“Bir Kalbi Kırdıktan Sonra Gelen Özür, Doyduktan Sonra Sofraya Gelen Tuz Gibidir. İhtiyaç Kalmaz.” Sözü İle İlgili Kompozisyon Yazınız.

 

“Bir Kalbi Kırdıktan Sonra Gelen Özür, Doyduktan Sonra Sofraya Gelen Tuz Gibidir. İhtiyaç Kalmaz.” Sözü İle İlgili Kompozisyon Yazınız.


 

Kalp kırmak , günlük yaşantımızda hemen hemen çoğumuzun yaptığı, kırdığı, döktüğü eylemdir. Kızgın anımızda sinirlerimize hakim olamadan kırdığımız kalplerde nasıl yaralar açtığını bilemeyiz. Sakin olduğumuz zaman gelir aklımız başımıza. Keşke öyle demeseydim de daha dikkatli konuşsaydım, en sona söylenecek sözü, ilk önce söylemeseydim diyerek kendimizi yer dururuz ama iş işten geçmiş olur. Bir kalbi kırdıktan sonra gelen özür özür değildir.





 Nasıl ki doyduktan sonra sofraya gelen tuzun hiçbir anlamı yoksa  kırılan kalbi de hemen yerine getiremezsiniz. Çünkü kırılmıştır o kalp bir kere, hırpalanmış, incinmiştir. Ne diller dökerseniz dökün bir fayda sağlamaz. İşte bundan dolayı en başta kırmamalıyız kalpleri. İnsan iradesi olan akıllı bir varlıktır. Nerede nasıl davranacağını bilmeli, ah almamalı, kalp kırmamalıdır.  Elbette kötü günler yaşıyor olabiliriz, birileri bizi kızdırmış olabilir ama burada hemen gaza gelip insanları üzmemeliyiz. Kalp kırmanın ne kadar acı bir şey olduğunu şu sözlerle de anlayabiliriz:



* “ Bir gönlü mi kırdın; ağlamalısın. Hele özür dilemesini bilmiyorsan; senden dost olmaz. Senden yâren olmaz. Ya incittiğin, kırdığın kalbi Allah seviyorsa, Resulullah seviyorsa, hatta arz-u sema dahi seviyorsa! Nereden bileceksin, bilmiyorsun. Bilseydin ödün kopardı dokunmaktan! " (Hz. Mevlana)

0 Comments:

Yorum Gönder

Deneme