özne yüklem uyumsuzluğu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
özne yüklem uyumsuzluğu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Anlatım Bozuklukları

Konuşurken veya yazarken amacımız ,duygu ve düşüncelerimizi başkalarına iletebilmektir.İşte bu iletişim işi için başvurduğumuz yönteme anlatım diyoruz.
Düşüncelerimizi doğru olarak iletilmesini engelleyen,dil ve anlamla ilgili yanlışlıkların tümüne de anlatım bozukluğu denir.
Anlatım bozukluğu konusuna geçmeden önce,iyi bir cümlenin özelliklerine kısaca deyinelim:
1. Doğruluk :Cümlenin dilbilgisi kuralarına ve anlam özelliklerine göre eksiklik taşımamasıdır.
2.Açıklık :cümleyi okuyan ya da dinleyenin ondan tek anlam çıkarmasıdır.
3.Duruluk:Duygu,düşünce ve gözlemlerin,gerektiği kadar sözcükle anlatılmaıdır.
4.Yalınlık:Duygu, düşünce ve gözlemleri anlatırken gereksiz ifadelere yer vermemektir

1.Özne-Yüklem Uyuşmazlığı,Özne Eksikliği:

Bu anlatım bozukluğu, bileşik ya da sıralı cümlelerde görülür.Bu tür cümlelerde ortak kullanılan özne, cümlelerden birinin yüklemiyle uyum sağlamazsa burada özne-yüklem uyuşmazlıüı, aynı zamanda da özne eksikliğivardır.
ÖRNEK:Öğretmenimizin kolu çıktığından yarın yapılacak pikniğe
gelmeyecek.
Bu cümle bieşik bir cümledir.Birinci cümlenin öznesi “öğretmenimizin kolu”dur.İkinci cümlenin öznesi yoktur.Yani temel cümlecik öznesidir.Oysa pikniğe gidecek olan “öğretmenimiz”dir.Cümle şöyle düzeltilmelidir:
-Öğretmenimizinkolu çıktığından öğretmenimiz arın yapılacak pikniğe gelmeyecek.

2.Özne-Yüklem Arasındaki Tekillik Çoğulluk Uyuşmazlığı

Cümle konusu işlenirken öznenin insanlar dışında çoğul olması dışında,yüklemin çoğul kullanılmayacağını görmüştük
Örnek:Çözemediğimiz sorunlar, bizi hayattan bıktırdılar.
Cümledeki “çözemediğimiz sorular” öznesi soyut bir kavramdır. Yüklminin tekil olması gerekir. “Çözemediğimiz sorular, bizi hayattan bıktırdı.”

3. Özne –Yüklem Arasındaki Kişi Uyuşmazlığı

Özne birden fazla kişiden oluşuyorsa ve içinde ı.kişi varsa , yüklem 1.çoğul kişi ;ı.kişi özneden bulunmayıp 2.ve 3. kişiler varsa yüklem 2. Çoğul kişiyle ilgili olur.
ÖRNEK:Yaz tatilinde köye Tarık ve sen gideceksin .
Özne 2. ve 3. kişilerden oluştuğuna göre yüklem 2. çoğul kişi olmalıdır “… gideceksiniz.”

