İyi Ki Varsın Cumhuriyet

 

İyi Ki Varsın Cumhuriyet

Türk Milletinin büyük lideri Mustafa Kemal Atatürk 29 Ekim 1923 tarihinde büyük bir işe, büyük bir yeniliğe adım atmış ve cumhuriyeti ilan etmiştir. Yüce Türk milletinin özgürlüğünün ve bağımsızlığının sembolü cumhuriyet olmuştur ve olmaya da devam edecektir. Cumhuriyet halkın kendi kendisini yönetmesi, halkın yönetime ortak olmasıdır. 


Millet artık kendi geleceğini kendi belirlemeye başlamıştır. Çünkü cumhuriyette seçim vardır, özgür irade vardır, zorlama yoktur. Cumhuriyet yalnız bşr yönetim şekli olmayıp aynı zamanda eşitlik, adalet ve özgürlüğün de güvencesi olmuştur. Cumhuriyet  ile her birey eşit haklara sahip olmuştur. Halk kendi temsilcisini seçmiş ve düşüncelerini özgürce ifade etmeye başlamıştır. Bu da halkın kendi geleceğini kendi belirlemesini sağlamıştır.


Mustafa Kemal Atatürk cumhuriyet ile ilgili şu sözü söylemiştir: “Bütün dünya bilsin ki, benim için bir yandaşlık vardır: Cumhuriyet yandaşlığı, düşünsel ve toplumsal devrim yandaşlığı. Bu noktada yeni Türkiye topluluğunda, bir bireyi bunun dışında düşünmek istemiyorum.” demiştir. Bizler de gençler olarak cumhuriyeti korumalı ve ona sonsuza kadar sahip çıkmalıyız. Cumhuriyet bize Atamızın emanetidir.

Teknolojinin İnsan Hayatındaki Yeri

 

Teknolojinin İnsan Hayatındaki Yeri

 

Teknolojinin insan hayatındaki yeri son zamanlarda daha da çok artmıştır. Yapay zekanın hayatımıza girmesi ile, teknolojik ürünlerin daha da artması ile teknoloji hayatımızın en önemli parçası haline gelmeye başlamıştır. Cep telefonları, tabletler, elektrikli aletler ve daha çok sayıda teknolojik alet hayatımızı kolaylaştırmış, zamandan ve ekonomiden tasarruf sağlanmaya başlanmıştır. Teknoloji sayesinde bilgiye ulaşmak daha kolay hale gelmiştir.

 

 Örneğin;  Telefonlar, tabletler olmadan önce insanlar mektupla haberleşiyordu. Bu haberleşmede hemen sağlanmıyordu. Günleri hatta haftaları alabiliyordu. Oysa şimdi elinizdeki bir cep telefonu ile dünyanın bir ucundaki sevdiğiniz ile görüntülü konuşma yapabiliyorsunuz, ailece gruplar kurabiliyorsunuz ve daha çok sayıda telefonun faydasını görebiliyorsunuz. Eskiden elle yıkanan bulaşıklar şimdi bulaşık makinesi sayesinde daha hızlı ve daha az su ile yıkanarak ekonomiden de tasaarruf ediliyor. Bu ve bunun gibi çok sayıda örnekleri çoğaltabiliriz. Elbette teknoloji hayatımızda olmalıdır ama bunun da bir ölçüsü olmalıdır. Mesela bir cep telefonu çocuğun eline verilip saatlerce onda kalması sağlanmamalıdır.

 

Her şeyde ölçü olduğu gibi bunda da ölçü olmalıdır. Saatlerdir ekrana bağlılık olmamalıdır. Her işi de teknolojiye bırakmamak gerekir. Yoksa sosyal yaşamdan koparız ve bu defa hayat enerjimiz düşer. İnsanlarla iletişim halinde olmaya, yüz yüze iletişim kurmaya da devam etmeliyiz. Yani teknolojiyi doğru ve bilinçli bir şekilde kullanırsak bunun faydasını görebiliriz.

