Divan Edebiyatının Genel Özellikleri

     Türklerin İslam'ı kabul etmesi ile birlikte Arap ve Fars etkisi ile gelişen yazılı edebiyatımıza divan edebiyatı adı verilmektedir. Arap ve Fars etkisi bu dillerden sözcük alma şeklinde olduğu gibi bu dillerin anlatım biçimlerini alma biçiminde de kendini göstermiştir. Şairlerin eserlerini toplamış oldukları kitaplara divan adını vermeleri bu edebiyatın adının doğuşunda etkili olmuştur. İslam dininin kabul edilmesi birçok alanda Türkleri etkilemiştir. Kuranın dilinin Arapça olması bu dile önem verilmesini sağlamış ve Anadolu'da kurulan Türk devletleri yazışma dili olarak Arapçayı kullanmıştır. Özellikle saray çevresinde çok kullanılan bu diller dönemin şairlerinin bu dillerde şiir yazmalarına sebep olmuştur. Bunun neticesinde de divan şiirinin ana dili Arapça ve Farsçanın etkisinde kalmış olan Osmanlıcadır.  Divan şiirinin özellikleri maddeler halinde şu şekildedir.
 1. Nazım ölçüsü aruzdur, nazım birimi olarak da genellikle beyit kullanılmıştır.
2. Arapça, Farsça ve Türkçe karışımı olan Osmanlıca kullanılmıştır.
3. Aydın kesimin kullandığı bir edebiyattır ve saray çevresinde hakim olmuştur.
4. Şiirlerde sanatlı söyleyişe çok önem verilmiştir adeta sanatlı söylemek amaç haline gelmiştir.
5. Nazım etrafında şekillenmiştir, nesire çok az yer verilmiştir.
6. Nesir olarak münşaatlar (mektuplar), tezkireler (biyografiler) aracılığı ile de sanatlı bir edebiyat yapılmıştır.
7. Milli bir edebiyat olmayıp Arap ve İran edebiyatı etkisi kendisini fazlasıyla göstermiştir.
8. Soyut bir edebiyattır ve varlıklar olduğundan farklı yönleri ile ele alınmıştır.
9. Anlatılan konu ya da varlığın özelliklerinden ziyade nasıl anlatıldığı yani anlatış şekli önemlidir.
10. Duygu ve düşünceler mazmun adı verilen kalıplaşmış ifadelerle ele alınır.
11. Şiirlerde başlık olarak nazım biçimlerinin adı seçilmiştir, konuya ait bir kelime başlık olarak seçilmemiştir.
12. Şiirlerde aşk, sevgi, mey ve din gibi konular ele alınmıştır.
13. XIII. Yüzyılda başlayan bu edebiyat en olgun zamanını XVI. ve XVII. Yüzyıllarda yaşamıştır ve XIX. Yüzyıl sonlarına kadar yaşamıştır. 

0 Comments:

Yorum Gönder

Deneme