4.Yüklemler Arasında Çatı Uyuşmazlığı

Bir bileşik ya da sıralı cümlede aynı özneye bağlanan yüklemlerin aynı çatıya sahip olması gerekir .Buna uymamak , anlatım bozukluğuna yol açar.
ÖRNEK: Bütün konular, iyice tekrarlamadan anlaşılmaz.
Cümledeki “tekrarlamadan” fiilimsi etken , “anlaşılamaz”fiili edilgen çatıdır. “tekrarlamadan” sözcüğü “tekrarlanmadan” biçimine yani edilgen duruma getirilmelidir. Cümle, farklı bir şekilde de düzeltilebilir. “Bütün konuları ,iyice tekrarlamadan anlayamazsın .”
ÖRNEK
Aşağıdaki dizelerin hangisinde özne-yüklem uyuşmazlığı vardır?
A)Gözümün dediği yere gül düşer
B)Dinle de gönlümü alıver gitsin
C)Yeryüzünde bir sen ,bir de ben varım
D)İstersen dünyayı çağır imdadına
E)Arkandan gelecek hep ayak sesin
ÇÖZÜM
Özne yüklem uyumsuzluklarından biri de “özne 1.ve2. tekil olursa , yüklem 1. çoğul kişi olur”kuralına aykırı kullanılmaktadır.C’deki cümle şöyle düzeltilebilir.”Yeryüzünde bir sen, bir de ben varız.”
DOĞRU SEÇENEK C
 ÖRNEK:
Türkçede bir cümleninöznesi,birinive üçüncü tekil kişiden oluşuyorsa ,yüklemi birinci çoğul kişi olur.
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu kurala uymamaktan kaynaklanan bir anlatım bozukluğu vardır?
A)O akşam ben kendi odama,Fatma da kendi odasına çekilmişti.
B)Teyzemlerin yeni evlerine taşınmasından sonra siz bu eve yerleştiniz.
C)Havalar böyle giderse bir süre daha kahvaltımızı balkonda yapabileceğiz
D)Ben de bir tabak alıp sofraya oturayım.
E)Babasıyla annesi , bir evi üç yılda zar zor yptırabildiler.
ÇÖZÜM:
A’daki cümlede kurala uymamaktadır doğan bir anlatım bozukluğu vardır: “Çekilmişti” yüklemi cümledeki iki yargı için ortak olarak kullanılmıştır.Bu yüklem ,ikinci yargıya uyuyor, birincisine ise uymuyor.
Fatma kendi odasına çekilmişti.
Ben kendi odama .........çekilmişti(m)
Doğru Seçenek A

5.Dolaylı Tümleç Eksikliğinden kaynaklanan

Bileşik ya da sıralı cümlelerdeki ortak öğe kullanımı , bu anlatım bozukluğunun temel kaynağıdır.
Birinci cümle ya da cümlecikteki nesnenin veya dolaylı tümlecin, sonraki cümle için ortak düşünülmüş olması bu anlatı bozukluğuna nedenidir.
ÖRNEK:
Mehmet Amca , gençleri çevresine toplar , savaş hatıralarıı anlatır (kime anlatır? Gençlere)

6. Nesne eksikliği

Bileşik veya sıralı cümlelerde nesnenin yada tümleçin ortak düşünülmesinden kaynaklanır.
Bu defa da çocukların isteğine uydu ve luna parka götürdü.
Sıralı cümlenin ikinci bölümünde nesne eksikliği vardır. Cümle şöyle düzeltilebilir;”...ve onları luna parka götürdü.”

7. Eylem (Yüklem) ya da Yardımcı Eylem Eksikliği

Bu tür anlatım bozukluğu, bileşik veya sıralı cümlelerde eylemlerin, yüklemlerin, ya da yardımcı eylemlerin ortak kullanılmasından kaynaklanır.Diğer anlatım bozukluklarında olduğu gibi bu tür bozukluklar, cümlenin anlamını da etkiler.
Köydeki işlerin ağırlarını biz, yorucu olmayanları da kadınlar yapar.
Bu cümlede birinci cümlenin öznesi olan “biz” sözcüğü, ikinci cümlenin yüklemine bağlanarak özne-yüklem uyumsuzluğu ortaya çıkmıştır. Birinci cümleye “yaparız” yüklemi getirilmelidir.
!
Öğe eksikliğiyle ilğili sorularda,eksikliğin genellikle cümlenin bağlantı yerlerinde ;bağlaçlardan, virgüllerden, noktalı virgüllerden ve fiilimsilerden sonra olduğuna dikkat edilmelidir.Örnekler, bu mantıkla yeniden incelenebilir.

