnanmıyorum ama korkuyorum. Bu arada doğada artık mavi ve yeşil yok siyah ve gri var. O eskiden mavi olan gökyüzü şimdi gri tonlarında. Sular çamur renginde, ağaçlar kahverengi. Anlayacağınız hayat bir trene binmek gibi siz duruyorsunuz ama zorla da olsa sizi yürütüyorlar


MERYEM YANIK

Zaman

Zaman insanın varoluşundan ölümüne kadar gölgesi misali dizlerinin dibinden hiç ayrılmayan gölgesidir. Zamanı durdurmak maalesef ki  mümkün değildir. Her geçen saat,dakika, saniye ömrümüzden hırçın bir nehir misali akıp gider. Ama bir işi zamanında yapmak bambaşka bir şeydir. Sanki kötü bir büyücünün sonsuz olarak hapsedilmesi gibidir.  Zaman belkide dili olmayan fakat ne söylediğimizi anlayan yavru bir bebek gibidir. Her bebek gibi o da doğar, büyür ve ölür;  yani yok olur. Ne külleri kalır ardı sıra ne bir iz, bir nişane ondan bir hatıra.

İnsanlar işlerini zamanında yapmalı. Eğer ki insanlar işlerinin zamanında yaparlarsa ömründen geçen bir saniyenin dahi sayısız tarifi mümkündür. Ne çare ki bu durum ters yönde olur vah o zaman geç günlerine ki hem de ne vah! Bazen zamanı kullanmamak kötülük mikrobunu bulaştırır üzerimize. Bir kere kirlendi mi vay haline o zaman. Yakanı bırakırsa ne ala. Yok bırakmazsa yakanı bittiğinin resmidir bilesin. Zamanı düzgün kullanmak bu mikropları vücudumuzdan atmanın yegane yöntemidir ki bizatihi denedim ve ruhumun temizlenmesi ile istediğim ruhani dinginliğe vardım.  Zamanı tarif etmek ne mümkün. Zaten öyle ki yazımın başından beri kıvranıp duruyorum. Ama bildiğim şey şu ki bir kuş misalidir zaman. Kanat çırpmaya bakar bir hayat, bir kanat çırpmamaya bakar beraberinde gelen soğuk ölüm. Zamanın kıymetini onun için idrak etmek önemlidir. Zamanın bize sunulan bir lutuf olduğu bir gerçektir.

Evet arkadaşlar zaman bize sunulan bir lutufdur. Bu hediyeyi alıp açmak ve bu hediyeye sahip çıkmaz bizim elimizde.Benden size küçük bir sır; zaman yeni alınan bir elbise, bir ayakkab gibidir. Her zaman yastığımızın altında heyecanla sabahı bekleyen bir çocuk saflığındadır. Zamanın kıymetini bilin. Lakin zaman kıymeti bilinmediğinde en acı meyva gibidir buruk bir tat bırakır ağzınızda

Melek Gökdemir