Dokuzuncu Hariciye Koğuşu Kitap Özeti Kısa

Dokuzuncu Hariciye Koğuşu Romanının Kitap Özeti
Kitabın Adı : Dokuzuncu Hariciye Koğuşu
Kitabın Yazarı : Peyami Safa

Yazarın çocukluğundan beri çektiği hastalık onu hastanelerden adeta tiksinme raddesine getirmiştir . Ama durumu ciddiyetini sürdürmektedir . Annesi ile beraber kenar mahallelerin birinde yıkık dökük  ahşap bir evde yaşamını sürdürmektedir .
Bir gün ameliyat olması lazım geldiğini  öğrenip hastaneden  gelince  evde annesini bulamaz fakat  odanın halinden annesinin çok ağır  bir baş ağrısı çektiğini  anlar. O esnada annesi gelir. Yazar ise annesini ezmek istemediğinden  ona gerçekleri söylemez . Kendi doktoruna muayene olması gerektiğini söyler . Annesi yazarın Erenköy'e gideceğini duyunca paşanın da onu merak ettiğini söyler. Ertesi gün yazar ilk olarak  paşanın yanına gider . Paşa önce sağlık durumunun nasıl olduğunu sorar yazar da kaçamak yanıtlar  vererek lafı  geçiştirir. Ardından  odaya Nüzhet girer yazardan getirmesini istediği kitapları alır. Kızı odadan çıktıktan sonra paşa yazara bir de doktor Ragıp Bey‘ e muayene olmasını tavsiye eder. Paşanın uzaktan akrabası olan yazar ufak  yaşlardan itibaren  onunla görüşür , ona kitap okur. O akşam yine bir roman okumaktadır ama  paşa uyuyunca Nüzhet’ le birlikte bahçeye çıkarlar ve sohbet ederler. Yazar on beş yaşında ve aralarında dört yaş bulunmasına karşın  Nüzhet’ i sevmektedir . Fakat onun da aynı duyguları beslediğinden  emin olamaz. Bahçede sohbet ederken doktor Ragıp’ ın Nüzhet’ le evlenmek  istediğini duyunca önce üzülür fakat  Nüzhet umursamayınca , hissettiği  şüpheye rağmen keyfi yerine gelir . Daha sonra Nüzhet annesinin çağırması  üzerine uyumaya gider ve yazar da kendine olan bütün güvenini yitirir .


Hastalığı onu kendi  yaşından çok daha olgun davranmaya itmiştir . Doktorun uyarılarına  rağmen baston kullanmayan yazar o gece yatakta bitkin  ve acı içinde kıvranmaktadır . Daha uyumadan Nüzhet yazarın evine gelir ve uyuyamadığını bahane ederek tekrar koyu bir sohbete  başlarlar. Ertesi gün yazar erken vakitte  doktora gideceği için  Nüzhet ona uyuması gerektiğini söyler . Ancak  yazar ona karşı olan zaafiyetini daha fazla gizleyemez , onu kendisine çekip bir kere öper ve Nüzhet şaşırarak  koşa koşa  eve gider.
Sabah olduğunda  yazar Kadıköy'e iner  ve paşanın istediği kitapları alır ve daha sonra da annesine bir ay boyunca  gelemeyeceğini yazar. Ardından da doktora gider ancak operatörün dersi olduğu için görüşemezler. Operatörle akşama görüşebilen yazar doktordan baston kullanması ve yemesine dikkat etmesi  ve iyi dinlenmesi konusunda ikaz alır. İşlerini bitirip  köşke gelen  yazar içeriye girdiğinde kendisinden gizli bir şey görüşüldüğünü  anlar ve keder  içerisinde bahçeye oturmaya çıkar . Daha sonra Nüzhet yanına  gelir ve yazar içeri girdiği esnada annesinin dolabın arkasında çıplak olduğunu söyleyip  onu rahatlatır. Ama akşam Nurefşan ona doğruları yani Nüzhet ile doktor Ragıp’ın durumlarını görüştüklerini söyler. Yazar düş kırıklığına uğrar ve Nüzhet’ in odasına onunla konuşmak için  girer. Nüzhet yine yazarı inandırır . Daha sonra ikisi de uyumaya giderler .
Sonraki  günü Nüzhet’ le bahçede birlikte geçiren  yazar Nüzhet’ le cinsel yakınlaşmalara girer. O akşam doktor Ragıp yemeğe gelir ve yazar hiç umursamaz . Misafirleri gidince Paşa yazara doktor ile ilgili görüşlerini sorar o da Ragıp’ ı Nüzhet’ e uygun bulmadığını  söyler bu sözleri duyan yengesi de içinden yazara karşı öfke besler .
Bir gün yazar yengesinin Nüzhet’i mikroplara karşı ikaz ettiğini  ve eşyalarımızı ayırdım dediğini işitir  ve bunun üzerine evden ayrılma  kararı alır. Fakat  annesinin de o gün paşalara geleceğini öğrenmesi  kararını değiştirmesine sebep  olur.
Hızla geçen günlerden sonra sonunda evine dönen yazarın ağrıları her geçen gün arttığı için  annesi onu fakülteye götürür. Operatör ona durumun önemini hatırlatır ve yerinden bile kıpırdamaması gerektiğini  söyler . Evi birden kalabalıklaşan yazarın akrabaları onu teselli etmeye uğraşır . Tekrar fakülteye gittiği zaman operatör bacağın kesilmesi gerektiğini söyler ancak  buna razı olmayan yazar bir anda  bayılıverir. Bundan etkilenen operatör kasaplardan farkı olmaları lazım geldiğini  söyleyerek  yazara, üç aylık bir aman içerisinde bacağını kurtarmak için hastanede kalması gerektiğini ifade eder . Yazar bunu kabul etmek mecburiyetinde  kalır ve Dokuzuncu Hariciye Koğuşuna yerleştirilir . Burası ona hapishane gibi gelir ve ilk günü olaylı sona erer . Bu korkuya dayanamaz ve tüm kuvvetiyle bağırıp çağırır. Zor geçen günlerin neticesinde ameliyat günü gelir . Ameliyatı sona erince yedinci pansumanda doktor bacağın kesilmekten kurtulduğunu fakat yere basamayacağını bildirir.
Daha sonra da Nüzhet’ ten gelen karttan Paşanın rahatsızlandığını  Nüzhet’ in de doktor Ragıp’ la evleneceğini öğrenir. Acılar içinde geçen günlerin neticesinde annesi doktor Mithat ve arkadaşı onu hastaneden çıkarırlar .

0 Comments:

Yorum Gönder

Deneme