8. Tamlayan ve Ek Yanlışları

Dilimizde isim ve sıfat tamlamaları diye iki tür tamlama olduğunu biliyoruz. Bu tamlamalar kurulurken bazen kullanılmaz, bazen de gereksiz kullanılır.Bu da anlatım bozukluğuna yol açar.Tamlamalarda ortak kullanılan öğelerin, virgül ve bağlaçlarla bağlandığı durumlarda bu tür yanlışlıklara rastlayabiliriz
Kanunlar hazırlanırken kişisel ve kamu yararı gözetilmeli.
Cümledeki “kamu yararı” bir isim tamlamasıdır.”kişisel” sözcüğü bir sıfattır ve bu tamlamaya bağlandığından “kişisel yaralı” biçimde anlamsız bir tamlama oluşmaktadır.
Tamlama birkaç biçimde kurulabilir: “…..kişi ve kamu yararı..” “…kişisel yararla kamu yararı …”, “…kişisel ve kamusal yarar..”gibi
! Tamlama yanlışlarından biri de tamlayan olarak kullanılmadığı için anlatım bozukluğuna yol açan “senin ve onun” zamirlerdir.Yalnız, bununla ilgili soru, açıklamayla verilmediği takdirde bu cümlelerde anlatım bozukluğu aramayacağız.
Örneğin ,”Yarışmada birinci olduğuna sevindim.” cümlesi 1991-ÖSYS’de anlam karışıklığı olan bir cümle olarak sorulmuştur.Fakat”Yaptıklarının yeterli olmadığını anlatmaya çalışıyor” cümlesi de 1996-ÖSYS’de anlatım bozukluğu olmayan seçsneklerden biri olarak verilmiştir.Oysa aynı belirsizlik burada da vardır.
Senin birinci olduğuna...
Onun birinci olduğuna,
Senin yaptıklarının...
Onu yaptıklarının...
ÖRNEK
A)Yetkiler, bu konuda uluslararası işbirliği yapılmasına karar verildi.
B)Siyasi, askeri ve ekonomi alanlarında görüştüler.
C)Üye olan ülkelere toplatı konusunda bilgi verilmesi gerek görüldü.
D)Toplantıda, herkesin tartışmalara katılması gerektiğini söylediler.
E)Gelecek toplantıda ele alınacak konuyu belirlediler.
(1998/ÖSYS)
ÇÖZÜM;
B seçenekğinde “siyasi” ve “askeri” sözcükleri sıfat olmasına rağmen bir isim tamlamasının tamlayanları gibi kullanılmıştır.B’deki cümle şöyle düzeltilebilir:”Siyasi, askeri ve ekonomik alanlarda görüştüler.”
DOĞRU SEÇENEK B

9.Sözcüklerin Yapısal Yanlışlığı

Sözcüklerdeki yapısal yanlışlığın kaynağı, günlük konuşmalardaki bazı yanlılıkların yazıya aktarılmasıdır.Sözcüğün yapısal yanlışlığı, anlamının da cümleye uygun olmaması sonucunu doğurur.
Satışlrın iyi gittiğini görünce her şeyi pahalandırdı.
Cümledeki “pahalandırdılar” sözcüğü”pahalaştırdılar” biçiminde olmalı a da cümle é...her şeyin fiyatı artırdılar” biçiminde kurulmalıdır.

10.Öğe Fazlalığı

Cümledeki bir sözcük ya da sözcük öbeğinin yerine aynı akleri almış bir zamirin kullanılmasıyla, ya da ortak öğenin sıralı cümlelerde tekrarlanmasıyla yapılan anlatım bozukluğudur.
Köyünü çok sever, onu hiçbir yere değişmezdi.
Cümledeki “onu”sözcüğü gereksiz kullanılmıştır.Çünkü”köyünü” nesnesi iki cümleninde ortak öğesidir.

 Anlatım Bozuklukları Slayt 1  İNDİRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRR


 Anlatım Bozuklukları Slayt 2  İNDİRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRR


 Anlatım Bozuklukları Slayt 3  İNDİRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRR


 Anlatım Bozuklukları Slayt 4  İNDİRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRR


 Anlatım Bozuklukları Slayt 5  İNDİRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRR


 Anlatım Bozuklukları Slayt 6  İNDİRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRR


Anlatım Bozuklukları

a) Eş anlamlı kelimelerin bir arada kullanılması


Bu konuda herkesin fikir ve görüşünü almalısınız.
Hava sıcaklığı sıfırın altında eksi sekiz derece imiş.
Yirmi dakika geçmesine rağmen program henüz, hâlâ başlamadı.
Güç ve müşkül zamanlarda üstüne düşeni yerine getirir.
Ben çok varlıklı, zengin biri değilim.
Neşeli, sağlıklı, şen bir görünüşü vardı.

b) Anlamı zaten diğer kelimelerde bulunan kelimelerin gereksiz yere kullanılması


Yaşanmış deneyimlerinden hareketle bu sonuca varıyor.
Millî maçın oynanacağı gün yaklaştıkça, ülkedeki heyecan gittikçe artıyor.
Yanına gidiniz, konuşarak derdinizi anlatınız.
Problemi çözmek için iki arkadaş üç saat süre ile uğraştılar.
Az kalsın merdivenlerden düşeyazdı.
Çocukların davranış biçimlerinde gariplikler görüldü.
Takımın, boyu en kısa oyuncusu bendim.

c) Bir kelimenin yerine yanlış anlam verecek şekilde başka bir kelime kullanılması.