Kitap Okumanın Önemi

 

Kitap Okumanın Önemi


 Kitap okumak için ilk olarak okumaya meraklı ve istekli olmak gerekir. Yani içinde azim olmalı, kararlılık olmalıdır. Okuduğunuz her kitap size bir katkı olarak bir şekilde geri dönecektir. Çünkü okumak hayatımızı ,değiştirir, yaşadığımız olaylara daha farklı pencereden bakabilmeyi sunar bize. Kitap okumak insanın kelime hazinesini geliştirir, ana dilini daha doğru konuşmasını sağlar ve kitap okuyarak hayal gücümüz gelişir. 


Daha fazla sayıda kelime öğreniriz ve daha güzel konuşmaya, duygu ve düşüncelerimizi anlatmaya başlarız. Okuyarak ruhumuzu beslemiş oluruz. Okumayan bir toplum aydınlanamaz ve geri kalmaya devam eder. “Okuma ihtiyacı barut gibidir. Bir kere tutuşunca artık sönmez.” der Victor Hugo. Yani okumak insanı geliştirir, değiştirir, olgunlaştırır ve daha tevazu sahibi biri yapar. Elbette okuduklarımızı ve öğrendiklerimizi benimsemek şartıyla. Okumanın tadına bir kere vardıktan sonra bir daha elimizden kitabı bırakamayız.  Ayrıca kitap okumak insanı unutkanlıktan kurtarır. İnsana sabırlı olmayı öğretir ve odaklanmayı sağlar.


Toplum içinde konuşmaların daha güzel ve anlamlı olduğu için toplum tarafından gözde kişi olursun. Kişi kitap okuyarak zihnini geliştirir, empati kurma becerisine sahip olur, hayal gücü ve yaratıcılık gelişir, stres azalır ve hata sımsıkı sarılmaya başlarız, hayat boyu öğrenmeye devam ederiz ve öğrendiklerimizi başkalarına aktararak diğer insanların da bizden faydalanmasını sağlarız. Kitap okumak işte bu kadar önemlidir.

11 Atasözü ve Anlamları

 

11 Atasözü ve Anlamları


Cömertliğe ölçü olmaz: İyiliksever ve cömert olmak kişinin içinden gelen bir davranıştır. Bu davranışın ne ölçüsü ne de herhangi bir sınırı olabilir.

 Başını beğendiğin taşa vur: Sonucun kötü olacağı biline biline o işe giriliyorsa sonuçtaki zarar katlanılmalıdır.


Alacağın bir fitil, pamuğun batmanını sorarsın: Bir küçük alacağın için büyük isteklerde bulunuyorsun.

Bahar çiçeğiyle güzeldir: İnsanların sevilmesini sağlayan yaptığı iyilikleri ve güzel davranışlarıdır.

 Çok el ya yağmaya ya yolmaya: Bir işte gereğinden fazla kişi aynı anda çalıştığında karmaşa ortaya çıkar. İstenen sonuç elde edilemez.

Çömçe tutan elim olsun, ocaklıkta yerim olsun: Her insan küçük de olsa bir yerde baş olmak ister.

Erenlerin sağı solu belli olmaz: Ne zaman ne yapacağı belli olmayan kimselerden her türlü davranış beklenir.


 Karpuz kabuğunu görmeden denize girme: Bir işi yapmak için en uygun zamanı bekle.

 Kızılcık kurusuyla yâr sevilmez: Hayatta basit şeylerle ciddi işler yapılmaz.

Mühür kimde ise Süleyman odur: Bir işte yetki kime verilmişse kuvvet de ondadır.

Ne varlığa sevin, ne yokluğa yerin: İnsanlar sahip olduklarını bir gün bu dünyada bırakıp ahirete gidecekleri için ne elde olanla övünmenin ne de olmayana üzülmenin anlamı vardır.