Çocuklarda Okuma Bozuklukları

Okumayı öğrenmek, okul yıllarının başlarında, başarılması gereken temel gelişimsel görevlerden biridir. Eğitim süreci devam ederken öğrencinin bilgi edinebilme ve özgürce öğrenme yetisini kazanabilmek için okuma gittikçe daha büyük önem kazanır. Daha sonraları iş hayatına girebilmesi, toplumun taleplerine uyum sağlaması için önemli bir araçtır. Okuma ve yazmayı öğrenme çok kolay bir süreç değildir ve pek çok sorunla karşılaşılabilir.                                                        Algılama, dikkat (toplama), hatırlama (hafıza) ve dil (konuşma) gibi öğrenme süreçleri çok sayıda zihinsel rahatsızlığın bir parçasıdır. Öğrenme sorunu veya yetersizliği yaşayan çocuklar, okuma yetilerini etkileyebilecek, bir işle/faaliyetle yeterince ilgilenmekte güçlük çekerler, bir başka deyişle, dikkat eksikliği ya da konsantrasyon bozukluğu sorunu yaşarlar ki, bu da bir rahatsızlıktır. Aynı şey, hatırlama (hafıza) bozuklukları için de geçerlidir. Bu demektir ki, öğrenmenin temelini oluşturan hatırlama süreci içindeki herhangi bir bozukluk, genellikle kendini bir öğrenme bozukluğu ya da zihinsel rahatsızlık olarak gösterir. Tüm öğrenme güçlüğüne sahip çocukların yaklaşık %85’i okuma güçlüğü çekmektedir.Ormanlıoğlu’na göre (1999; 161) heceleme, yazma ve dil öğrenme gibi alanlarda başarısızlığı içeren öğrenme bozukluğunda en belirgin özellik okumayı öğrenmede gecikmedir. Pek zeki olmayan öğrenciler diğer derslerine oranla okumayı öğrenirken daha çok zorlukla karşılaşırlar. Okumadaki başarısızlıkla birlikte dikkat azlığı, çalışmalarını yardımsız yapamama, saldırganlık ve becerisizlik gibi haller de görülebilir.   Bu çalışmada öğrenme güçlükleri, okuma-yazma güçlükleri, bu güçlüklere neden olan faktörler ve rahatsızlıklar konuları ele alınmıştır. Bu konu ile edinilen bilgilerle, öğrencilerin okuma yazma problemleri ve bunlara nelerin sebep olabileceği konuları incelenerek öğrencilere yardımcı olabilmek hedeflenmiştir.

0 Comments:

Yorum Gönder

Deneme