Bu iki sınıf arasındaki ayrıcalık tespit edilemedi.
Yeni kaydolan öğrenciler bu kadar çekimser davranması normaldir.
Petrol fiyatlarının ucuzlamasına halk olumlu tepki gösterdi.
Olayların gerçek yüzü araştırmalar sonucunda ortaya çıkacak.
Küçük kızın saçları hayli büyümüş.
Ormanda yetişen bir çam fidanını salonunuzdaki saksıya ekemezsiniz.
Başarısızlığını düzensiz çalışmasına borçludur.
Böyle hareketler ülkede demokrasinin işlememesini sağlayacaktır.
Yarın İzmir’e gidecek; buna zorunlu.
Elindeki bıçağı vücuduna batırmış.
Bu, Türkiye’ye özel bir durumdur.
Buradan gidersek yakalanma şansımız nedir?Teslim Edilenler

 

d) Birbiriyle çelişen sözlerin bir arada kullanılması.


Kesinlikle yarın gelebilirler.
Şüphesiz bu sözleri bütün öğrenciler duymuş olmalı.
Aşağı yukarı bundan tam yirmi yıl önceydi.
Sözünü ettiğiniz şairin herhâlde on altıncı asırda yaşadığını zannediyorum.
Eminim bu saatlerde eve gelmiş olmalı
Mutlaka bir gün çocukluk arkadaşlarını belki yine arayacak.
Yanılmıyorsam, bu ikisinin aynı şey olduğunu tahmin ediyorum.

 

e) Eklerin yanlış kullanımı


Öğrencilerin başarısına ilgilenmek gerekir.
Bizi en çok sevindiren onun bu sınavı kazandığıdır.
Bazı yolcuların giriş işlemleri yapmaya başlandı.
Dünkü toplantıda Ali bize sınıf arkadaşlarını tanıştırdı.
Biricik arzumuz sınavı kazanmak ve iyi bir bölüme girmemizdir.
Bu çocuklar, fakir bir ülkenin, savaş nedeniyle kendileriyle ilgilenilmeyen, gerekli eğitimi alamayan çocuklardır.
Yazarlarımızın köy yaşantısına ilgilenmeleri toplumumuz açısından çok yararlıdır.

 

f) Özne-yüklem uyumsuzluğu: Farklı yüklemlerin aynı özneye bağlanması.


Herkes ondan nefret ediyor, yüzünü görmek istemiyordu.
İkinci cümlenin öznesi eksik. İlk özne yanlış anlam verecek şekilde ortak olarak kullanılmış.
Ben ve sen balığa çıktınız.
Hiçbiri anlatılanlara inanmıyor, kendi fikrinden ısrar ediyordu.
İkinci cümlenin öznesi eksik. İlk özne yanlış anlam verecek şekilde ortak olarak kullanılmış.

 

g) Nesne-yüklem uyumsuzluğu: Nesne eksikliği


Bu konuda öğrenciler aralarında anlaşıp karar verecekler ve uygulayacaklar.
Söylenenlere hemen inanıyor ve her yerde savunuyordu.
Kendisine bütün sınıf adına teşekkür eder ve tebrik ederim.
Onlara niçin bu kadar yardım ediyor ve destekliyorsun?
Büyüklere gereken saygıyı göstermeli, incitmemeliyiz.
Bize yardım edeceklerine inanıyor ve bekliyoruz.

 

h) Tümleç yanlışları


Kayaya yaklaşıyor muyuz, yoksa uzaklaşıyor muyuz?
Öğrencileri teşvik etmeli, yüreklendirmeli, destek olmalıyız.
Olanları böyle değerlendirmek, bu gözle bakmak gerekir.
Öğrencileri rahat edecekleri odalara yerleştirmiş, bütün imkânları sağlamıştı.
Duvarları kirletmek,yazı yazmak kesinlikle yasaktır.
Bu güçlüklere nasıl göğüs gerdi, nasıl başa çıktı?
Düşünme ve mantık hataları Problemleri karşılıklı anlayış ve birlik içinde çözeceğiz.
Yiyecek bir lokma ekmeğimiz hatta yemeğimiz bile yok.
Yarının mutlu günlerine özlem duyuyorum.

