Hüzün

Mum ışığında yazıyorum bunları, yorgun bir şehrin ışıkları altında değil. Capcanlı bir küçük ateşin o koskoca aydınlığında…
Yıldızlı semanın gülümseyen gözlerinde gölgelerim var, dudaklarındaysa bir küçük sır… Dünyamı yerinden kaldırıp başka galaksilere sürükleyecek kadar önemsiz bir küçük sırrım var işte, görüyor musun? Oysa bu enkazın altında ezilmiş ellerim ve avuçlarımın içindeki minik çizgiler kadar kıymetsiz sence bunlar. Olsun! Bir gün gözlerimi aynada kendimden bile saklayacak kadar çok utanırsam, koparırım yıldızları asılı oldukları semadan bir bir.

Yağmurun ıslattığı bir yoldan geçiyor yine kederim.
Hani bilirsin o sokakların yüzünü, devrim türküleriyle ağlaşan çocukların ağıtlarına kulak verişin buna şahittir. Her şeye duyarlı kalbin bana bakar kör olur, sonra o ıslak sokaktan döner yine evine, döner sırtını geceye güne… döner gökyüzünde bir beyaz güvercin, tüyleri ıslak ve özgürlüğün anlamını unutmuş, gözlerinde bir bilmediğim dil. Konuştukça anlamsızlaşır…

HİLAL SAYGI /   SİVAS

0 Comments:

Yorum Gönder

Deneme