Yaşar Kemal
Sözleri
İnce Memed, Teneke, Orta
Direk, Yer Demir Gök Bakır, Ölmez Otu,
Ağrı Dağı Efsanesi vb gibi çok sayıda eserler yazarak bizlere çok güzel eserler
bırakmıştır. Onun romanlarını Anadolu uygarlıklarının yarattığı birikimler ve
halk dilinin değerleri açısından
incelemek gerekir.
Yaşar Kemal sözleri şunlardır:
“İnsanın içindeki adalet duygusunu
köreltirsek, insanın insana saygısı kalmaz. İnsanın insana itimadı, hürmeti
kalmayınca da bir yerde insanlık çok şey kaybeder, hayat çirkinleşir.”
“Bütün insanlar kuşkusuz, korkusuz,
çıkar düşünmeden, düşmanlık geçirmeden içlerinden baksalar birbirlerine...
İnsan, ne olur biliyor musunuz sıcacık bir bahar güneşinin bahtiyarlığında
duyar kendisini... Bahar güneşinde bir sevinç içinde gerinir. İnsan bir bahar
çiçeği temizliğinde olur.”
“Kendimi bildim bileli zulüm
görenlerle, hakkı yenenlerle, sömürülenlerle, acı çekenlerle, yoksullarla
birlikteyim.”
“Konuşan insan, öyle kolay kolay
dertten ölmez. Bir insan konuşmayıp da içine gömüldü müydü, sonu felakettir.”
“”İnsan, evrende gölgesi kadar
değil, yüreği kadar yer kaplar.”
“Bizi düşünmeye alıştırmamışlar.
Üstelik de düşünmeyelim diye ellerinden geleni yapmışlar. Düşünmeye çalışanları
da hep öldürmüşler.”
“İnsanlarla oynamamalı. Bir yerleri
var, bir ince yerleri, işte oraya değmemeli.”
“Bir kimseden mi kaçıyorsun, bir
düşman mı bekliyorsun, koy kulağını toprağa dinle. Karşı, uzak tepenin
arkasından giden atın nal seslerini yanındaymış gibi duyarsın.”
“Her bir şey onarılır, aşağılanmış,
kendi gözünde kendini aşağılamış, dedikodu namussuzluğuna başvurmuş insanın
çürümüşlüğü, kokuşmuşluğu onarılmaz.”
“Belki bir yerlerde, bir köşelerde
kuş alıp salıverecek kadar yüreği yufka birkaç insan kalmıştır, kim bilir
belki.”
“Çöplükler, şehirlerin tıpı tıpına
aynasıdır. Bir şehir pisse, aşağılıksa, kalleşse, acımasızsa o şehrin
çöplükleri bin misli daha pis kokar. Leş gibi...”
“Bir toplum, hoşgörüsü kadar güçlü,
sağlam, haklıdır. Zulmü kadar zalim, zayıftır. Irkçılık ise en korkunç
hastalıktır.”
“Hep işe yüzeyinden bakmak, işte bu
kötü. Neyi alırsak alalım elimize, derinine inmiyoruz. Derine gitmek bir çaba
işidir. Dışta ne görürsek, ne gözümüze çarparsa, işte bu budur deyip işin
içinden sıyrılıyoruz.”
“Polise taş attıkları için çocuklar
tutuklanıyor. Bugünkü yöneticiler işine gelmediği zaman çocukları da
hapsediyor. Çocukları hapsetmesinler diye, ‘Çocuklar bu işlerle uğraşmayın’
demekten başka bir şey gelmiyor elimden. Ayıp oluyor bu da çok; çocukları
küçümsemek oluyor. Benim için çocuk, çocuk değildir, bizim gibi insandır. Ben,
‘Çocuklar İnsandır’ diye de bir kitap yazdım. Çocukları, çocuk diye bunlar küçümsüyorlar,
nefret ediyorum bundan. Çocuklar da küçük görünerek normal insan olamıyorlar.
Doğal insan yetişmiyor çocuklar. Böyle bir dünyada savaş da durmuyor.”
“Dünyanın ucunda bir gül açmış,
efil efil esen yele merhaba. Karanlığın sonu bir ulu şafak, sarp kayadan geçen
yele merhaba.”
“Dünyanın bütün kötülüklerine baş
kaldır, bazen senin iyiliğin başkasının kötülüğüne de olabilir. Kendi iyiliğine
de baş kaldır.”
“O iyi insanlar o güzel atlara
binip çekip gittiler. Demirin tuncuna insanın piçine kaldık.”
“Küreselleşme ‘tek tip insan’
yetiştiriyor bugün. Oysa dünya on binlerce çiçekli bir kültür bahçesidir; her
çiçeğin ayrı bir rengi ve kokusu vardır. Bir çiçeğin koparılması bir rengin,
bir kokunun yok olmasıdır. Tek dile, tek renge kalmış bir dünya hapı
yutmuştur”. Bu felâketin önlenmesi için ‘demokrasi’den başka çare de yok.”
“Bir yazarın sorunu yalnızca umut
vermek değildir. İnsanların yaşadığı derin ve birbirinden farklı sorunlar
vardır. Onun için bir yazar insanların macerasını çok iyi bilmelidir. Ancak
insanların macerasını çok iyi bilen bir yazar iyi bir yazardır. Bu romanın
bitişi yazara ait bir bitirmedir. Yazar böyle bitirmek istemiştir. İnsan çok
zengindir, başka bir yazar başka türlü bitirecektir.”
“Zulüm edenler kafirdir. Zulüm
görüp de karşı koymayanlar, seyredenler, boyun eğenler de kafirdir. Cennet
zulme karşı koyan, kötülüklere, ne için olursa olsun karşı koyan kişinin
ayağının altındadır.”
"İşte böyle kedim"
dedi, "İnsanı insan eden ne kadar içimizdeki sevgiyse de, tanrı bunu
böyle söylemişse de ondan daha çoğu acımadır. İnsanı insan yapan da, sevgiyi
sevgi yapan da acımadır. Öyle değil mi arkadaş?" diye seslice söylendi.”
“O insana güvenmeyen, bu insana
güvenmeyen, her insanda bir kötülük gören, insanı insan saymayan insan değil
piçtir yavrum.”
“Koca adamların çocukları dövdüğü, ötekilerin de bön bön baktığı bir ülke çürüktür, ölmüştür.”
0 Comments:
Yorum Gönder
Deneme