 

i) Fiilin veya yardımcı fiilin yanlış kullanılması


Ben ona ağabey ( .......... ), o da bana kardeşim derdi.
Bazı yiyecekler sağlı yerinde ve yaşlı olmayan kişilerce özellikle yenmelidir.
Kitap için kendisine verilen paranın eksik ( .......... ) ve yeterli olmadığını söyledi.
Gerekli yerlere başvuruda bulunmuş, ama bir sonuç almış değiliz.
Çorbaya biraz acı ( .......... ), biraz da tuz ve limon sıkılabilirdi.
Boyu kısa, bedeni de pek biçimli değildi.
Hangisinin başarılı, hangisinin başarılı olmadığını öğreneceğiz.
Çok az ( .......... ) veya hiç çalışmadan çok para kazananlar var.

 

j) Tamlama yanlışları


Bu ülkeye teknik ve bilgi yardımında bulunulacak.
Son derste belgisiz ve sayı sıfatlarını öğrendik.
Siyasî ve ekonomi ilişkileri çıkmaza girdi.
Bu bölge coğrafî ve iklim açısından ilgi çekici özelliklere sahiptir.
Kar yüzünden tüm özel ve devlet okulları tatil edildi.
Ülkemiz Bosna’ya askerî ve gıda yardımı yaptı.
Şehrimizde çeşitli kültürel ve sanat etkinlikleri gerçekleştirildi.

 

k) Kelimelerin yanlış yerde kullanılması


Yeni durağa gelmiştik ki otobüs de hemen geldi.
Bu toplantıda çekinmeden düşünceler dile getirilmeli.
Her yolda kalan insana yardım etmeliyiz.
İdare, henüz yarın ders yapılıp yapılmayacağını bildirmedi.
İzinsiz inşaata girilmez.

 

l) Birleşik cümlelerde yüklemler arasındaki uyumsuzluk


Her ne kadar iyi hazırlanılmışsa da istenilen sonucu alamadı.
Bir yıl boyunca devamlı çalışarak kazanıldı.
Her ne kadar şehir dışına taşınmışsa da beklenen huzur bulunamamıştı.

 

m) Deyim yanlışları


Ona ayak bağı oluyor, işini çabuk bitirmesini sağlıyordu.
Ona yardım et, elinden geleni ardına koyma.

 

 

 

 

 

Anlatım Bozukluğu Çalışma Kağıdı



Sevgili öğrenciler aşağıdaki linkten indirdiğiniz çalışma kağıtını çözerek anlatım bozukluklarına ne kaar hakim olduğunuzu görebilirsiniz. Bu çalışma kağıdı tüm anlatım bozukluklarını içerisinde barındırarak sizler için hazırlanmıştır. Umarım faydalı olur. Unutmayın ne kadar çok anlatım bozukluğu örneği çözerseniz konuya o kadar hakim olursunuz. Özellikle film, haber izlerken orada yapılan anlatım bozukluklarına karşı daha dikkatli olarak hem tv izleyin hemde kısa tekrarlar yapmış olursunuz.

3539X5000 KALİTESİNDE RESMİ İNDİRMEK İÇİN TIKLAYINIZ


Anlatım Bozuklukları 2

 

6) Özne-yüklem uyumu/ uyumsuzluğu


 

Not: Türkçe'de bazı özneler cümlede olumlu, bazıları cümlede olumsuz anlamlar verir. Buna göre yüklemlerin de cümlede olumlu, olumsuz çekimlenmesi gerekmektedir.

Kimse okula gelmemiş,  havuza gitmiş (Kimse olumsuz bir ifade  gelmemişte öyle ama devamında gitmiş olumlu o halde özneside ona göre olmalı

Not: Türkçede  cümlede öznenin ifade ettiği şahıslarla (1. Tekil, 1. Çogul gibi ) yüklemin bildirdiği şahıs arasında bir uyum olmalıdır.

