Okuma Prensipleri

Okuma Prensipleri

Okumanın ilk aşaması, okumaya hazırlıktır. Okunacak metin kısa ise, dikkati metne vermek yeterli olabilir. Ancak okuma işlemi/eylemi uzun sürecekse, öncelikle plan yapmak gerekir; “plansız yapılan okuma”dan, iyi sonuç almak zordur.
İyi bir okuyucunun neyi niçin okuyacağını, nasıl okuyacağını bilmesi ve okuma eylemi sırasında karşı karşıya bulunduğu metni -tam bir bütünlükle- kavramaya ve ondan sonuç çıkarmaya çalışması gerekir.

Okunan materyal çok sevilen bir kitap, günlük haberlerin öğrenildiği bir gazete, sanat ve edebiyat olaylarının izlendiği bir dergi ve/ya öğrenmek istenilen konuyla ilgili bilimsel bir ansiklopedi, mecmua vs. olabilir. İnsan bu tür eserlerin hepsine hayatının belli döneminde ihtiyaç duyabilir. Hangi türden yazı olursa olsun her şeyden önce okunan metni anlaşılması gerekir.

Anlamanın ilk şartı dikkattir. Yoğunlaşmadan okunan bir yazı, gözlerimizi yormaktan başka bir işe yaramaz. Onun için zihni güçleri metin üzerine toplamak gerekir. Okuma işi sindire sindire yapılır, her cümlenin anlamı üzerinde dikkatle ve özenle durulur, anlaşılmayan cümle/ler yeniden okunur, anlamı bilinmeyen kelime ve deyimler ile kullanıldıkları yerler incelendiğinde tam bir “anlama” gerçekleşir.

Her okuyucu, kendi ön bilgilerine göre metinden farklı anlamlar çıkarabilir. Bir metin, ancak ona karşı özel bir tarzda yaklaşan ve metinle ilgili uygun bazı sorular sorabilen okuyuculara kapılarını aralar.

“Anderson (1984) ve diğerlerine göre okumanın beş temel prensibi vardır:
1. Okuma motivasyonu gerektirir. Motivasyon okumayı öğrenmede ve geliştirmede anahtar faktörlerden biridir. Zayıf okuyucular genellikle dikkatsiz, düzensiz ve çoğu zaman da dağınıktırlar. Onlar, bu tutumlarıyla kendilerini yardımsız bırakırlar. Bu durumda öğretmene görev düşer. Böyle çocuklara öğretmen yardım etmeli ve öz güvenlerini arttırmalıdır.

2. Okuma stratejik olmalıdırStratejik okumadan maksat, okuyucunun kendini okumadaki amacına, konuyla ilgili ön bilgisine ve yazılı materyalin seviyesine -karmaşıklığına- göre ayarlayabilmesidir. Meselâ, okuyucu sınav için okuma ile zevk için okumanın birbirinden farklı olduğunu bilmeli ve stratejisini buna göre ayarlamalıdır.  Sanat eserleri ile bilim eserlerinin okunuşu farklıdır. Bir hikâyeyi ya da bir şiiri bir solukta okumak yerine, zevk alarak ve hissederek okumak; bilim eserlerini okurken ön bilgileri harekete geçirerek, sebeb sonuç ilişkilerine dikkat ederek ele alınan konuyu kavramaya çalışmak önemlidir. Bundan dolayı okuma hızını, her metin için ayrı ayrı ayarlamak gerekir.

3. Okuma bir anlam kurma sürecidir. Hiçbir yazılı kaynak kendini tam olarak ifade edici değildir. Okuyucu ön bilgilerini kullanarak metni çözmeye çalışır. Meselâ bir okuma parçasının başlığı “Düğün” ise, ister istemez, yazılı metinde geçmese bile okuyucu “düğün” ile ilgili değişik durumları hatırlayacak ve okuduğu metinden anlam çıkarmada onları kullanacaktır. Normal olarak okunan konu hakkında her okuyucu derece ve içerik açısından farklı tecrübelere sahiptir. Okunan metinden anlam çıkarma büyük ölçüde ön bilgileri harekete geçirmeye bağlıdır.

4. Okuma akıcı olmalıdır. Okumanın akıcı olabilmesinin temelinde kelimeleri ayırt etme yeteneği önemli bir yer tutar. Lesgold ve diğerlerine göre zayıf okuyucuların kelime tanıma ve ayırt etme hızı oldukça yavaştır. Kelimeleri tanımadaki yetersizlik, okuma sürecini yavaşlatan unsurlardan birisidir. Zayıf okuyucular, kapasitelerinin büyük bir kısmını kelime tanıma ve ayırt etmeye ayırdıkları için anlama yetenekleri sınırlıdır. Kelime ayırt etme işini doğru ve çabuk olarak yapan okuyucular, dikkat ve zamanlarının çoğunu tek tek kelimeleri anlamaya değil, bütün metni çözmeye yöneltirler.

5. Okuma devamlı gelişen bir beceridir. Okuma becerisi, kısa zamanda kazanılacak bir beceri değildir. Hayat boyu devam eden bir etkinliktir. Bunun için hemen her gün zamanımızın bir kısmını okumaya ayırmalıyız. Zamanın azlığı ya da çokluğundan ziyade devamlılığı önemlidir.” (Akyol, Çağdaş Eğitim Dergisi, sayı: 233)
Okuma becerileri ancak bu ilkeler göz önünde tutularak geliştirilebilir. Böylece okuyucu okuma becerisiyle ilgili “amaç belirleme, metne göz gezdirme, benzer kelimelerin farkına varma, blok halinde okuma” gibi becerilerini geliştirir ve zamanla bunları mekanikleştirir.

0 Comments:

Yorum Gönder

Deneme