mektup etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
mektup etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Mektup,Dilekçe,Telgraf

Mektup Nedir ?


Mektup : Başka bir yerde bulunan bir kişiye , bir kuruma ya da bir topluluğa maksadı bildirmek amacıyla yazılan yazıdır.

Mektuplar kullanılış amaçlarına göre iki ana gruba ayrılırlar :

1- Özel mektuplar

2- İş mektupları

1-Özel Mektuplar :


Yakınlara , arkadaş ve tanıdıklara yazılan  mektuplara özel  mektup  denir  .Çok çeşitlidir. Haberleşme , çağrı ( davet) , teşekkür , kutlama mektupları bunların başlıcalarıdır.  Bazı özel mektuplar ise anlatım güzelliği ve sanat değeri taşırlar . Özellikle ünlü kişilerin ( devlet adamları , sanatçılar ) yazdıkları mektuplara              edebi mektup diyoruz.

2- İş Mektupları :


Bir iş amacıyla kişi ya da kurumlara yazılan mektuplara iş mektubu denir.  “Dilekçeler , ısmarlama mektupları , resmi mektuplar” iş mektupları kapsamına giren mektuplardır.

Mektup Yazımında Uyulacak İşlem Basamakları:


•Mektup çizgisiz kağıda dolma kalemle yazılır.

•Mektubun sağ üst köşesine tarih ve mektubun yazıldığı yerin adı yazılır.

•Mektuba hitapla başlanır , hitaptan sonra virgül konur.


•Sağ alt köşeye isim yazılır , imza atılır.

•Mektubun giriş bölümünde mektubun yazılış nedeni belirtilir.

•Gelişme bölümünde düşünce ve duygular açıklanır.

•Sonuç bölümünde selam , sevgi ve saygılar iletilir.



Mektup zarfı yazımı:


•Zarfın sol üst köşesine mektubu gönderenin adı soyadı ve adresi yazılır.

•Mektup zarfının sağ alt köşesine mektubu alacak  kişinin adı soyadı ve adresi yazılır .

•Mektup zarfının sağ üst köşesine pul yapıştırılır.

•Mektubun yazıldığı kişiye ulaşabilmesi için adres bilgilerinin tam ve doğru olarak belirtilmesi gerekir.

 DİLEKÇE YAZIMINDA UYULACAK İŞLEM BASAMAKLARI :


•Sol üst köşeye dilekçenin yazıldığı kurum ya da kişinin bulunduğu şehrin adı yazılır ve virgül konur.

•Dilekçenin yazılma nedeni belirtilir.

•Sol alt köşeye adres yazılır.

•Sağ alt köşeye tarih ve isim yazılarak , imza atılır.


Telgraf yazımı:



•Beyaz dosya kağıdının üst kısmına telgrafı göndermek istediğimiz kişinin adı soyadı ve adresi yazılır.

•Kağıdın orta kısmına iletilmek istenen mesaj ya da haber yazılır.

•Kağıdın alt tarafına telgrafı gönderen kişinin adı soyadı ve adresi yazılır.




SON MEKTUP



Her zamanki sıradanlığıyla yaptığım sabahı, cennette geçen bir güne çeviren mektubu aldım. İsmi lazım değilden gelen tertemiz bir kâğıttı o. Yüreğinden düşen sevinç gözyaşlarını akıttığı ve beni ısıtan muhteşem eser. Onunla iken bazen beni sevmediğini, anlamadığını düşündüğüm için umutsuzluk kuyularına düştüm; bazen beni seviyor diye gökyüzüne tırmandığım oldu. Şimdi ise gökyüzünün ne kadar kısa kaldığını anladım. Onu hiç görmedim, ama kendimden bile daha iyi tanıyorum. Boyunu, kilosunu, ayakkabı numarasını, arkadaşlarını, ailesini mıh gibi kazıdım aklımın bir köşesine. İçimden Attila İlhan, Orhan Veli olmak geliyor; en güzel şiirleri yazmak ve en güzel kelimeleri seçerek bir araya getirmek için. Sonra onların bile yetersiz kalacağını görüyorum. Onlar bile yetersiz kalıyor içimdeki kasırgaları anlatmak için.

Uyuyamadığım gecelerin, onsuzluğun kalbime vurduğu yumrukların suçlusu ismi lazım değildi. Resimleri dışında bir kere bile görmediğim, onsuzluğun hüzün tepelerinde bir akşam olduğunu düşündüğüm kişiydi. Saçlarından, sözlerinden, esprilerinden, anlayıp da anlamamazlıktan gelmelerinden suçluydu. Rüyalarımı esir almaktan suçluydu. Daha önce görüşmememizden suçluydu. Suçunun cezasının müebbet  olmasını istediğim kişiydi o.
Onunla tanıştığım gün (22 Şubat) ikinci doğum günümdü. Bugün (17 Mayıs) ise üçüncü doğum günüm oldu. Seninle, hayatımın tüm 22 Şubat ve 17 Mayıslarını kutlamak istiyorum.
Bir kuyu, bir çıkmaz sokak arıyorum; sadece “seni seviyorum” diye haykırmak, tüm Dünyaya ilan etmek için.
Lütfen bu mektup bir rüya olmasın, ismi lazım değil. Lütfen gerçeğin ta kendisi olsun. Lütfen mektubundaki sevgi sözcükleri, benim sana duyduğum aşk kadar gerçek olsun. Lütfen beni rüyalarımda yalnız bırakma, lütfen beni sevdiğini bir kere daha söyle.

SERKAN   DİLEK