Oyunu sadece ben ve sen oynayabiliriz.(BİZZ)

Abim ve annem çarşıya gitti. (onlar)

Not: Cümlede öznenin insan ya da başka varlıklar olması cümlede yüklemin tekil veya çoğulluğunu etkiler. Eğer özne eşyalar,bitkiler, hayvanlar, cansız varlıklar ya da soyut kavramlarsa, yüklem her zaman  tekil olur; fakat İnsanlar çoğul özne olduğunda ise yüklem tekil veya çoğul olabilir.

Kuşlar ağaçlarda ötüyorlar.(kuşlar diyerek çogulluğu ifade etmiş ötüyorlar demeye gerek yok- kuşlar ağaçlarda ötüyor olacak)

Umutlar  gün gelip bitecekler. (bitecek)

Türkçe'de sıfatlar çoğul anlam veriyorlarsa  isimler çoğul eki almaz. Bu özellik genellikle belgisiz sıfatlarda görülür. 

Birçok çocuklar bu tatlıyı beğendi.

Herkes ondan iğreniyor, yüzünü görmek istemiyordu.

 

7) Nesne-yüklem uyumsuzluğu


 

Duyduklarına hemen inanıyot ve her yerde söylüyor ( peki neyi söylüyor ? Belirsiz (duyduklarını her yerde sözlüyor olmalıydı))

Yaşlılara saygı göstermeli ,incitmemeleyiz (Kimim incitmemeliyiz?Belirsiz( yaşlıları incitmemeliyiz))

8) Tümleç yanlışları


 

Matematik öğretmeninin odasına yanına gitti, bir soru sordu. (Kime soru sordu?Belirsiz(öğretmene bir soru sordu))

Kadına sevgiyle baktı,sevdi. (neyi, kimi sevdi ?Belirsiz(kadını sevdi olmalı))

Yardımseverleri teşvik etmeli, teşekkür etmeli (kime teşekkür etmeli? Belirsiz (yardımseverlere teşekkür etmeli)

9) Düşünme ve mantık hataları


 

Bu defteri değil okumak, anlamak bile imkansız ( Burada öncelik okumaktır okumaıdğın bir şeyi anlamazsın zaten doğrusu

Bu defteri değil anlamak, okumak bile imkansız olmalı)

Önce kafasına sıktı sonra arkadaşını öldürdü.(kafasına sıkan bir kişi daha sonra bir şey yapamaz ki doğrusu,

Önce arkadaşını öldürdü sonra kafasına sıktı şeklinde olmalı)

10) Fiilin veya yardımcı fiilin yanlış kullanılması


 

Acıyı az, tuzluyu ise hiç sevmezdim.

(Acıyı az severdim, tuzluyu ise hiç sevmezdim şeklinde olmalı)

Çok az veya hiç çalışmadan başarılı olunmaz

(Çok az çalışarak veya hiç çalışmayarak başarılı olunmaz şeklinde olmalı)

 

11) Tamlama yanlışları



Verilen cümledeki nesne ve dolayı tümleçlei bulunuz.

 

(burada tümleçin niteliği sanki hem nesne hemde dolaylı gibi görünüyor. Dolaylı tümleç var peki nesne tümleci diye bir şey var mı ? Böyle bir tümleç olmadığından cümleyi şöyle kullanmalıyız;

Verilen cümledeki nesneyi ve dolaylı tümleçi bulunuz.)

Ülkemiz Irak'a askerî ve ilaç yardımı yaptı.


12) Kelimelerin yanlış yerde kullanılması



Yeni sınıfa geldim ki ders bitmiş (Burada sınıf yeni  mi yapıldı, yoksa gelme işi zaman olarak yeni  mi yapıldı. Doğrusu;

Sınıfa yeni geldim ki ders bitmiş şeklinde olmalı)

 

İzinsiz bahçeye çıkılmazdı bizde (Evde izinli çıkılan bahçede mi var, bahçeyi izinsiz mi yaptılar yoksa bahçeye çıkarken izin alınması gerektiğini mi vurguluyorlar? Doğrusu;

Bahçeye izinsiz çıkılmazdı bizde şeklinde olmalı)

 

ANLATIM BOZUKLUKLARI ÖNCEKİ SAYFA TIKLAYIN

ANLATIM BOZUKLUĞU ÇALIŞMA KAĞIDI İNDİRRRRR