mevlananın hayatı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
mevlananın hayatı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

MEVLANA CELALADDİN RUMÎ ( 1207 – 1273 )

MEVLANA CELALADDİN RUMΠ ( 1207 – 1273 ) 

 
  • Tasavvuf edebiyatının yüzyıllarca etkili olmuş  en önemlilerindendir.
  • Anlayış ve kurallarıyla yeni bir tarikatın (Mevlevîlik) temellerini atmıştır.
  • Belh’te doğan Mevlânâ,  mutasavvıf olan babası Bahaeddin Çelebi’nin Konya’ya göç etmesiyle burada yaşamıştır.
  • Dönemin alimlerinden dersler almış, gizemli kişiliğiyle bilinen ve aşkın bir sûfî olan Şems-i Tebrizî’nin etkisiyle tasavvufa yönelmiştir.
  • Mevlânâ, Allah aşkını, insanın ona ulaşması gerektiğini, evrensel ahengin ancak coşkun bir kalple yakalanabileceğini dile getirmiştir.
  • Tüm varlığı, tüm insanları kapsayıcı engin hoş görüsü nedeniyle Müslüman olmayan aydınlar ve kişilerce de ilgi görmüştür; günümüzde de etkisi sürmektedir.
  • Eserlerini -birkaç Türkçe beyit hariç-Farsça yazmıştır.
  • Mesnevî: 26.000 beyitlik bu mesnevî en önemli eseridir.  Farsça yazılmıştır. Dinî, tasavvufî ve öğretici bir eserdir. İçindeki öykü ve fabllar, atasözleri ve deyimler ile  başlı başına bir kültür hazinesidir. Esere, çeşitli devirlerde edip ve alimlerce şerhler (açıklama-tefsir) yazılmıştır. Ünlü İran şairi Molla Camî, Mevlânâ‘nın büyüklüğünü anlatmak için: “Peygamber değildir; ama kitabı vardır.” gibi güzel bir söz  demiştir.
Eserleri
  • Şiir: Birkaç adet Türkçe şiiri vardır.
  • Divân-ı Kebir: (Farsça Şiirlerinden oluşan)
  • Fîhi Mâfih: (Ne varsa içindedir; nesir)
  • Mecâlis-i Seb'a: (Yedi Meclis; nesir)
  • Mektubat: Devrin büyüklerine yazılmış; 145 mektuptan oluşur.

SULTAN VELED (1224-1312)

 
  • Mevlânâ’nın oğludur.
  • Mevlevilik tarikatının kurucusudur.
  • Mevlevîliğin yayılması için çalıştı.
  • Eserlerini Farsça yazan şair; Türkçe şiirler de yazmıştır.
  • Tasavvuf esaslarını yaymak için yazdığı sade Türkçeyle yazdığı şiirler önemlidir
Eserleri:
  • İbtida-name (Farsça mesnevi)
  • İntiha-name (Farsça mesnevi)
  • Rübab-name (Farsça mesnevi)
Sabah Dershanesi Alıntıdır...........

Mevlana Celaleddin-i Rumi

Gönüller sultanı Mevlana.
Gözlerini dış dünyadan biraz da kendi içlerine çevirmek isteyenlerin
Kendi ruhunda yolculuk yapmak isteyenlerin
Kendini bilmek ve tanımak isteyenlerin rehberi.
Yüzlerce yıldır her türlü karanlığı aydınlatan ışık.
Mevlâna Celaleddin Muhammed, rivayete göre 30. Eylül.1204 (Rebiü'l-evvel 604) de Belh şehrinde doğmuştur. Babası vefat ettiği zaman Mevlâna henüz 24 - 30 yaşları arasında bulunuyordu. Bu sıralarda Bahâeddin Veled'in halifesi Seyyid Burhaneddin de Kayseri'de kalıyordu. Seyyid Burhaneddin, Bahâeddin Veled'in ölümü üzerine 1231 yıllarında Konya'ya gelmiştir. Dokuz sene Mevlâna ile beraber bulunmuş, tekrar Kayseri'ye dönerek 1241 yıllarında orada vefat etmiştir.


Mevlâna Seyyid Burhaneddin'in ölümünü haber alınca Kayseri'ye gitmiş, onun kitaplarını alıp tekrar Konya'ya gelmiş,onu ömrü boyunca unutmamış, münasebet düştükçe "Mesnevi" sinde hatırladığı gibi "Fihi Ma Fih" te onun sözlerini nakletmiştir Ölüm Mevlâna için sevgiliye kavuşma (Şeb-i arus) elest bezmine dönüş, gurbetten kurtuluştur. "Vefatımdan sonra benim türbemi aç ve gör, içimin ateşinden kefenimden duman yükseliyor." Diyen Mevlâna, derunundan lemean eden ateşin bir parçasını dünyada bırakıp gidiyordu.
Mevlâna ateşli bir hastalığa yakalandı. 1273 yılı aralık ayının onaltıncı cumartesi günü biraz iyileşir gibi oldu. Akşama kadar gelenlerle sohbet etti. Fakat her sözü adeta bir vasiyetti. Mevlâna Pazar günü yine ağırlaştı, o gün güneş batarken misafir olarak geldiği dünyaya gözlerini yumdu. (17.Aralık.1273)


Gel, gel, ne olursan ol yine gel,
İster kafir, ister mecusi, ister puta tapan ol yine gel,
Bizim dergahımız, umitsizlik dergahı değildir,
Yüz kere tövbeni bozmuş olsan da yine gel... 

Ben yaşadıkça Kur'an'ın bendesiyim
Ben Hz.Muhammed'in ayağının tozuyum
Biri benden bundan başkasını naklederse
Ondan da bizarım, o sözden de bizarım, şikayetçiyim... 

Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol... 
Aklın varsa bir başka akılla dost ol da, işlerini danışarak yap... 
Bir katre olma, kendini deniz haline getir
Madem ki denizi özlüyorsun, katreliği yok et gitsin... 
Hayatı sen aldıktan sonra ölmek, şeker gibi tatlı şeydir
Seninle olduktan sonra ölüm, tatlı candan daha tatlıdır...

Mevlana slaytı 1 İNDİRRRRRRRRRRRRRRRR

Mevlana slaytı 2 İNDİRRRRRRRRRRRRRRRR

Mevlana slaytı 3 İNDİRRRRRRRRRRRRRRRR

Mevlana slaytı 3 İNDİRRRRRRRRRRRRRRRR