Okuma Sırasında Düşüncenin Akışı

 

Okuma sırasında, aklın çevikliği gözleri uyarmalı; akıl, daima atılganlığı elde bulundurmalıdır. İyi bir ritim ve karşılıklı uyum sağlamış göz ve akıl, kelimelerle cümlelerin kalıplarının çabuklukla/çabukça yakalayarak satırların üzerinde hızlıca hareket etmelidir. Akıl bu aktif haliyle gözlerin en büyük yardımcısıdır.

Yavaş okuma sırasında akıl büyük bir tembellik içindedir; bütün yük gözler üzerindedir. Akıl gözlerin okumasını bekler. Göz okuyamazsa, geriye döner, durur, çabalar; akıl, çok sonra, gözün okuduğunu kavramaya çalışır. Bütün yük gözler üzerindedir. Hâlbuki hızlı okumada akıl, gözlerin okumadığı, henüz sırası gelmemiş kelimeleri metnin akışından tahmin etmeye, , bütüne göz gezdirmeye kavramaya çalışır.

Yavaş okumada akıl, fren görevi yaparken hızlı okumada ise çekici lokomotiftir. “Leb demeden leblebiyi anlamak” deyimin anlattığı gibi, çoğu zaman sözün nasıl biteceği, hangi kelimeden sonra hangi kelimenin geleceğini bilir. Akıl girişkenliği elde tuttuğu sürece hep önde koşacak, gözler ona yetişmek için alabildiğine hızlanacaktır.

İşte hızlı okuma bu yönüyle yavaş okumadan daha büyük bir dikkat ve zihin uyanıklığı ister. Hızlı okuyan bu sebeple okuduğunu yavaş okuyana nispetle çok daha iyi anlar, kavrar.

Bu yargının tersi de doğrudur. Yani, hızlı anlama ve hızlı kavrama okuma hızını artırır. Araştırmalar, hızlı okuyan kişilerin zihinlerini daha fazla vererek okudukları ve her ‘’tespit duraksaması’’nda daha fazla kelime algıladıkları için iyi anladıklarını ortaya koymaktadır.

Yrd.Doç.Dr. Mehrali Calp....

 

0 Comments:

Yorum Gönder

Deneme